Diyarbakır'ın merkez Sur ilçesinde, 10 yaşından beri ayakkabı tamirciliği yapan 71 yaşındaki Mehmet Emin İpek'in sokak hayvanlarına yönelik duyarlılığı çevresinin takdirini topluyor.
Merkez Sur ilçesinde 5. Harem-i Şerif olarak kabul edilen tarihi Ulu Cami'nin batı girişindeki sokakta 10 metrekarelik dükkanında yıllardır ayakkabı ustası olarak geçimini sağlayan İpek'in mesaisine can dostları da eşlik ediyor.
Dükkanında bir yandan 61 yıldır mesleğini sürdürmenin gururunu yaşayan İpek, bir yandan da sokak hayvanlarına gösterdiği sevgiyle ilgi görüyor.
Her gün dükkanını sokakta yaşayan kedilerle açan İpek, onları yanından ayırmayarak beslenmelerini sağlıyor.
İpek, annesinin isteğiyle 10 yaşında önce berber dükkanında işe girdiğini, hastalanması sonucu iş yeri sahibinin başka çırakları işe aldığını, bunun üzerine ayakkabı ustasının yanında çalışmaya başladığını söyledi.
Küçük yaşlarda başladığı için çok güçlük çektiğini dile getiren İpek, bir süre sonra mesleğini sevdiğini ve büyük bir tutkuyla işini yaptığını belirtti.
Geçimini çok sevdiği işiyle sağlamanın gururunu yaşadığını anlatan İpek, çıraklık dönemlerinde yaşadığı zorlukların üstesinden geldiğini, yanında çalışan çırakların da iyi yetişmesi için büyük uğraş verdiğini kaydetti.
Gençlerin sadece para kazanmak için mesleği öğrenmeye çalıştığını ifade eden İpek, şöyle konuştu: "Bu işin severek yapılması lazım. Çırakken işi öğrenmek için zorluk çektim. Yanıma çalışmak için bir çocuk geldiğinde başkası 5 lira veriyorsa ben 7 lira verirdim. Çırak işe ısınsın diye. Şimdi gençler bu mesleği öğrenmek yerine ne kadar kazanacaklarına bakıyorlar. Bu sanatı öğreneyim, ileride usta olurum, dükkan açarım derdi yok. Bu işi yapan kişi sayısı da çok azaldı. Yetiştirdiğimiz çırakların çoğu da bu işi bıraktı. Geçmişe göre işlerimiz de azaldı."
"Esnaf arkadaşlardan isteğim her sokak başına su, mama bırakmaları"
Hayvanları çok sevdiğini dile getiren İpek, sokak hayvanlarının bakımını yaptığını, hayvanlarıyla birlikte mesaiye başladığını anlatarak, şöyle devam etti: "Kedilerin bakımını yapıyorum. Bu nedenle benden ayrılmıyorlar. Evden çıkarken, beni karşılıyorlar. Camiye namaza ve çarşıya gittiğimde bile peşimden ayrılmıyorlar. Onlara gösterdiğim ilgi sonucu sokak hayvanları yanımdan ayrılmıyor. Bu konuda herkesin duyarlı olması gerekiyor. İnsan bir hayvana, kediye ısındığı zaman o da sana ısınıyor. Kabulleniyor, benim bir sahibim var diyor. Allah ne güzel yaratmış. Diğer esnaf arkadaşlardan isteğim her sokak başına su, mama bırakmaları. Dili yok bunların." (AA)