Diyarbakır'da uzmanlardan hijyen uyarısı

Doğu Pediatri Derneği Genel Sekreteri Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Muhammet Asena, el, ayak, ağız hastalığında artış yaşandığını belirterek, "Hastalığa karşı en etkili yöntem hijyen kurallarına uymaktır" dedi.

TİGRİS HABER - Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı ve Doğu Pediatri Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Muhammet Asena, son dönemde artış gösteren el-ayak-ağız hastalığı hakkında bilgilendirmede bulundu.
Hastalığın özellikle 2-10 yaş arasındaki çocukları etkilediğini belirten Asena, "Hastalığın yayılmasını önlemenin en etkili yolu hijyen kurallarına dikkat edilmesidir" dedi.

El-Ayak-Ağız sağlığı nedir?

El-ayak-ağız hastalığı, genellikle 2-10 yaş arası çocuklarda görülen, ancak nadiren yetişkinlere de bulaşabilen bir viral enfeksiyon. Özellikle yaz ve sonbahar aylarında sıkça görülen bu hastalığın, küresel ısınmayla mevsim özelliklerinin değişmesine bağlı olarak yıl boyunca ortaya çıkabileceği ifade edildi.
Asena, şu önerilerde bulundu;
“Eller, tuvalet kullanımı sonrası ve yemek öncesi su ve sabunla yıkanmalı. Oyuncaklar ve kullanılan eşyaların yüzey temizliğine dikkat edilmeli. Hasta bireylerle yakın temastan ve ortak tabak, bardak kullanımından kaçınılmalı. Ortak yaşam alanları sık sık havalandırılmalı. Okul ve kreşlerde günlük yüzey temizliği yapılmalı”
Doç. Dr. Muhammet Asena, el-ayak-ağız hastalığının bulaşıcılığına dikkat çekerek, "Hijyen kurallarına uyulması durumunda bu hastalığın yayılma riski azalır ve çocuklarımız daha sağlıklı bir ortamda büyür" ifadelerini kullandı.

Belirtileri nelerdir?

Hastalık genellikle ateş (38-39 derece), iştahsızlık, halsizlik ve boğaz ağrısıyla başlıyor. Ateşin başlamasından 1-2 gün sonra ağız içinde ağrılı, içi su dolu döküntüler meydana geliyor. Daha sonra el ve ayaklarda döküntüler gelişiyor. Asena, "El ve ayaklardaki döküntüler genellikle 5-7 gün içinde kendiliğinden iyileşir, ancak ağız yaraları küçük çocukların su içmesini zorlaştırarak dehidratasyona neden olabilir" dedi.

Nasıl bulaşır?

Hastalık, solunum yoluyla, tükürükle, yakın temasla veya dışkıyla bulaşabiliyor. Anne ve babaların, çocuklarına el yıkama alışkanlığı kazandırmaları gerektiğini belirten Asena, "Yoğunlaşan virüsler hastalığı salgına dönüştürebilir. Bu nedenle hijyen kurallarına uyulması büyük önem taşıyor" dedi.

Hastalık genellikle fizik muayene ve döküntülerin değerlendirilmesiyle teşhis edilir. Laboratuvar testleri çoğu zaman gerekmese de, PCR yöntemiyle virüs tespiti yapılabilir.

Tedavi ve korunma yolları

El-ayak-ağız hastalığının spesifik bir tedavisinin veya aşısının olmadığını belirten Doç. Dr. Asena, şikayetlerin hafifletilmesi ve komplikasyonların önlenmesine yönelik tedavilerin uygulanabileceğini ifade etti. Ancak, hijyen kurallarına uyarak hastalıktan korunmanın mümkün olduğunu vurguladı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Diyarbakır Haberleri