TİGRİS HABER - Farklı toprak ve iklim şartlarında birinci ve ikinci ürün olarak denenen ve elde edilen olumlu sonuçlarla çiftçiye tavsiye edilen soyanın, bu yıl 2 bin dekarda üretimi gerçekleştirildi. Diyarbakırlı çiftçiler, ürünün girdi maliyetinin düşük olması ve iyi verim elde edilmesinin yanı sıra devletin bu ürüne sağladığı destekle kazancını artırmanın mutluluğunu yaşıyor. Özellikle yağ sanayisinde ve protein değerinin yüksek oluşu nedeniyle hayvancılık sektöründe önemli bir yere sahip olan soyanın ildeki ekim alanlarının daha da genişlemesi bekleniyor.
Bakanlığın ciddi destekleri var
Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Ertan Atalar, son birkaç yıldır ilde soya tarımıyla ilgili deneme çalışmalarının yapıldığını söyledi. Bu ürüne hayvancılık sektörünün ve yağ sanayisinin ihtiyacı olduğunu dile getiren Atalar, kentte ürünün ekiminin yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmaları sürdürdüklerini bildirdi. Yaptıkları çalışmalarda birinci üründe dekara 500, ikinci üründe ise 300 kilograma kadar verim elde edebildiklerini belirten Atalar, ilde birinci ve ikinci ürün olarak bu yıl yaklaşık 2 bin dekarda soya üretildiğini ifade etti.
Tarım ve Orman Bakanlığının soyaya ciddi destekler sağladığına dikkati çeken Atalar, şöyle konuştu:
"Kilogram başına, alan bazlı mazot ve gübre ile sertifikalı tohum kullanım desteği olmak üzere destek ödemeleri yapılıyor. Desteklerin toplamını dekar başına hesapladığımızda, ortalama 450 kilogram verim alınan bir tarlada 500 liranın üzerinde bir tarımsal destek sağlanıyor. Bu ciddi bir rakam."
"Çiftçilere tavsiye ediyoruz"
Soyanın getirisiyle ikinci ürün mısırın alternatifi olduğunu ve pamuk ile birinci ürün mısırın da yerini alabilecek aday bir bitki olabileceğini dile getiren Atalar, "Yaptığımız hesaplamalarda, özellikle ikinci üründe alınan verim ve girdi maliyetleri kıyaslandığında, desteklemelerle beraber soya daha fazla gelir getirmekte. Soyada dekara 600 kilograma ulaşıldığında yıllara göre değişmekle beraber pamuk ve mısıra rakip olabilecek ölçüde bir bitki." dedi.
Soyanın toprağa da yararlı bir bitki olduğuna işaret eden Atalar, bitkinin topraktaki azot miktarına katkısı olduğunu, gübrelemede tasarruf sağladığını ve toprağı çok yormadığını anlattı.
Atalar, soyanın kendisinden sonra ekilen bitki için de önemli bir öncü bitki olduğunu belirterek, "Soyanın artık Diyarbakır tarımında hakim olarak ekilmesi gerekmektedir. Soyayı çiftçilere tavsiye ediyoruz ve geliştirmeye çalışıyoruz. Bizim ürün deseninin içinde yer alması gerekiyor. Sulanabilen alanların artmasıyla soya tarımı daha da artacak." diye konuştu.
Soya karlı bir ürün
Bismil ilçesine bağlı kırsal Üçtepe Mahallesi'nde ikinci ürün soya üretimi yapan çiftçi İbrahim Halil Akyıldız da 1200 dönüm tarlasında pamuk, buğday ve dane mısır yetiştirdiğini söyledi.
Akyıldız, uzun yıllardır ikinci ürün olarak silajlık mısır yetiştirdiğini fakat son yıllarda alternatif ürün arayışına girdiğini ifade etti.
Yaptığı araştırmalarda bölgeye en uygun ikinci ürünün soya olduğunu öğrendiğini dile getiren Akyıldız, "Allah'a şükürler olsun 'başardık' diyebiliriz. İlk defa ekiyorum, bölgeye uyumu, şu anda hasat edilmesi, hava durumu müsait. Benim için bir hayaldi. Soya ekimi öncesi çok video izledim, araştırdım. Diğer çiftçilerin de denemesini isterim. Bir çiftçi olarak denedim ve memnunum. Onlara da tavsiye ederim." dedi.
Soyadan dekara yaklaşık 300 kilogram verim aldığını belirten Akyıldız, şunları kaydetti:
"Soya, devlet desteği, kazanç ve tarlaya azot bakımından sağladığı katkı açısından iyi bir ürün. Silajlık ve dane mısırın üretim maliyetleri çok yüksek. Silajlık mısır, gübre ve suyu çok seven bir bitki. Soya, ikinci ürün olarak yetiştirilen dane ve silajlık mısıra göre hem girdi maliyetleri açısından yüzde 50 daha az hem de getirisi açısından yüzde 50 daha karlı bir ürün." (AA)