Diyarbakır Sağlık Platformu, salgın sürecinde kentteki duruma ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada Diyarbakır’da 14 kişi yaşamını yitirirken 400’ün üzerinde kişinin de gerek hastanede gerek evde tedavilerine devam edildiği belirtildi. Ayrıca bu süreçte 10’dan fazla sağlık emekçisinin enfekte olduğu ve birçoğunun da evde karantinada olduğu vurgulandı.
14 kişi yaşamını yitirdi
Diyarbakır Sağlık Platformu olarak COVİD-19’un görüldüğü tarihten itibaren, temsilcilikleri ve aktivistleri ile bir bilgi ağı oluşturdukları belirtilen açıklamada, “Olası risklerin asgari düzeye getirilmesi için çalışmalar yürütülmüştür. Şu ana kadar virüs nedeniyle 80’den fazla yurttaşımız tedavi görmüş ve halen 150’den fazla yurttaşımızın hastanelerde tedavileri devam etmektedir. 300’den fazla yurttaş evlerinde karantinadadır. 14 yurttaşımız ise yaşamını yitirmiştir. Bu süreçte 10’dan fazla sağlık çalışanı enfekte olmuş ve bir kısmının tedavileri devam etmektedir. Halen birçok sağlık çalışanı da tedbir amacıyla evlerinde karantinadadır.” denildi.
Ekipman sıkıntısı var
Hastanelerde gözlemlenen sorunların aktarıldığı açıklamada, “Sağlık emekçileri koruyucu ekipmanlara ulaşmada sıkıntılar yaşıyor. Salgında en çok risk altında bulunan sağlık emekçilerine hala COVİD-19 testlerinin yapılmadığı öğrenilmiştir. Sağlık emekçileri yoğun iş saatlerinde çalışmakta, bilgilendirme ve eğitimlerin yeterli düzeyde olmamasından kaynaklı korku ve motivasyon düşüklüğünü beraberinde getirmektedir” ifadeleri yer aldı.
İhraç edilenler geri dönmeli
Sorunlara karşı önerilerin sıralandığı açıklamada, “Koruyucu ekipmanların tüm birimlere dağıtılması, gerekli durumlarda kullanılması için bilgilendirilmelerin yapılması gerekiyor. Tüm sağlık çalışanlarına ayrım gözetmeksizin periyodik olarak test yapılmalı. Virüsün yayılımı tehdidine karşın sağlıkçı alımı hızlandırılmalı. İlimizde KHK ile ihraç olan 137 deneyimli sağlık emekçileri bulunmaktadır, geri alımları ile ilgili çalışmalar ivedilikle başlatılmalı. Ülke genelinde olması gerektiği gibi ilimizde de test sayısının yaygınlaştırılmalı. İlimizde kaç vaka olduğu, kaçının yoğun bakım ünitelerinde yattığı, kaçının taburcu olduğu bilgilerinin şeffaf ve belirli periyodlarla halka sunumu yapılmalı” denildi.
Kapanan sığınma evleri açılmalı
Yaşlı ve Engelli Bakım Merkezleri’nde çalışanların vardiya sisteminin yeniden planlanması ve çalışanlara ücretsiz kalabilecekleri yerlerin ayarlanması gerektiği belirtilen açıklamada şunlar söylendi: “Salgın nedeniyle evde şiddete daha fazla maruz kalan kadınların yaptıkları müracaatlarının hassasiyetle değerlendirilmesi ve kayyumların gelmesiyle kapatılan kadın sığınma evlerinin yeniden aktifleştirilmesi gerekiyor. Virüs riskinin azaltılması amacıyla işyerlerinde vardiyalı ve esnek çalışma yöntemine geçilmeli. Cezaevlerinde virüs riskinin en fazla olduğu alanlardır. Bu nedenle öncelikli olarak yaşlı, kronik hastalığı olan, çocuklarıyla birlikte mahpus olan kadınların, koşulsuz olarak tahliyelerinin yapılması toplumsal barış ve halk sağlığı bakımından hayati önemde olacaktır.”