Ali Abbas Yılmaz / özel
Diyarbakır Özel Genesis Hastanesi Diyetisyeni Gülnihal Hazar, Diyabette beslenme tedavisi hakkında önemli sağlık bilgileri paylaştı.
Diyabetin ömür boyunca süren bir sağlık sorunu olduğunun altını çizen Hazar, üç çeşit diyabet olduğunu söyledi.
Diyabet tedavisinde öncelikli hedefin kan şekeri kontrolünü sağlamak olduğunu ifade eden Hazar, “Diyabette kan şekeri kontrolünün sağlanamaması, kısa veya uzun dönemde sağlık sorunları oluşturur. Diyabetin neden olduğu bu hasarlar komplikasyon olarak tanımlanır. Diyabet zamanla kalp- damar, göz, böbrek ve sinirlerde komplikasyonlara yol açabilmektedir” dedi.
Diyarbakır Özel Genesis Hastanesi Diyetisyeni Gülnihal Hazar, Diyabette beslenme tedavisi hakkında şu bilgileri paylaştı:
Diyabet (Şeker Hastalığı) pankreastan salgılanan insülin hormonunun eksikliği veya etkisizliği sonucu oluşan, ömür boyu süren bir hastalıktır.
Üç çeşit diyabet vardır
TİP 1 Diyabet: Pankreasın insülin sentezleyememesi sonucunda meydana gelir. Bu diyabet çeşidi genellikle çocukluk veya gençlik döneminde başlar. Bu hastaların vücudunda insülin sentezlenemediği için hastaların insülin hormonunu dışarıdan alması gerekmektedir. Bu da şırınga, özel insülin kalemleri veya pompaları ile mümkün olabilmektedir.
TİP 2 Diyabet: Tip 2 diyabette ise insülin hormonununa karşı bir direnç vardır. İnsülin salgılanmakta fakat etki gösterememektedir. Genellikle 40 yaş üstü, aile hikayesinde diyabet olan kilolu bireyler de görülme olasılığı daha yüksektir. Hastalara kan şekerini düşüren oral antidiyabetikler veya oral antidiyabetikler ile insülin kombine edilerek tedavi uygulanabilmektedir.
Gestasyonel Diyabet:Gebelik döneminde ortaya çıkan glukoz tolerans bozukluğudur. Diyabet, gebelikte en sık görülen medikal komplikasyondur. Diyabet ile komplike olmuş gebelikler hem maternal hem fetal açıdan dikkatli takip gerektiren riskli gebeliklerdir. Genelde geçici olmasına rağmen bu bireylerin daha sonra diyabet olma riskleri yüksek oldukları için sürekli bir kontrol gerekmektedir.
DİYABET TEDAVİSİ
*Diyabet tedavisinde öncelikli hedef kan şekeri kontrolünü sağlamaktır.
Diyabette kan şekeri kontrolünün sağlanamaması, kısa veya uzun dönemde sağlık sorunları oluşturur. Diyabetin neden olduğu bu hasarlar komplikasyon olarak tanımlanır. Diyabet zamanla kalp- damar, göz, böbrek ve sinirlerde komplikasyonlara yol açabilmektedir.
**Yapılan araştırmalar diyabetin kronik böbrek yetmezliğinin de en önemli nedenlerinden biri olduğunu göstermektedir. Ayrıca araştırmalar diyabetin kalp damar hastalığı ve inme riskini 2-4 kat artırdığını ve körlüğe neden olan ilk üç hastalık içinde yer aldığını ortaya koymaktadır.
Tüm bu olası komplikasyonlardan korunmanın yolu ise kan şekeri kontrolünün sağlanması ile mümkündür. Bu kontrolü sağlamanın yolu da başarılı bir tıbbi tedavi ve beslenme tedavisinden geçmektir.
Diyabette Beslenme Tedavisi
** Beslenme tedavisinde en önemli adımlardan biri kan şekerini yavaş yükseltecek lif (posa) içeriği yüksek besinlerle beslenme planı oluşturulmalısıdır.
- Posası yüksek bir menüde, besinlerin barsaklarda sindirimi yavaşlar, dolayısıyla besinlerdeki şekerin kana geçişi yavaş olur. Böylelikle kan şekeri yükselmeleri engellenmiş olur.
- Posanın sindirimi yavaş olduğundan midede daha uzun süre kalarak tokluk hissi oluşumunu sağlayıp besin alımını azaltır. Böylece kilo kontrolüne yardımcı olur.
• Beyaz ekmek yerine tam tahıl veya tam taneli tahıl ürünleri tercih edilmeli.
• Pirinç pilavı yerine bulgur pilavı tercih edilmeli.
• Meyve suyu yerine meyvenin kendisi tercih edilmeli. Kabuklu yenebilen meyveler kabuklu tüketilmeli.
• Öğünlerde bol salata tüketilmeli.
• Yemek yerken su içilmesi mide boşalmasını hızlandıracağından şekeri hızlı yükseltir. Bu nedenle yemeklerden yarım saat önce ve 45 dakika sonra su içilmeli.
• Tuz tüketimi azaltılmalı. Yemekler tuz yerine ağırlıklı olarak nane, kekik vb. baharatlarla tatlandırılmalı.
• Ayrıca yapılan çalışmalara göre günde 1-3 veya 6 gram tarçın ihtiva edecek şekilde beslenme kan kolesterol trigliserit düzeyinin düşmesinde ve Tip 2 Diyabetli bireylerde kan şekeri kontrolünün sağlanmasında etkili olabilmektedir. Bu nedenle yoğurt veya sütlere toz tarçın eklenebilir. Meyvelere tarçın dökülerek tüketilebilir.
• Diyabet hastalarında kalp damar hastalıklarının görülme riski daha yüksek olduğundan az yağlı ürünler tercih edilmeli. Yağlı yiyeceklerin enerjisi yüksek olduğundan ağırlık kazanımına da neden olur. Bu nedenle tereyağ, kuyruk yağ , iç yağ, krema mayonez gibi tüm yağlı gıdaların tüketimi azaltılmalı.
• Yemekler pişirilirken kızartma ve kavurma yerine ızgara, haşlama veya fırında pişirme yöntemleri tercih edilmeli.
• Etli yemeklere ayrıca yağ eklenmemeli, yemeklerde katı yağ yerine sıvı yağ tercih edilmeli.
• Kırmızı et ve sakatat yerine; genellikle tavuk, balık, hindi eti tercih edilmeli.
ÖĞÜN SAYISINA DİKKAT!
3 ana öğün ve 3 ara öğün şeklinde beslenilmelidir.
Ara öğünler kan şeker düzeyinde ani değişiklik oluşmaması açısından önemlidir. Acıkmayı ve fazla yemeyi önler.
Ara öğünlerde protein ve kompleks karbonhidrat birlikte tüketilmelidir. Direk alınan CHO kan şekerinin daha hızlı yükselmesine neden olabilmektedir. Örneğin 1 adet elma yanına 1 çay bardağı süt ile birlikte ara öğün olarak tercih edilebilir.
Diyabette Önerilmeyen Besinler:
• Hamur işleri (pasta, börek, kek, kurabiye..)
• İçeriği bilinmeyen hazır gıdalar
• Kola, meyve suyu, meyveli gazoz
• Bal, reçel, çikolata, şekerli besinler
• Patates, pirinç, bezelye, havuç yer elması kan şekerini hızlı yükseltir.
• Muz, kavun, karpuz, dut, incir, üzüm ve kuru meyveler kan şekerini hızlı yükseltir.
Tedavinin başarıya ulaşması için, diyabette beslenme eğitiminin hastaya aktarılarak yaşam tarzı haline gelinceye kadar düzenli aralıklarla takibi yapılmalıdır. Beslenme uzmanı tarafından diyabetlinin beslenme alışkanlıklarına ve sosyo-ekonomik durumuna uygun beslenme planı hazırlanmalı ve sorunların çözümü hasta ile birlikte sağlanmalıdır.