TİGRİS HABER - Hevsel bahçelerinden çektiği hayvan ve bitki fotoğraflarıyla tanınan uluslararası fotoğraf sanatçısı Mehmet Masum Süer, Feritköşkü mahallesinin hemen aşağısında Dicle nehrinde tekerlek ve ağaçlardan yapılmış kelekler üzerinde balık avlayan bir grubun avlanmasını ve yaşamını fotoğraflarken, Nuri Aytaş’ın, şişirilmiş lastik tekerleriyle desteklenen ilkel bir kelek üzerinde nehrin öte yakasından kente doğru geldiğini gördü. Nuri Aytaş’ın ve torunlarının, incir kovalarıyla ve neşe içinde eve dönüşlerini gördüğünde bir an sal ve keleklerle ulaşım ve taşımacılığın yapıldığı eski Diyarbakır’ın gözlerinin önünde canlandığını ve duygulandığını belirterek çektiği fotoğrafların öyküsünü şöyle anlattı:
“Feritköşk mahallesinin hemen aşağısındaki alana zaman zaman gider balıkçıların ve bahçelerde çalışan insanların fotoğraflarını çekerim. Dicle nehrinin kenarında kelek üzerinde nehre açılıp küçük torlarla balık tutan bir grup gencin fotoğraflarını çekiyordum. Akşam karanlığı basmak üzereydi. Tam gençlerden ayrılacakken nehrin öte yakasından bir karartının kente doğru geldiğini gördüm. Yaklaştıkça üzerinde ak sakallı bir yaşlı ile iki çocuğun olduğunu gördüm. Balıkçı gençler, gelenin mahalle halkının çok sevdiği Nuri Aytaş olduğunu söylerek yardımına koştular. Kıyıya yaklaşan Nuri Amcanın ve torunlarının yüzündeki mutluluk görülmeye değerdi. Özellikle çocuklar çok mutluydu. İki kova incir, bir kova midye ve bir deste de Kuzukulağı toplamışlardı. Hevsel’de bu büyüklükte incirleri ilk defa görüyordum. Dicle nehrinde midye toplandığına da ilk defa tanık oluyordum. Şaşırmıştım. UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine kabul edilen Hevsel bahçelerindeki bu güzelliklerin geliştirilmesi ve sürdürülmesi için çaba harcamalıyız…”