KCK soruşturmaları kapsamında tutuklanarak cezaevine konulan daha sonra çıkan yargı paketiyle serbest bırakılan Hatip Dicle, Kürtler'in yüzde 5'nin bile ayrı bir devlet istemediğini söyledi.
Akşam Gazetesi'nden Etyen Mahcupyan’a konuşan Hatip Dicle, “Bugün Kürtler arasında bir referandum yapılsa bağımsızlık yüzde 5’i geçmez. Bunun en azından sekiz tane nedeni var. Birincisi bu topraklarda halklar tarihsel olarak kardeştir ve bu duygu Kürtlerde yaygın olarak içselleşmiş durumda." dedi.
Dicle diğer nedenleri ise şöyle sıraladı:
İkincisi Kürtler Türkiye’nin tüm sathına yayılmış halde yaşıyorlar ve bölgeciliğin ya da ayrılıkçılığın genelde çok fazla karşılığı yok. Üçüncüsü yaşadıklarından öğrenen ve bunun üzerine düşünen bir Kürt kimliksel söylemi doğdu. Bunun sonucunda Kürtlerde ‘kimse’ asimile olmasın kanaati yerleşti. Yani giderek Kürtler salt kendileri için düşünme ve siyaset yapma noktasından uzaklaştılar. Dördüncüsü bağımsız bir Kürdistan’ın hayal olduğunu, gerçek bağımsızlığın bugünün dünyasında bir ütopya olduğunu anladılar. Beşincisi günümüz dünyasının normlarını aynen talep etme hakkına sahip olduklarını düşünmeye başladılar. Eğer bunu AB temsil ediyorsa, bizim de onlar gibi olmamamız için bir neden yoktu… Altıncı olarak artık tüm ülke sathındaki inşaat ve kentleşme dalgasında çalışanların yüzde doksanı Kürt. Yani bizim emeğimiz… ‘Bu çabadan pay almak, parçası olmak varken niye emeğimizi terk edelim’ diye bakmaya başladılar. Yedincisi başkalarının haklarını yaşaması bizim haklarımızı azaltmıyor ki! Kürtler son otuz yılın deneyimi sonucunda bu değerlendirmeye vardılar ve aksine başkaları haklarını yaşayabildiği takdirde ‘bizim’ de haklarımıza güvenle sahip olabileceğimizi kavradılar. Nihayet sekizincisi Türkiye halkı aklıselim bir halktır… Nitekim bugün iç savaş tahrikine direniyor. Önüne demokrasi ve barış konduğunda itiraz etmek bir yana onu kucaklayacak bir halktır. Bu özellik kimliksel bir tutumu fazlasıyla aşarak, herkesi buluşturan bir ortaklık zemini ve gelecek hayali oluşturur…”
"Hatip Dicle ile konuştuğunuzda karşınızda romantik bir siyasetçi bulmuyorsunuz." diyen Etyen Mahçupyan, Dicle için "Toplumsal gerçeğe serinkanlılıkla bakan ve bu gerçekliğin olumlu yanlarını siyasete tahvil etmek için uğraşan biriyle karşı karşıya olduğunuzu hissediyorsunuz." ifadelerini kullandı.
Mahçupyan, Dicle'nin "Bugünkü ortam bozulursa, işlerin nereye gideceği, nerede duracağı, kimin parmak atacağı belli olmaz.” şeklinde uyarılarda bulunduğunu sözlerine ekledi.