İlyas AKENGİN
Diyarbakır'da partisinin seçim çalışmalarını yürüten HDP lideri Sellahattin Demirtaş, 'AKP Ağrı'da kendi kazıdığı provokasyon kuyusuna düşmüştür" dedi. 'PKK'nin HDP için silah zoruyla oy topladığı' iddialarının yalan olduğunu belirten Demirtaş; kırsaldan daha az oy aldıklarını söyledi. PKK çekilecek mi? Sorusuna Demirtaş: "PKK daha ne kadar geri çekilecek bilmiyorum. Dağın başında ateşkes konumunda bekliyorlar. PKK nereye çekilsin onu da bir söylesinler tam olarak nereye çekilmesini istiyorlar. Bunu söyleyenlerin yolda göstermesi lazım. Sınır dışına diyorlarsa hangi yoldan nereden? Hangi yasaya göre gidecekler onu da söylesinler. Çekile bilecekleri kadar zaten yüksekte duruyor dağın başındalar. Sen ille gidip ‘onlarla çatışacağım' demesen, ilan edilen ateşkese devlet uyarsa çatışma olmaz. İnşallah hiç kimsenin burnu kanamaz" diye konuştu.
Halkaların Demokrasi Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır'da Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ziyareti öncesi gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Huzur içerisinde seçim kampanyası yürütmek istediklerini belirten Demirtaş, "Hiçbir provokatif eylemlere izin vermeden herkesin özgür iradesiyle sandığa girebileceği bir seçim çalışmasını yürütmek istiyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu sert sözlerle eleştiren HDP lideri Demirtaş:" Onların seviyelerine inecek halimiz yok. Ülkede Başbakan olmuşlar, Cumhurbaşkanlığını yapıyorlar fakat ahlaktan eser yok. Kullandıkları dil ve üslup çok seviyesizce, hitap tarzları çok ucuz. 13 Yıldır bu ülkeyi onlar yönetiyor maalesef, inşallah ülkeyi onlardan kurtaracağız" diye konuştu.
"BAŞBAKANSIN ÜLKEDE OLUP BİTENDEN HABERİN YOK"
Hükümeti Ağrı'da yaşanan çatışmalar üzerinde yüklenen Demirtaş, şunları söyledi: "Bingöl Emniyet Müdürüne saldırı olduğu saatlerinde 4 kişiyi orada infaz ettiniz ve sen Başbakan olarak çıkıp dedin ki 'Alçaklar 2 saatte hak ettiği cezayı buldu'. Bakın sonra ortaya çıktı ki saldırıyla ilgili hiçbir alakası yok bunu kayıtlar da ispatladı. Yine aynı başbakana sormak istiyorum Nihat Kazanhan 13-14 yaşında polis kurşunuyla öldürüldü ve sen çıktın dedin ki 'Asla orada bir polis müdahalesi yoktur, orada polis o saatte bulunmamıştır' dedin. Ama olayla ilgili şuan bir polis tutuklu Nihat Kazanhan'ın öldürmekten dolayı. Şimdi Ağrı olayı ile ilgili bizi suçluyorsun. Senin yalancılığın ispatlanmış bir başbakansın. Konuşmadan önce bin defa düşün bir defe söyle. Başbakansın ama ülkede olup bitenden haberin yok. Belki senin de olup bitenden haberin olmaması normaldir. Çünkü gerçek başbakan değilsin. Kendisine de üzülüyorum. Kendini başbakan sanıyor. Hakkeden Ağrı'da olup bitenden haberi yok. Orada Ağrı'da çatışmanın yaşandığı yerin en yakın yerleşim birimi olan köy AKP’li ve köyün muhtarı diyor ki 'bize baskı yok. Biz rahatlıkla AKP'ye oy veriyoruz' diyor. Köy muhtarı seni yalanlıyor, Genel Kurmay Başkanlığı yalanlıyor, senin AKP il başkanın seni yalanlıyor. Asker gelmesiydi çatışma olmazdı. Burası yerleşim yeri değil çatışmanın olduğu yer dağın başı dolayısıyla PKK'nın silahlarıyla yerleşim birimine inmiş de o yüzden çatışma çıkmış yalanına sığınmasınlar, bu bir AKP provokasyonuydu ve boşa çıktı. Halk iyi anlıyor. Halk şu anda kimin provokasyon peşinde olduğunu iyi anlıyor. AKP yaptığı provokasyonun tuzağına düşmüştür. Kendi kazdıkları kuyuya düşmüşlerdir. Ağrı meselesi bundan ibarettir."
PAPA'YA ÇOCUKÇA TEPKİ...
Papa'nın Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin Türkiye'nin tepkisine değerlendiren Sellahattin Demirtaş: "Hükümetin geçmişte yaşanan olaylarla ilgili hakikatleri araştırma konusunda hareket etmesi lazım. Papa bir şey söylüyor çocukça tepki veriyorlar. Avrupa Parlamentosu bir karar alıyor burada çocukça tepki veriyorlar. Zannederseniz kreştir. Devlet yönetmiyorlar da kreşte okuyan çocuklar gibi refleksler gösteriyorlar. İnsan anlamaktan zorlanıyor. Ermeni gerçeğiyle nasıl yüzleşmesi gerektiğini topluma bir anlatın. Bu Türkiye'de tartışılmamış bir meseledir. Bu resmi olarak açıklığı kavuşmamış bir konudur. Bu tepkileri vermek yerine akılcı bir yol haritasıyla Türkiye'de Ermeni meselesine nasıl yüzleşeceği tartışılırsa hükümet bunları anlatsa çok daha iyi olur. Papayı tanımıyoruz diyerek bu sorun çözülemez" şeklinde konuştu.
"YENİ OLAN TEKŞEY BAŞKANLIK"
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıkladığı seçim beyannamesini değinen Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Hükümet kendi seçim bildirgesini açıkladı. Üstünde uzun uzun tartışmaya gerek yok. Bize çağrı da yapıyor değerlendirsin muahlefet liderleri. İki cümle ile değerlendireyim Ahmet hocanın hatırı kalmasın . Bir defe seçim beyanemeniz 13 yıldır hiçbir şey yapmadığınızı itiraf beyanemesidir. Eğer siz yıldır bir şeyler yapmış olsaydınız niye bunları halka vaat olarak sunuyorsunuz ki zannedersiniz ki ilk defa seçime giriyorsunuz. Yıldır onlar iktidar değilmiş gibi efendim anayasa değiştireceğiz, özgürlük getireceğiz, şunu yapacağız, bunu yapacağız. Yeni olan tek şey var başkanlık. Geri kalanın tamamı 2002'den beri söylüyorlar. Yapacağız diyorlar ne zaman yapacaksınız. 2023'de yapacağız diyorlar ey bu halk sizi 2023'e kadar sırtınızda taşımak zorunda mı? 13 yıldır aynı nakaratı tekrarlaya tekrarlaya halkın önüne getiriyorlar. Yani sayın Ahmet Davutoğlu kendisini inkar edebilecek seçim beyanemesi ve seçim çalışması yapacak farkında değil. Başkan seçeceği, başkan seçecekseniz o bildirgeyi hükümet olarak niye üstleniyorsunuz çıksın Recep Tayyip Erdoğan o bildirgeyi açıklasın o zaman. Hükümet bir taraftan o bildirgenin sahibi olacak öbür taraftan başkanlık sistemine geçeceğiz. Bu beyanemede yazılanların hepsi fasafisodor demek istiyorlar. Ne yaptığının farkında değiller. Hakkeden yazık bu ülkeye böyle bir iktidarı, böyle bir başbakanı bu ülke hak etmiyor. "
"KIRSALDA DAHA AZ OY ALIYORUZ"
PKK'nın 'silah zoruyla HDP'ye oy topluyor' iddiasının yalan olduğunu belirten Selahattin Demirtaş; " İnşallah en küçük bir provokasyon yaşanmaz. Fakat provokasyonu önlemeye dönük sorumluluk sadece bize ait değil, asıl birinci sorumluluk hükümetindir. Kimse şu manipülasyona düşmesin deniliyor ya ‘PKK silah zoruyla HDP'ye oy topluyor.' Bu külliyen yalan. Bizim kırsaldaki oy oranımız şehirdekinden çok daha düşük. PKK kırsalda ve dağda silahlı bir güçtür. Eğer PKK zoruyla insanlar HDP'ye oy vermiş olsaydı oy oranımız çok yüksek olması lazımdı. Bu yalana kimse aldanmasın böyle bir gerçeklik yok. Ağrı'da ki muhtar AKP'yi yalanladı. ‘Rahatlıkla AKP'ye oy veriyorum ve kimse bana baskı yapmıyor' dedi. Cumhurbaşkanı ve Başbakan ısrarla ‘hayır bunlar silah zoruyla oy alıyorlar 'diyorlar. Vallah silah- ordu sizin eliniz ve sizin emrinizde dünyada sizden daha çok silahı olan yoktur. Silah ve baskı zoruyla para gücüyle oy almaya çalışan sizsiniz "dedi.
"PKK ÇEKİLEBİLECEĞİ YÜKSEKTE"
Gazetecilerin Ağrı olayı sonrası provokasyonların önlenmesine karşı PKK çekile bilir mi? Sorusuna Demirtaş: "PKK daha ne kadar geri çekilecek bilmiyorum. Dağın başında ateşkes konumunda bekliyorlar. PKK nereye çekilsin onu da bir söylesinler tam olarak nereye çekilmesini istiyorlar. Bunu söyleyenlerin yolda göstermesi lazım. Sınır dışına diyorlarsa hangi yoldan nereden? Hangi yasaya göre gidecekler onu da söylesinler. Çekile bilecekleri kadar zaten yüksekte duruyor dağın başındalar. Sen ille gidip ‘onlarla çatışacağım' demesen, ilan edilen ateşkese devlet uyarsa çatışma olmaz. İnşallah hiç kimsenin burnu kanamaz. Biz dedik askerde PKK'da bu halkın evlatlarıdır. Tek bir insanın burnu kanamasın, Ağrı halkı orada insanlık görevini yaptı.
"ALLAH KİMSEYİ ONLARIN DURUMUNA DÜŞÜRMESİN"
Diyadinliler askerleri omuzlarında taşıyarak ölümden kurtlardırlar. Bunu inkar etmenin ne anlamı var. Genelkurmay halka teşekkür ediyor. Cumhurbaşkanı ve Başbakan o provokasyonda istedikleri sonucu elde edemeyince şimdi HDP'yi suçlamaya çalışıyorlar. Sanki HDP oraya ordu göndermişte çatışma yaşanmış. Kimse kusura bakmasın halk AKP'nin yalanlarını artık yemiyor. Millet bunların ne mal olduklarını iyice anladı. Her gün daha fazla teşhir olacaklar. Panikledikçe hatta yapmaya devam edecekler. Allah hiç kimseyi onların düştüğü durama düşürmesin. Gittikçe rezil olacaklar, görünen odur" yanıtını verdi.