TİGRİS HABER - Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, Diyarbakır'da 15 kişinin hayatını kaybettiği yangınla gündeme gelen Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) ile ilgili açıklama yaptı.
DEDAŞ'ın 2013 yılında özelleştirildiğini hatırlatan Sevda Karaca, "Özelleştirme ile Eksim Holding'e satılan DEDAŞ yangınlardaki ihmallerin baş sorumlusu. Kim bu Eksim Holding, kim bu DEDAŞ? Yıllardır elektrikleri kesen, halka milyonlarca liralık faturalar çıkaran DEDAŞ elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesi sonucu yapılan yağmanın apaçık bir örneği. Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi'nin Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun 02/04/2004 tarihli 2024 sayılı kararı ile özelleştirme kapsamı ve programına alınmasıyla Diyarbakır, Urfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak illerini kapsayan Dicle Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi kuruldu. 2005 yılında kurulan DEDAŞ'ın 2013'te yüzde 100 oranındaki hissesi özelleştirildi" diye konuştu.
'Erdoğan'ın prensi' olarak tanınıyor'
Holdingin kurucusu Abdullah Tivnikli'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yakınlığıyla bilindiğini söyleyen Karaca, "Özelleştirilen elektrik dağıtım hizmetleri sonucu Diyarbakır'ın elektrik dağıtımını Eksim Holding'in sahibi olan Tivnikli yapıyor. Tivnikli ailesi AKP'ye yakınlığı ile meşhur. Eksim Holding'in kurucularından Abdullah Tivnikli, 'Erdoğan'ın prensi' ve 'Becerikli Abdullah' isimleri ile tanınıyor. 17-25 Aralık operasyonlarında adı geçen Tivnikli, Türk Telekom'dan enerji sektörüne, inşaattan yatırıma kadar birçok alanda iş tutuyor. Tivnikli'nin Meclis'te görüşülen bir yasayı AKP'li bir ismi arayarak değiştirebildiği dahi iddialar arasında. Kendisi Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın kızına da burs vermesiyle gündeme gelmişti" dedi.
'Telekom'u milyarlarca dolar soyan hariri'nin yöneticilerinden'
"Tivnikli ailesinin DEDAŞ'ının borcu TL'ye çevrilip 2,5 milyar liralık kamu zararı yaratıldı. Telekom'u milyarlarca dolar soyan Hariri'nin yöneticilerinden. 1998'de Halkbank'ın 110 milyonluk kredi zararının sorumlularından kendisi" diyen Sevda Karaca, şöyle devam etti:
"İşte bu DEDAŞ yalnızca bu yangında değil bölgede çıkan pek çok yangında baş sorumlu. İşte bu DEDAŞ, 40 köyün elektriğini kesip 7 bin çiftçinin borcu olduğu iddiasıyla köylüleri karanlıkta bırakan, arazilerini sulamalarına izin vermeyen, onlarca hayvanın bu nedenle yaşamını yitirmesine neden olan şirket. İşte bu DEDAŞ aynı zamanda işçilerinin haklarını tanımamasıyla da oldukça ünlü. 8 bine yakın işçisi bulunan DEDAŞ düşük ücret, sendikal hakların engellenmesi, promosyonlarına el konulması, fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi gibi Deli Dumrul uygulamalarından da baş sorumlu. Bunlara karşı çıkan 200 işçiyi hukuksuzca işten çıkarmaktan da sorumlu aynı zamanda."
DEDAŞ'ta iş cinayetleri de yaşandığını söyleyen Karaca, "İşte bu DEDAŞ iş cinayetlerinde insan canına, işçi canına kıymakla da ünlü. 28 Mayıs 2024'te, Urfa'da 26 yaşındaki DEDAŞ işçisi Yusuf Turan; 22 Nisan 2024'te, Çınar'da Dicle Elektrik Bakım ve Onarım ekibinde görevli M.T. elektrik akımına kapılarak can verdi. 2 Haziran 2024'te, Şırnak Güçlükonak'ta Soğucak köyünde elektrik nakil hattı tamiri sırasında yüksek gerilime kapılan DEDAŞ işçisi Ferhat Gök ağır yaralandı" ifadelerini kullandı.
Özelleştirmelerin durdurulması ve enerji sektörünün kamulaştırılması gerektiğini belirten Karaca, "Enerji sektörünü yandaşlarına peşkeş alanı yaptılar. Enerji sermayedarlarını halkın baş belası haline getirdiler. Bedelini canlarımızla ödüyoruz. Halkın çaresiz bırakılmasıyla ödüyoruz. Bugün Meclis'te bütün muhalefet partilerinin yangınların nedenlerinin araştırılması sorunların çözümü için verdikleri ortak önergeler AKP-MHP oylarıyla reddedildi. Şu halka tırnak ucu kadar faydası olmayanlar yangından da mal kaçırmaya çalışıyorlar. Enerji alanı yeniden kamulaştırılmalı. Şirketlerin değil halkın çıkarları için özelleştirmelere hayır denmeli. Özelleştirip yandaşlara çekenlere de hayır tabi ki" dedi.