Sevgili Demirtaş, Sayın Demirtaş’ biçiminde hitap edince teröre, ‘teröriste’ destek manası çıkar mı?
Fezleke, ardından dokunulmazlıkların kaldırılması için gerekçe olabilir mi?
Ne Demir ( taş ) (mış) arkadaş!
Ayırdım, hukuki sıkıntıyı da ortadan kaldırdım, diye düşünüyorum!
Garo Paylan’da böyle yapmış olsaydı belki fezlekeye, dokunulmazlık konusunda Evet, Hayır’a takılmazdı!
De-mir-taş.
Böyle ayırınca hitap biçimi mutasyona uğradığı için suç olmaktan çıkıyor olabilir.
Garo Paylan keşke böyle hitap etseydi.
Yanlış yapmış!
Hemşerimiz, dostumuz arkadaşımız, avukatımız o;
Sevgili ya da Sayın Demirtaş, desek, ne olur ki?
‘Terör ve teröristle iltisaklı olmamakla birlikte hitapta bir yakınlık sezinlendiği için…’
Bütün Diyarbakır’ın gözaltına alınması gerekir
Garo paylan partili olduğu için mi fezlekeye tabi oldu.
Biz, siviliz.
O resmî.
Bedeli böyle ödetiyorlar demek ki.
**
Siyaset cesaret işidir.
O ne der, bu ne der sendromuna yakalanan tepetaklak gider.
HDP ile ilgili fezlekelere ‘hayır’ deme cesareti CHP’ye iktidarın yolunu açar.
Çünkü dokunulmazlıkların kaldırılması hukuki değil, siyasi bir hamledir.
Muhalefetin son sınavıdır.
Başka da sınav yok.
İYİ Parti açısından da öyledir.
Fezlekeye konu olan gerekçeyi görmeden, üzerinde konuşmadan ‘Evet’ diyeceğiz hamlesi peşin hüküm oldu. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme gidiş yolunda böyle mi döşenecek demokrasinin taşları.
Mesele; Ülkenin bekası ise sorumluluk hepimizindir, toplumsaldır. Beka iktidar ve ortağının ipoteğinde değil, ayrıca onların dediği gibi de değil. Üç seçimdir beka ile yol alma çabaları bu kez halkın duvarına tosladı, yemiyor. Yasal bir partiyi terörist ilan etme hakkını kendinde bulan zihniyeti beka konusunda sorgulamakta yarar var. Muhalefet, parlamenter sistemin demokrasi ile buluşan kısmına parmak basacak, âmâsız, fakatsız ‘evet’ siz bir sınav vermelidir.
Uluslararası arena da buna demokrasi sınavı diyorlar.
Sınıfı geçmek lazım, kalan için telafi sınavı yoktur.
Tek maçlık final karşılaşması gibi düşünmek lazım
Beraberlik kimsenin işine yaramıyor.
90 dakika tamamlanmış, maçta gol yok.
Uzatmalar da sonuç vermiyor.
İş kaldı mı penaltılara!
Demokrasi ile ilgili kaygı bu noktada devreye giriyor.
Kaygısı olmayanlara söyleyecek sözümüz zaten yok.