44'ü 60 yaş üstü olmak üzere 259 sivilin öldürüldüğünü açıkladı. Açıklamada, hukuk dışı uygulamalara maruz kalan vatandaşların ulusal ve uluslararası hukuk yollarına başvurabilmesi ve faillerin yargılanması için DBP'nin il ve ilçe teşkilatlarındaki hukuk komisyonlarına, İnsan Hakları Derneği, Mezopotamya Hukukçular Derneği ve bölge barolarına başvurmaları çağrısı yapıldı.
DBP Hukuk Komisyonu, bölgede yaşanan çatışma ve sokağa çıkma yasaklarına karşın Diyarbakır'daki DBP Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. DBP Hukuk Komisyonu adına konuşma yapan Avukat Feride Laçin, 24 Temmuz 2015 tarihinden bugüne kadar Kürdistan'da yürütülen ve her gün dozajı artan şiddetli bir özel savaş politikası yürütüldüğüne dikkat çekti. Sivil siyaset içerisinde faaliyet yürüten parti meclis üyeleri, belediye meclis üyeleri ve parti üyelerinin terörist ilan edildiğini, silahlı saldırıya maruz kaldığını dile getiren Laçin, parti meclis üyelerinden Sevê Demir ve 3 arkadaşının Silopi'de katledildiğini söyledi. Laçin, yine Parti Meclis üyesi Mehmet Yavuzel'in ağır yaralandığını, Cizre Belediye Meclis üyesi Hamit Poçal'ın da katledildiğini anımsattı.
'21 belediye eşbaşkanımız tutuklu'
Laçin, "24 Temmuz'dan bugüne dek 21 belediye eşbaşkanımız tutuklanmış, 29 belediye eşbaşkanımız görevden uzaklaştırılmış, 4 belediye meclis üyemiz tutuklanmış, 23 belediye meclis üyemiz görevden alınmış, 7 belediyemizin iş makinelerine el konulmuştur" dedi. Kürdistan'da adı konulmamış bir sıkıyönetim ve olağanüstü hal rejiminin uygulandığını söyleyen Laçin, ilçe ve şehirlerin cezaevine dönüştürüldüğüne dikkat çekti. Laçin, "Devletin güvenlik güçleri işgal ordusu gibi hareket etmektedirler. Yönetmelik çıkarılarak asker, polis ve özel harekât timlerine 'Cumhuriyet savcılarının karşısına çıkmaktan korkmayın' denmektedir" şeklinde konuştu.
Laçin, DBP Hukuk Komisyonu olarak yaptıkları tespitleri şöyle sıraladı:
* Bilindiği gibi bölgemizde işkence ve kötü muamele uygulamaları devam etmektedir. Silopi'de zorla evlerinden çıkartılarak göçe zorlanan yurttaşları götürüldüğü ve adeta bir toplama kampı işlevi gören Yenişehir spor salonunda tutulan yurttaşlar evlerinden zorla çıkartıldıktan sonra elleri havada tek sıra halinde yürütüldüklerini ve işkenceye maruz kaldıklarını belirtmişlerdir. Hitler Almanya'sı döneminin uygulamaları bölgemize taşınmıştır.
* 52 kez sokağa çıkma yasağı uygulanan ilçelerimizde evler tanklarla toplarla yıkılmış, binlerce ev hasar görmüştür. Bu şekildeki uygulamalar uluslararası sözleşmelerde belirtilen mülkiyet hakkının açıkça ihlali anlamına gelmektedir.
* Yüz binlerce kişi operasyonlardan olumsuz etkilenmiş ve zorunlu göçe tabi tutulmuştur. Devlet yurttaşları güvenli şekilde tahliye ettiğini iddia etmiş ise de bu konuda hiçbir güvenlik sağlanmamıştır. Tam tersine insanlar sadece üzerlerindeki kıyafetlerle yerleşim alanlarını terk etmişlerdir. Diyaliz gibi daimi hastalığı olan yurttaşların tedavisi hiçbir şekilde yapılmamıştır. İlaçlarını dahi almalarına müsaade edilmemiştir.
* 24 Temmuz 2015 ile 21 Ocak 2016 tarihleri arasında 17 ilçede 52 kez kesintisiz sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. Şu anda elde ettiğimiz verilere göre 65'i çocuk, 44'ü kadın, 44'ü 60 yaş üstü olmak üzere 259 sivil yurttaşımız katledilmiştir. Askeri sevkiyatlar ve hükümetin sertleşen söylemleri sonucu can kayıpları katlanarak artmıştır. Tankların yerleşim alanlarında kullanılmaya başlanması sonucu 40 yurttaşımız evlerinin sınırları içerisinde katledilmiştir. AİHM'in tedbir kararlarına ambulansların yaralı yurttaşları bulundukları yerlerden almalarına müsaade edilmemiş, yalnızca 23 kişi bu şekilde engellemeler sonucunda hayatını kaybetmiştir. Yurttaşlarımız katledildikten sonra dahi cenazelere yönelik saldırılar gerçekleşmiş, gömülmelerine izin verilmemiş, işkence ve kötü muameleye maruz kalmışlardır.
* Bu nedenle tüm bu hukuk dışı uygulamalara maruz kalan yurttaşlarımızın ulusal ve uluslar arası hukuk yollarına başvurabilmesi, faillerin yargılanması için DBP olarak partimizin il ve ilçe teşkilatlarındaki hukuk komisyonlarına, İnsan Hakları Derneği ve Mezopotamya Hukukçular Derneği ve bölge barolarına başvurmaları çağrısında bulunuyoruz."
Haber:Saffet AZBAY