12 Eylül öncesi günlere dönüldüğü yorumları yapılıyor.
Durum çok farklı değil
Darbeye zemin hazırlayan nitelikleri açısından benzer görüntüler var.
12 Eylül’den yıllar sonra yapılan açıklamalar, 12 Eylül’den önce yaşananların büyük bölümünün darbeye zemin hazırlanması için planlandığı, uygulandığını ortaya çıkardı.
Ben ve benim kuşağım o günleri yaşadık.
Günlük ölü bilançosu 10’un altında değildi.
O günlerde de Emniyet müdürüne suikast gerçekleştirilmişti.
20’li yaşlardaki gençler olarak durumu normal, kendi içinde gelişen spontan bir durum olarak algılıyorduk. (Başkasına haksızlık yapmayayım, en azından kendi açımdan öyle değerlendirdiğimi söylemek istiyorum)
Uluslararası hâkim güçlerin, ülke içindeki egemen güçlerle gerçekleştirdiği planlamaların devreye sokulduğunu yıllar sonra öğrendik. Tahmin ettiğimiz bir takım şeyler vardı, ancak tahminlerimizin ötesinde planlamaları ve sonuçlarını sonradan öğrendik.
Bugünkü bakış açımız elbette ki o günlerdeki gibi değil.
Yapılanları, yapılmak istenenleri tahmin etmenin ötesinde analiz ederek yorumlayabiliyoruz.
Darbeye zemin mi hazırlanıyor?
Darbe olabilir mi?
Olması halinde ortaya nasıl bir durum çıkabilir?
Bence Türkiye halklarının üzerinde durması ve tartışması gereken bir durum.
Muhtemel bir darbenin Türkiye halklarına bir faydasının olmayacağı kesin.
Yine egemenlerin, baronların, silah tacirlerinin ekmeğine yağ sürecek bir alt yapının hazırlığı ile karşı karşıyayız.
Ortada hiçbir şey yokken ülkenin tamamının bir anda yangın yerine dönüşmesi, 3-5 günlük bir süre içinde 35 kişinin yaşamını yitirmesi, ölüm olaylarının meydana geliş biçimlerinin karşılıklı bir çatışmadan öte ‘kim vurdu’ ya hitap etmesi son derece manidar bir durumdur.
1980 öncesinin ‘aktörleri’ sol-sosyalist gençlerle ülkücü gençlerdi.
Plan son derece ‘başarılıydı’!
Sonuçlarını 12 Eylül 1980 sabahından itibaren gördük, yaşadık.
İzleri hala devam ediyor.
Şimdi bakıyoruz;
Aktörlerin PKK, dolayısıyla Kürtler ve HÜDA-PAR, dolayısıyla Hizbullah olması yönünde harcanan bir çaba var. Bunun sonuçlarını da son bir haftada gördük, yaşadık.
Yeni politika; Kürtleri Kürtlere kırdırmak olarak hayata geçirilmek isteniyor.
Zemin hazır.
Tablonun ortasında IŞİD var.
Zemine uygun, ‘Onların destekçisi’ gibi sunulan HÜDA-PAR ve Hizbullah var.
Toplumu KOBANE vahşeti üzerinden harekete geçirmek ve birbirine düşürmek için şartlar uygun hale getirilmek isteniyor.
Sonuçları kime, nasıl bir fayda sağlar?
Kürtlere ve Türkiye halklarına bir fayda sunmayacağı kesin.
Kimlere nasıl fayda sağladığını 12 Eylül darbesi sonrası gördük ve tanık olduk.
Muhtemel bir durum karşısında ortaya çok farklı bir tablo çıkmaz.
Karlı çıkanlar; başlatan ve bitirenler olur.