Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmak

NACİ SAPAN

Son birkaç yıldır Türkiye genelinde Laikliğe, Cumhuriyet yönetim biçimine yoğun bir ilginin olduğunu gözlüyoruz. Geride bıraktığımız yıllarda Suriye, Irak gibi ülkeler buna paralel olarak Arap coğrafyasındaki yönetim biçimleri, çatışmalar, insan yaşamının değersizliği, Türkiye’deki laik Cumhuriyetin önemini hepimize kavrattı. Şimdi tam da zamanı; yani Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmanın tam zamanı.

Afganistan’daki son gelişmeler, Taliban yönetim biçiminin yansıttığı tablo, tereddütte olan yurttaşlar nezdinde de laik cumhuriyetin önemini bir kez daha tescillemiş oldu.

30 Ağustos’a yönelik kutlamaların sosyal medyadaki şahlanışını, daha önce bu tür kutlamalara ilgisizliğin varlığını karşılıklı değerlendirdiğimizde; toplumda ortaklaşmanın söz konusu olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Şeriat yönetim biçimi, Ortadoğu’daki şahsi yönetim şekillerinin insanları sürüklediği acı tabloları gördükçe, Türkiye’deki yurttaşlar, demokrasisi eksik olan laik Cumhuriyetin ne kadar önemli olduğuna karar verdi. Buna karar verenlerin ortaklaşması eminim ki, Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandıracaktır. İlk adımdan sonra ikinci adım gelir. İlk adımı atanlar, kendi gelecekleri için ikinci adımı da atar.

30 Ağustos’a, Cumhuriyetin kuruluş yıllarına sahiplenilmesini, istenilmeyen bir yönetim biçimine tepki olarak görmek, değerlendirmek gerekir. Toplumdaki şahlanış bu nedenle. Zaman önemli. Zamanla karşı olduklarımızın ne kadar kıymetli olduğunu anlayabiliyor, görebiliyoruz.

Laikliğin, cumhuriyet yönetiminin ne kadar kıymetli olduğunu, Ortadoğu’daki, Afganistan’daki, İran’daki yönetim biçimlerinden dolayı, bu yönetim biçimlerine hevesli olanların uygulamalarından çok net gördük, anladık.

İktidar ve ortakları bunu nasıl değerlendirir, bilemiyoruz, ancak yaşamın gerçeklerini görmezden gelmek, kendi yanlışında ısrar etmek, sadece iktidarları değil, devletleri dahi batırır. O nedenle, yurttaşlık temelinde Cumhuriyet güvencesiyle kurulmuş devletlerin, bütün yurttaşlarının görüş ve düşüncelerini dikkate almaları gerektiği gerçeğini de kimse gözden kaçırmamalı.

Bu durum, yurttaşla devlet arasındaki bağı güçlendireceği gibi, dışarıdan gelecek tehlikelere karşı da bütünlük içinde hareket edileceğinin sinyallerini vermesi açısından önemlidir.

Evet, şimdi tam da zamanı, laik Cumhuriyeti eşit yurttaşlık temelinde demokrasi ile taçlandırmanın zamanı. Bu Cumhuriyet, bu topraklar, bu coğrafya, hepimizin ortak kaderi. Buna yön vermek, korumak, kollamak hepimizin sorumluluğu, yani yurttaş sorumluluğu. Demokrasi özgündür, özgürdür, başkasına teslim edilmeyecek kadar önemlidir, kıymetlidir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.