TİGRİS HABER - Beştepe'de gerçekleşen kabine toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin salgın ile mücadele kapsamında büyük başarılar elde ettiğini belirterek, ''Zirve dönemi geride bıraktık, sıfır vakaya yaklaşmak için kısıtlamalara devam edeceğiz'' dedi.
Kabinenin gündeminde Ayasofya da vardı. Erdoğan, Ayasofya'nın ibadete açılması noktasında kiliseden değil müzeden camiye dönüştürüldüğünün altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:
''Bugün toplantımızda son 5 aydır hep olduğu gibi corona virüs salgının etkilerini konu aldık. Türkiye bu konuda başarılı bir örnek ortaya koydu. Salgının zirve dönemini geride bıraktık. Destek paketlerimiz ile teşviklerimiz ile ülkemizdeki her kesmi yeni döneme hazırlamanın gayreti içindeyiz. Ekonomide toparlanmayı ve yeni bir atılım için gereken her türlü adımı atıyoruz.
Türkiye, elde ettiği küresel başarının karşılığını siyasi ve ekonomik sınıf atlamayla alabilecek bir konumdadır.
Hala süren bazı kısıtlamaları bir müddet daha ödememiz gereken bedeller olarak görmeliyiz. Vaka sayısını sıfıra yaklaştırmak için bir süre daha kısıtlamalara devam edeceğiz.
Geçtiğimiz hafta görüşülerek kabul edilen Baro yönetimleri ile ilgili kanun değişikliğinin hayırlı olmasını diliyorum. Suriye'de, Kuzey Irak'ta ve Libya'da ortaya koyduğumuz iradenin salgın döneminde kesintisiz sürmesini sağladık. Ayasofya'nın kültürel miras vasfını koruyacağız.
AYASOFYA'NIN İBADETE AÇILMASI
Ayasofya'nın müzeden camiye döndürülmesi ile hepimizi şüphesiz sevindirdi. Burada bir kez daha kiliseden değil müzeden camiye dönüştürüldüğünü hatırlatmak isterim. Ayasofya'yı 1934'te kimler müzeye çevirdi? Bu yanlışı biz düzeltiyoruz.
Avrupa'da Müslüman nüfusa düşen ibadethane sayısı ile ülkemizdeki gayrimüslim nüfusa düşen ibadethane sayısı arasında 4-5 kat fark vardır. Bizde ortalama 460 gayrimüslime 1 ibadethane hizmet verirken Avrupa'da ortalama 2 bin müslümana 1 ibadethane düşmektedir.
Ayasofya'yı yanlış bir kararla da olsa müzeye biz çevirmiştik, onu yeniden camiye de biz döndürüyoruz.
Türkiye olarak çifte standarda maruz kalmaktan kurtulamadık. AB'ye tam üyelik sürecimiz bunun örneği. Libya'daki meşru hükümet sırf Türkiye destekliyor diye yıpratılmaya çalışmakta. Ayrım yapmadan herkesi Türkiye'nin hak, hukuk, adalet, meşruiyet temelinde uzattığı barış ve işbirliği eline karşılık vermeye davet ediyorum.