Çocuklarınızı Sosyal Medyada Nasıl Yetiştirmelisiniz?

İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Korhan Mavnacıoğlu, çocukların sosyal medyadan tamamen uzak tutulmasının yanlış bir yaklaşım olduğunu vurguluyor.

Sosyal Medyanın Etkileri

TİGRİS HABER - Sosyal medya, 7'den 70'e herkes tarafından kullanılan en yaygın iletişim araçlarından biri haline geldi. Ancak, bu durum özellikle çocuklar üzerinde olumsuz etkilere yol açabiliyor. Ülkeler, çocukların sosyal medya kullanımına sınırlamalar getirmeyi planlarken, Mavnacıoğlu 2020’de dünya genelinde 3,6 milyar aktif sosyal medya kullanıcısı varken, bu sayının 2025’te 4 milyarı aşacağını tahmin ediyor.

Dijital Güvenlik ve Zorbalık Riskleri

Çocuklar, henüz gerçek hayatta pratik kazanmadıkları bir iletişim ortamında yer alıyorlar. Bu durum, kişisel veri paylaşımı ve tanımadıkları kişilerle iletişim kurma gibi riskleri beraberinde getiriyor. Ayrıca, çocukların kişisel verilerinin pazarlama amacıyla toplanması aileler için tedirginlik yaratıyor.

Üretim Odaklı Yaklaşım

Mavnacıoğlu, çocukların sosyal medya ve diğer dijital platformlarda tüketime değil, üretime yönlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle okul öncesi dönemde, çocukların dijital ekran kullanımı konusunda ebeveynlerini rol model olarak aldıkları unutulmamalı. Bu nedenle, ailelerin kendi dijital kullanım alışkanlıklarını gözden geçirmeleri önem taşıyor.

Medya Okuryazarlığı Eğitimi

Dijital ve sosyal medya okuryazarlığının hem aileler hem de çocuklar için hedeflenmesi gerekiyor. Mavnacıoğlu, medya okuryazarlığı eğitimlerinin dijital medyayı da kapsayacak şekilde müfredata dahil edilmesi gerektiğini belirtiyor. Yasaklamaktan ziyade, doğru kullanım davranışlarının çocuklara aktarılması ve sosyal medya okuryazarlığı eğitimlerinin aileleri de kapsayacak şekilde yaygınlaştırılması önem taşıyor.

Çocukları Risklerden Koruma

Dijital dünyada çocukların menfaatlerini koruyacak düzenlemelerin yapılması gerektiğini söyleyen Mavnacıoğlu, çocukların kişisel verilerinin korunması, siber güvenlik, siber zorbalık ve diğer dijital risklerle en az düzeyde karşılaşacak şekilde yetiştirilmesi gerektiğini vurguluyor.

Sonuç olarak, 'dijital yerli' olarak adlandırılan bu kuşağın, dijital dünya ile günlük yaşam pratikleri arasında dengeyi sağlaması için ailelerin ve eğitimcilerin çaba göstermesi gerekmektedir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Toplum-yaşam Haberleri