CHP ve Diyarbakır notları

NACİ SAPAN

 

Cumartesi günü heyetle birlikte Diyarbakır’daydık

Halkla, STK’larla buluşmalar gerçekleşti

Olumlu ve verimliydi, karşılığı oldu, buluşmaların devam etmesi halinde ‘Genel etkinin’ olumlu yansıyacağı izlenimi oluştu.

 

Kapalı gibi görünen özünde hiç kapanmayan kapıların doğru işler yapıldığında aralandığını, açıldığını, ardına kadar açık duran tereddütlü kapıların da belki de bir daha açılmamak üzere bir anda kapandığını CHP heyetinin gerçekleştirdiği son Diyarbakır gezisinde gördük.

İki kelime ile ifade edersek;

AKP’ye kapılar kapanmış,

CHP’ye ise kapılar aralanmış

Şimdilik kapılar ardına kadar açık durmasa da bunun olabilmesi için CHP’nin bundan sonraki duruşu, politikaları, bunların sağlıklı bir şekilde hayata geçirilmesi ile ilgili bir durum.

**

Çok iyi bildiğiniz halde uzun süre çalmadığınız ya da çok az çaldığınız bir kapıdan girerken nasıl karşılanıp, ağırlanacağınızı bilemezsiniz. Böyle bir tedirginlikle kapıyı çalarsınız. Önemli olan, kapıdan içeri girdikten sonra nasıl ağırlanıp, uğurlandığınızdır. CHP heyeti Cumartesi günü Diyarbakır kapısından içeri girdiği andan itibaren iyi karşılandı, hoş karşılandı, dolu, dolu uğurlandı. Geçmişe dayalı siyasi dostluklar zaman aşımına uğradığı izlenimi verse de ortak müştereklerde buluşma ihtimali her zaman mümkündür. Sıkıntıların yaşandığı dönem ve ortamlarda karşılıklı ihtiyaçlar bu kesimleri mutlaka bir araya getirir. Nedeni; Çağdaş, demokrat, insanı önceleyen sağlıklı ortak dilin kullanılmasıdır.   

**

Diyarbakır ve bölge AKP’ye kapıları kapatmış durumda. AKP’nin bölgede ‘tabela’ partisi olduğuna/olacağına dair net ifadeler kullanıldı STK temsilcileri ile yapılan toplantıda. Önceleri CHP’nin bölgede ‘tabela’ partisi olduğunu sık, sık dile getiren AK Partinin özellikle 7 Haziran seçimleri ile birlikte ‘Tabela’ partisi olmasına zemin hazırlayan savaşçı zihniyetinin devreye girmesinin verdiği rahatsızlık toplumu son derece gerilimli hale getirmiş.

Diyarbakır’daki STK’ların ortak aktarımlarından çıkardığımız sonuç başlıklar;

*CHP, AKP’yi kontrol altında tutmak için koalisyon şartlarını zorlamalı

 

*Çatışmalı ortamın sona ermesi için CHP daha aktif rol üstlenmeli

 

*CHP heyetleri bölgeye sık geziler düzenlemeli ve halkla buluşmalar sağlamalı

 

* AKP bu bölgede artık tabela partisi oluyor.

 

*CHP önceki yıllarda yanlışların faturasını ödedi, şimdi AKP böyle bir fatura ödüyor.

* İlerici, sol, sosyalist ilkelerden taviz vermeden CHP sorunları aşabilir.

 

* Kirli savaşa, kirli propagandaya CHP’nin dur demesi gerekir.

* CHP devleti yönetmeye aday bir parti, bir şey yapmak istiyorsa AKP ile koalisyon yapmalı. Genel kanaat oluşmuş durumda.

 

*CHP’nin, bölgedeki STK’larla ilişkiyi sürdürmesi çok önemli, CHP mutlaka bölgede olmalı.

 

CHP açısından olumlu görünen bu başlıkları uzatmak mümkün. Bu özet başlıklar dahi, CHP’nin yaptığı gezinin zamanlamasının son derece önemli olduğu sonucunu yansıtıyor. Toplumun taleplerinin gerçekleşme zemininin CHP’ye dönük durması kısa sürede değerlendirilmesi gereken bir durum olarak kendini dayatıyor. CHP heyeti bu algıyı yakaladı. Bütün mesele bunu yönetmeye kalıyor.

Kısacası;

CHP heyeti Diyarbakır’dan moralle döndü, moralin eyleme dönüşmesi gerekiyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.