TİGRİS HABER - Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Amed milletvekili adayları, 80’den fazla sivil toplum, emek ve meslek örgütünü bünyesinde barındıran Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu üyeleriyle bir otelde yapılan kahvaltılı toplantıda bir araya geldi.
Yeşil Sol Parti Amed milletvekili adayı Cengiz Çandar da, 14 Mayıs seçimlerinde en önemli noktada duran kentin Diyarbakır olduğunu söyledi. Çandar, “Dünya’nın en politize olan noktasında hareket ediyorum. Amed kendi başına bir örgüttür” dedi.
Çandar şöyle devam etti: “Amed, bütün örgütlerden daha büyük ve kendini o özgüde gördüğü bir kenttir. Hem kendini yönlendiren, hem de eğiten başka bir coğrafya yoktur. Örgütümüzle beraberiz. 1 hafta sonra seçim var, normal bir seçim olacağını sanmıyorum. Türkiye tarihinin en kritik seçimine gireceğiz. Bu seçimler en çok Amed’i ilgilendirir. Bu seçim iki seçenekten birinin referandumu olacak. Ya Türkiye koyu bir diktatörlüğe gidecek ya da demokrasiden yana yönünü çevirecek. Bu karar ülkenin her kesiminden çok Kürleri ilgilendirir” diye belirtti.
‘Rejim, Amed halkını, Kürtlerin iradesini yok saymaya çalışıyor’
Ülkede demokrasinin olmamasının Kürtlerin boğazlanması demek olduğunu kaydeden Çandar, Öcalan’a uygulanan tecride dikkat çekti. Abdullah Öcalan’dan 2 yıldır haber alınamadığını ifade eden Çandar, “Eğer Öcalan Kürt siyasetinin şahsiyeti olmasaydı, böyle bir tecrit olur muydu? Bu Kürtlere yönelik bir baskı, tehdit ve hakarettir. Ayla Akat Ata, Selahattin Demirtaş, Gültan Kışanak örneğinde olduğu gibi, sayısız isim demir parmaklıklar ardında. Rejim, Amed halkını, Kürtlerin iradesini yok saymaya çalışıyor. Bize düşen de bunları yok saymak olacaktır” şeklinde konuştu. (Haber Merkezi)