Çandar: “Dünya, Türkiye’nin Suriye’deki müttefiklerine terörist diyor”

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, TBMM Genel Kurulu’nda Ortadoğu’da ve son dönemde Suriye’de yaşanan çatışmalara ilişkin konuştu.

TİGRİS HABER-Türkiye’de Suriye meselesinin konuşulduğu televizyon programlarında hamaset yapıldığını ve bu hamasetin Kürt düşmanlığına vardığını belirten Çandar, “Türkiye televizyonları Suriye konusunda kamuoyunun zihnini, ruhunu hamasetle, içi boş bir fütuhat duygusuyla ve Kürt düşmanlığıyla doldurmayı sürdürüyor. Bir cehalet resmigeçidiyle karşı karşıyayız” dedi.

2020 yılından örnek veren Çandar, o dönem İdlib’de yaşanan gerilimli süreçte Rusya’nın Türkiye’ye ve HTŞ’ye saldırdığını hatırlatarak bu tip hadiselerin tekrarlayabileceğini söyledi. Moskova’dan yapılan açıklamada Suriye’deki son çatışmaların arkasında Türkiye’nin bulunduğunun ima edildiğini belirten Çandar, “Türkiye'de bu konuda yapılan resmi açıklamanın tersine ve ona cevap niteliğinde açıklamada ‘Dış güçlerin teşviki ve kapsamlı desteği olmasaydı, böylesine bir eyleme cüret edemezlerdi’ denildi. Yani ‘Heyet Tahrir el-Şam Türkiye'nin teşviki ve desteği olmasaydı Halep'e giremezdi’ demiş oldu. Heyet Tahrir el-Şam eski adıyla El-Nusra. Kimdi El-Nusra? El-Kaide'nin Suriye kolu, DAEŞ'in yani IŞİD'in ideolojik ve hatta örgütsel akrabası, birçok ülke için ve Birleşmiş Milletler kayıtlarında terör örgütü” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın İdlib ve Halep kırsalında bombardıman ihtimali

Suriye’nin 1 haftadır çok ciddi noktalara geldiğine dikkat çeken DEM Partili Çandar, “Son bir haftadır Suriye gayet ciddi bir noktaya geldi. Beşar Esad rejimini kollayan Rusya İdlib'deki Heyet Tahrir el-Şam'a darbeler indirmişti. 2020 yılında İdlib'de Rus darbelerinden, Türk askerleri de nasibini almış ve hiç de kaza ve yanlışlık eseri olmayan bir Rus hava saldırısıyla 34 askerimiz hayatını kaybetmişti. Yaklaşık beş yıl sonra, şimdilerde Rusya'nın İdlib ve Halep kırsalında Türk ve Türkiye desteğindeki Arap hedeflerini bombardımana başlaması ihtimalini hiç aklınıza getirebiliyor musunuz? Bir düşünün, Suriye'de Fırat'ın batısında gerçekleştirilebilecek bir ihtimalden bahsediyorum çünkü geçmişte oldu” dedi.
"Dünyanın terörist ilan ettikleri Türkiye’nin müttefiki”
Suriye’de Amerika Birleşik Devletleri’ne ait savaş uçaklarının askeri bir konvoyu vurduğunu ve ardından Suriye Demokratik Güçleri’yle ortak çalıştıklarına dair açıklama yaptıklarını belirten Çandar, “Bugün Amerikan savaş uçakları bir askerî konvoyu bombaladılar. Bu konuda yapılan Amerikan askerî açıklaması ibret vericidir. Pentagon Sözcüsü Tümgeneral Ryder bugünkü Amerikan bombardımanını açıklarken "Odak noktamız güçlerimizi korumak ve SDG'yle yürütülen IŞİD karşıtı operasyonları sürdürmektir" dedi. Kim SDG? Suriye Demokratik Güçleri yani siyasi olarak PYD'nin, askerî olarak YPG'nin yani isimleri Türkiye'de terörist olarak telaffuz edilen örgütlerin omurgasını oluşturdukları kuruluş. Amerika onları müttefik olarak görüyor” sözleriyle Fırat’ın doğusunda yaşanan gelişmeleri aktardı.

Fırat'ın batısında faaliyet gösteren ve Rusya da dahil olmak üzere tüm dünyanın terör listesine aldığı unsurların Türkiye’nin müttefiki olarak görüldüğüne dikkat çeken Çandar, “Rusya'yla birlikte tüm dünyanın terörist olarak ilan ettiği unsurlar Türkiye'nin müttefiki muamelesi görüyorlar. Bu durumun böyle devam edebilmesi, Türkiye'nin Suriye'deki muazzam karmaşadan nihai olarak kazançlı çıkabilmesi mümkün mü arkadaşlar? Halep Kalesi'nde kısa süre için asılmış Türk bayrağı görünce heyecanlanıp Fetih suresini okuyarak Halep'i eninde sonunda Türkiye'ye katabileceğimizi düşünüyor muyuz arkadaşlar? Ben o toprakları karış karış bilirim, Halep'i de pek severim. Halep'in Türkiye’nin bir parçası olmasını gerçekten çok isterdim. Ama Birinci Dünya Savaşı öncesine dönemeyiz maalesef” dedi.
"Tel Rıfat’takiler bizim insanlarımız”
Son iki günde Tel Rıfat ve Şehba’dan 200 bin insanın göç ettiğine dikkat çeken Cengiz Çandar, “Tel Rıfat ve Şehba çevresinden 200 bin insan son iki gün içinde 30 kilometre daha doğuya, Tabka’ya göç etmek zorunda kaldılar. Orada Tel Rıfat’ta zaten çok zor şartlar altında yaşıyorlardı, 30 kilometre batıda olan Afrin’den, yüz yıllardır yaşamakta oldukları bölgeden, evlerinden sürülmüş insanlardı. 200 bin çıyan ve haşerat değil onlar, kardeşlerimiz dediğiniz Kürt insanlarıydı, Tel Rıfat’tan göç etmek zorunda kalan bu 200 bin insan. Bunlar bizim insanlarımız” ifadelerini kullandı.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Diyarbakır Haberleri