TTB ve Tabip Odaları’nın 6023 sayılı yasa ile kurulmuş yarı resmi kurumlar olduğunun belirtildiği Bölge Tabip Odası açıklamasında, “İktidara ve ona bağlı kurumlara tabip odaları üzerindeki baskılara son vermeye ve bu salgın ile en ön safta mücadele eden sağlık çalışanları ile gerçek alamda dayanışma içinde olmaya davet ediyoruz” denildi.
Ağrı, Adıyaman, Batman, Bitlis, Diyarbakır, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Van ve Hakkari Tabip Odaları ortak bir açıklama ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatını verdiği ve baroların, odaların yapılarında değişim öngören tasarı hazırlığına karşı çıktı.
Pandemide yakınlarını kaybedenlere başsağlığı, hastalara acil şifalar…
Bölge Tabip Odaları’ndan gelen ortak açıklamada, öncelikle pandemi sürecinden etkilenen vatandaşlara ilişkin şu ifadelere yer verildi: “2019 Aralık ayında Çin'de ortaya çıkan yeni koronavirüs salgını kısa sürede Pandemi olarak ilan edilmiş ve Dünyada milyonlarca vakanın görülmesine ve yüz binlerce kişinin ölmesine sebep olmuştur. Ülkemizde de 2020 Mart ayı itibariyle vakalar görülmeye başlamış ve binlerce yurttaşımızın ölümüne sebep olmuştur. Bölge Tabip Odaları olarak ölenlerin yakınlarına başsağlığı, tedavisi devam eden hastalarımıza acil şifalar diliyoruz.”
Pandemiye karşı sağlıkçılar ön saflarda
Koronavirüs salgınına karşı sağlık çalışanlarının fedakarca ön saflarda mücadele verdiğine değinilen açıklamada, “Bu salgın sürecinde Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Bölge Tabip Odaları olarak salgının kontrol altına alınması için en ön safta mücadele eden, büyük emek sarf eden sağlık çalışanlarının yanında yer alarak, çalışma ortamlarımızdan yansıyan sorunlara çözüm olmaya çalışılmıştır. Bunun yanı sıra salgının toplumsal etkilerinin en az olması için gerekli uyarılar yapılmış, yaşanan eksikler, yapılması gerekenlere ilişkin bilimsel tespitlerde bulunmuş ve çözüm önerilerimizi içeren raporlama ve açıklamalar yapılmıştır” denildi.
Tabip Odaları’na yönelik baskılar…
Tabip Odaları’nın Bilim Kurulu’na dahil edilmemesine eleştiri yöneltilen açıklama şöyle devam etti: “Ancak ne yazık ki Sağlık Bakanlığı bünyesinde oluşturulan bilim danışma kuruluna TTB bilinçli bir şekilde dahil edilmemiş, yerellerde de kimi illerde ısrarlı taleplerin sonucunda ilgili tabip odası il pandemi kurullarına dahil edilmişse de çoğu yerde tabip odaları bu kurullara alınmamıştır. Bu süreçte merkezi düzeyde TTB ve yerelde Tabip Odaları olarak salgın sürecinin şeffaf yürütülmesi ve Epidemiyoloji biliminin gereğine göre hareket edilmesi için çeşitli önerilerde bulunulmuş ve salgının etkisinin azaltılması için dayanışma çağrıları yapılmıştır. Ancak ne yazık ki bu çağrılar karşılık bulmadığı gibi özellikle yerellerde tabip odaları yöneticilerinin toplumu bilgilendirmeye yönelik sosyal medya paylaşımları ve basın açıklamaları gerekçe gösterilerek açılan soruşturmalarla baskı altına alınmaya çalışılmıştır. Başta Şanlıurfa, Mardin ve Van-Hakkari Tabip Odalarımız olmak üzere bir çok tabip odası yöneticisi karakollarda ifade vermeye çağrılmış, haklarında soruşturmalar açılmıştır.”
‘TTB ve Tabip Odaları 6023 sayılı yasa ile kurulmuş yarı resmi kurumlardır’
Tabip Odaları’nın yapısının yasalarca düzenlendiğine vurgu yapılan açıklamada, “Birçok sağlık çalışanın yaşamını yitirdiği, Sağlık emekçilerinin büyük bir özveri ile canla başla çalıştığı bu salgın sürecinde Toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesi ve sağlık çalışanlarının her yönüyle desteklenmeleri gerekirken onları temsil eden meslek örgütünün yöneticilerinin toplumu bilgilendirme sorumluluklarını yerine getirmelerinden dolayı soruşturmalarla baskı altına alınmaya çalışılması kabul edilemez. Yıllardır uygulanan yanlış politikalarla sağlık çalışanlarının sorunlarına çözüm olmayan mevcut iktidarın demokrasinin en temel ilkesi olan düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanan ve toplumu bilgilendirme sorumluluğunu yerine getiren oda yöneticilerimizi bu şekilde baskı altına almaya çalışılmasını bir kez daha kınıyoruz. Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki TTB ve Tabip odaları 6023 sayılı yasa ile kurulmuş yarı resmi kurumlardır. Yasa da belirtildiği üzere meslektaşlarımızın özlük haklarını savunmanın yanı sıra yurttaşların sağlık hakkını savunmak ve geliştirmek de görevlerimiz arasındadır” denildi.
‘Baskılara rağmen iyi hekimliğin gereğini yapmaya devam edeceğiz’
Tabip Odaları’nın bilimsel zeminden uzaklaşmadan demokrasi ilkelerine bağlı kalarak toplumsal sorumluluklarına devam edeceklerinin ifade edildiği açıklamada son olarak şu ifadelere yer verildi: “İktidara ve ona bağlı kurumlara tabip odaları üzerindeki baskılara son vermeye ve bu salgın ile en ön safta mücadele eden sağlık çalışanları ile gerçek alamda dayanışma içinde olmaya davet ediyoruz. Bölge Tabip Odaları olarak bir kez daha ifade etmek isteriz ki tüm soruşturma ve baskılara rağmen salgınla mücadele etmenin ve iyi hekimliğin gereğini yapmaya devam edeceğiz.”