Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla tercüme edilen Bismillahirrahmanirrahim ; her hayrın başıdır.
Bazen "Esirgeyen ve bağışlayan"olarak da tercüme edilse de bu tercüme eksik ve yanlıştır.
Rahman kelimesinin karşılığı Esirgeyen olmadığı gibi, Rehim kelimesinin tam karşılığı bağışlama değildir.
Yine bazı Kur'an tefsiri ve tercümelerinde aynı yanlışlıklar tekrarlanmaktadır.
Rahman kelimesi yerine kullanılan, Esirgeyen kelimesi; Koruyan, Muhafaza eden, Men'eden, Geri bırakan, Engel ve Özür gibi manalara gelir. Ki bu manalar Rahmân kelimesinin tam karşılığı değildir.
Bazen men etmek manasında da kullanılır ki Rahmân ile zıttır. Örneğin "Bunu benden, neden esirgedin?"
Rehim yerine kullanılan bağışlama da; bazen bir şey vermek, suçu af etmek, hibe etmek manalarına kullanılır ki bu da Rehim ile eş manada değildir.
Bediüzzaman:
"Ve bu ağacın zahiri ise, haşrin üçyüz bin misallerini ve emarelerini gösteren üçyüz bin küllî ve çeşit çeşit çiçekler açıp hadsiz rahmaniyet ve rezzakıyet ve rahîmiyet ve kerimiyet sofralarını sererek zîhayatlara ziyafetler vermekle...(Asa-yı Musa)
Yuzbin külli ve çeşit çeşit çiçek'in açılmasını Rahmân, Rezzak ve Rahimiyet'in bir tecellisi olarak sayması bu iki kelimenin mana itibariyle kapsama alanının ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.
Bediüzzaman kulliyatin muhtelif yerlerinde, besmele, Rahman ve Rahim kelimelerini orijinal olarak kullanmış ve yüzlerce hikmetini anlatmıştır.
"Bismillah" her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız. Bil ey nefsim, şu mübarek kelime İslâm nişanı olduğu gibi, bütün mevcudatın lisan-ı haliyle vird-i zebanıdır. (Sözler)
Rahmân ve Rehim kelimeleri aynı zamanda Allah'ın Esmaul Hüsna olan isimlerindendir.
Ağacı vesile edip bize türlü türlü meyvelerin sunulması, annenin şefkatı, güneşin ziyasi, toprağın cömertliği, yağmurun yağışı... Ve benzeri bilip bilmediğimiz insanlara faydası olan tüm şeyler Rahmân ve Rehim kelimelerinin kapsama alanına girer.
Besmele dışında 'Rahman" ismi Kur’anı Kerimde 57, "Rahim" ismi ise 115 defa tekrarlanmıştır.
" Ey insan! Bil ki: O rahmetin arşına yetişmek için bir mi'rac var. O mi'rac "Bismillahirrahmanirrahîm"dir. Ve bu mi'rac ne kadar ehemmiyetli olduğunu anlamak istersen, Kur'an-ı Mu'cizü'l-Beyan'ın yüzondört surelerinin başlarına ve hem bütün mübarek kitabların ibtidalarına ve umum mübarek işlerin mebde'lerine bak. (Sözler 12)
İşimizi, konuşmamızı, hal ve davranışımızı besmele ile başlamak ibadettir. Rabbimizin ninetlerine şükür dur.
"O halde, hem veren Bismillâh demeli, hem alan Bismillâh demeli. Eğer o Bismillâh demiyor, fakat sen de almaya muhtaçsan, sen Bismillâh de, onun başı üstünde rahmet-i İlâhiyenin elini gör, şükürle öp, ondan al. Yani, nimetten in'âma bak, in'amdan Mün'im-i Hakikîyi düşün. Bu düşünmek bir şükürdür. Sonra o zâhirî vasıtaya istersen dua et; çünkü o nimet onun eliyle size gönderildi." (On yedinci lema)
Bir kaç yıl önce dükenıma bir bayan, küçük tüpü değiştirmeye getirmişti. Folu iki tüpüm kalmıştı, üst üste bırakmıştım için iç içe geçmişti.
Değiştirmek isteyince bir birine geçmiş ayıramadım. Daha önce de böyle olmuştu.
Bu defa başka idi, çok uğraştım olmuyordu, bir türlü bir birbirini bırakmıyordu.
Ne yaptımsa nafile, sonunda pes ettim ve bayana "kusura bakmayın ayıramıyorum, tüpünü değiştirmeyeceğim" deyince bayan "ben de denesem olurmu?" Dedi Ben "evet"deyince bayan "Bismillahirrahmanirrahim" deyip tüpü kaldırdığı ve "Tereyağından kıl çeker gibi"gibi bir birinden ayrıldı.
Çok hayret edip baka kaldım. Bunca çaba ile başaramadığımı bayan bir "Besmele" ile başarmıştı.
"Herbir nebat ve ağaç ve otların ipek gibi yumuşak kök ve damarları, "Bismillah" der. Sert olan taş ve toprağı deler geçer. Allah namına, Rahman namına der, her şey ona musahhar olur." (Sözler)
Besmelenin maddi ve manevi esrarları çoktur.
Siz siz olun her isinizi besmele ile başlamayı ihmal etmeyiniz.
Selam ve dua ile.
FATİH YOKUŞ