İsmail Beşikçi Vakfı Berlin temsilcileri olan Recep ve Nuran Maraşlı, KOMKAR-Berlin ve Le Monde Kurdi tarafından organize edilen Beşikçinin bu toplantısının açılışını ve sunuculuğunu Komkar adına Mediha Lindner yaptı. KOMKAR Genel Başkanı Dr. Şükri Güler ise toplantının açılışını yaptığı konuşmasında Beşikçinin hayatından, çalışmalarından, hapishane yıllarından kesitler anlattı ve Beşikçi’nin Kürt halkı açısından ne kadar değerli olduğundan bahsetti. Daha sonra sol parti Berlin Milletveili Hakan Taş, İsmail Beşikçi Vakfı yöneticisi Ruşen Arslan, Recep Maraşlı ve Tempelhof Belediyesi entegrasyon sorumlusu Gün Tank, İsmai Beşikçi ile ilgili övücü konuşmalar yaptılar.
Bangladeş örneği
İsmail Beşikçi yaptığı konuşmasına, Bangladeş’ın 70 li yıllardaki özgürlük mücadelesini anlatmakla başladı. Pakistan’ın Bangladeş halkını İslam kardeşliği altında nasıl yıllarca baskı altında tuttuğunu ve Bangladeşlilerin İslam kardeşliği kandırmalarına inanmayarak Hindistan’ın da yardımıyla bağımsızlığına kavuştuğunu söyledi.
Kürtler söz konusu ise…
1980’li yıllarda Bulgaristan’daki Türklerin durumunu Kürtlerle kıyaslayan Beşikçi Saddam dönemini de ele aldı. Kürdistan’ın etrafındaki İslam devletlerinin Kürtler söz konusu olunca hiç bir sınır tanımadıklarını, yaptıklarının yanına kar kaldığını belirtti. Halepçe katliamı yaşandığında, o sırada toplanan İslam Konferansının hiç bir reaksiyon göstermediğini söyleyen Beşikçi, katliamı uygulayan Saddam’ın çok rahat olduğunu çünkü kendisine ne İslam devletlerinin ne de Avrupalıların bir şey demeyeceğini biliyordu, dedi.
Kürtler kendi içinde barışmalı
Konuşmasına Kuvayi Milliye Hareketi ve İttihatçılar hakkında bilgi veren Beşikçi, onların hem Kürtleri hem de Rum ve Ermeni gibi diğer azınlıkları nasıl yok ettiklerini veya asimile ettiklerini de anlattı. Kürtlerin düşmanlarıyla anlaşıp barışabilmesi için ilk önce kendi içlerinde barışması gerektiğini belirten Beşikçi toplantının ikinci bölümünde soruları cevapladı.
BM, 50 milyonluk Kürtleri görmeli
Bir bağımsızlık sorusu üzerine Beşikçi 10 bin nüfuslu devletlerin bulunduğunu, Birleşmiş Miletler de yeri olduğunu, olimpiyatlarda yer aldıklarını ve futbol takımlarının uluslararası müsabakalara katıldığını belirtti. 50 milyonluk Kürtlerin bunlardan yoksun olmasının normal olmadığını söyledi ve Birleşmiş Milletlerin bunu görmesi gerektiğini belirtti.
Kürtler özgürlük istemelidir
Almanya’daki Kürtlerin sayısının bile bir milyonun üzerinde olduğunu belirten İsmail Beşikçi İsveç’teki Dalkurd gibi Kürt futbol takımlarının neden Kürdistan’da olamadığını sordu. Konuşmasının sonlarına doğru söylediği söz ise toplantıya damgasını vurdu; ‘Eğer Kürtler tekrar bok yedirilmek istemiyorlarsa, özgürlük istemelidirler’.