BDP PM Üyesi Kibriye Evren, siyasette ve yönetim mekanizmalarında kadın sayısını çoğaltacaklarını da belirterek, "Kadını dikkate almayan kadının söylediğini dikkate almayan her proje aslında kadın kırım projesidir" dedi.
DİYARBAKIR - Yerel hizmetlerin, kadınların yaşamlarıyla doğrudan temas halinde olan, kadın özgürlükçü anlayışla sunulduğu takdirde kadınların konumlarını güçlendirecek en önemli alanlar olacağını belirten BDP, yerel seçim beyannamesini de bu çerçevede hazırladı. Herkese eşit, yerel kamu hizmeti anlayışının tek başına yeterli olmayacağı; yerel hizmetler sunulurken kadınların özgün talep, istek ve gereksinimlerinin belirlenmesinin gerekliliğine vurgu yapan BDP, bu temelde yerel yönetimlerde kadın daire başkanlıkları ve kadın bütçesi oluşturmayı hedefliyor. Önümüzdeki dönemde kadın özgünlüğü ve farklılığını açığa çıkaracak yerel yönetim yapılanmasının bir gereği olarak belediyelerin idari yapılanmalarını kadınların lehine değiştirmeyi planlayan BDP, büyükşehirlerde kadın daire başkanlığı, ilçe belediyelerinde kadın müdürlüğü gibi yeni idari yapılanmalara gidecek ve bu temelde ayrıca belediyelerde kadın bütçesi de oluşturmayı planlıyor.
“Günde 5 kadın infaz ediliyor”
BDP Ekoloji ve Yerel Yönetimlerden Sorumlu Parti Meclisi Üyesi Kibriye Evren, her şeyden önce erkek egemen sistemin ve mevcut hükümetin kadına bakışa açısını iyi irdelemek gerektiğini ifade etti. AK Parti hükümetinin yaklaşık 12 yıldır iktidarda olduğunu ve aynı zamanda devleti de temsil ettiğini belirten Evren, "Devletin kendisi zaten eril bir sistem ve AKP gibi katı muhafazakâr bir partinin özellikle bu kadar erkek egemenlikli bakış açısıyla kadına dair yaratmış olduğu politikaları değerlendirmek lazım. Özellikle AKP hükümeti bu 12 yıllık süre içerisinde kadına yönelik şiddette yüzde bin 400 civarında şiddet bir artış var. Günlük ortalama 5 kadın sokakta infaz ediliyor. Eşi tarafından öldürülüyor veya aile içerisinde şiddete uğruyor" dedi.
“Yönetimdeki kadın sayısı çoğalmalı”
Demokratik Özerklik sistemini hayata geçirecek şeyin merkeziyetçi yaklaşım biçimi olamayacağını, yerelden bir yaklaşım ile oluşturulabileceğini dile getiren Evren, yerelde toplumun sorunlarını çözen, özellikle yerelde kadınların, dezavantajlı grupların sorununu çözen gücün yerel yönetimler olduğunu bunun da komün ve mahalle meclisleriyle onlara bir alan açılmaya çalışıldığını vurguladı. 15 yıldır devam eden bir politikaları olduğunu ve bu çerçevede önümüzdeki süreçte de yerel yönetimlerde uygulamaya devam edeceklerini belirten Evren, bu dönem hem kadın birimlerini hem kadın kurumlarını daha çok güçlendirerek kadın daire başkanlarının sayısını çoğaltacaklarını dile getirdi. Evren, siyasette, yönetim mekanizmalarında kadın sayısının çoğaltılmasının yerelde kadınlarla empati kurmanın ve birlikte hareket etmenin yolunu da açacağını ifade ederek, kadınların kabul etmediği hiçbir projeyi uygulamaya koymayacaklarını da vurguladı. Evren, kadını dikkate almayan her projenin kadın kırımı anlamına geldiğini söyleyerek, "Bunlar bizim açımızdan önemli. Çünkü toplumda çok ciddi bir kadın kırımı var. Devlet eliyle geliştirilen bir kadın kırımı var ve yerel yönetimler üzerinden yapılan bir kadın kırımı var. Kadını dikkate almayan, kadının söylediğini dikkate almayan her proje aslında kadın kırım projesidir. Kadının yaşam içerisinde daha fazla olduğu, daha fazla kadının kendi alanında hizmet üreten hem üreten hem de bu hizmeti alan yapılar olarak kadınla beraber bu dönem daha fazla belediyemizi, pratiğimizi güçlendirmek istiyoruz" diye konuştu.