Diyarbakır’da 3 yıllık kısa bir geçmişi olmasına rağmen birçok alanda başarılara imza atan Özel Doğru Yükseliş Koleji kalite çıtasını gün geçtikçe yükseltiyor.
Özel Doğru Yükseliş Kolejinin eğitim anlayışı üzerine sorularımızı yanıtlayan Kurucu Müdürü Yunus Oruç, öğrencilerin başarılarının akademik başarı ile sınırlanmaması üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu.
Her öğrenci özeldir
Her öğrencinin çok özel olduğunu ve herkesin mutlaka başarılı olacağı bir alanın olduğunun altını çizen Oruç, “Her öğrencimizin içindeki cevheri açığa çıkarmayı esas alan bir yaklaşımımız var. Çünkü üstünlükleriyle, eksiklikleriyle her öğrencimiz birer bir özel bir ilgiyi hak ediyor. Toplum içindeki her bireyin mutlaka güçlü olduğu, başarıya yatkın bir yanının olduğunu düşünüyoruz ve biz eğitimcilere düşenin ise her bireydeki bu cevheri açığa çıkarmak, onun gelişimi için gerekli olan koşulları onlara sağlamak olduğuna inanıyoruz” diye konuştu.
Bil Koleji geliyor!
Ü ç yıldan bu yana eğitim öğretim faaliyeti ile Diyarbakır halkına hizmet sunduklarını ve her yıl yeni bir kurum ile bu hizmetlerini katladıklarını belirten Oruç, yeni bir kampus ile faaliyetlerine emin adımlarla devam edeceklerini söyledi. Oruç, “Yerel alanda kısa sürede ciddi kazanımlar elde ettik ve bu kazanımlarımızı daha ileri noktalara taşıyabilmek için de ulusal alanda kendimize bir partner aradık. Bu alandaki arayışımız ise bizi İstanbul Aydın Üniversitesinin okullarından olan Bil Koleji ile işbirliği gerçekleştirdik. Önümüzdeki yıl Bil Kolejini Diyarbakır’da açmış olacağız” dedi.
Özel Doğru Yükseliş Koleji Müdürü Yunus Oruç ile okullarının diğer özel okullardan farklılıkları ve eğitim öğretim hizmetlerine katkıları üzerine konuştuk.
Kısaca kuruluşunuzdan bahseder misiniz?
‘Kaliteli bir eğitim öğretimle toplumdaki birçok sorunun çözülebileceği kanaatindeyiz’
“Diyarbakır’da Doğru Yükseliş Kolejini iki tane eğitimci arkadaş 3 yıl önce açtık. Abdurahim Yıldız ve ben; Abdurahim Bey Edebiyat öğretmenidir ben ise Matematik öğretmeniyim. İkimiz de özel sektörde hizmet veriyorduk ve belki de hem eğitimci olmamız hem de özel sektörden gelmemiz Doğru Yükseliş Kolejinin en önemli farklılıklarından birdir. Biz bu yola büyük hedeflerle büyük ideallerle çıktık. Diyarbakır’da toplumumuza yapabileceğimiz en değerli hizmetin eğitim öğretim alanında olduğu inancını taşıyarak bu yola emin adımlarla yürüyoruz. Çünkü bizim hünerimizi, meziyetimiz bu alandadır ve bundan dolayı da elimizden gelen her şeyi halkımızın hizmetine sunuyoruz. Her geçtiğimiz dönemde ise amaçlarımıza birer birer ulaşıyoruz. Kaliteli bir eğitim öğretimle toplumdaki birçok sorunun çözülebileceği kanaatini taşıyoruz ve eğitim öğretimle toplumun önünün açılacağına inancımız tamdır. Ve bu amaçla çıktığımız yolda sarf ettiğimiz emeğimizi Özel Doğru Yükseliş Koleji ile taçlandırış bulunuyoruz.
Kuruluşunuzdan bu yana geçen üç yıl içinde hangi başarılara imza attınız?
‘Öğrencilerimizi çok yönlü olarak geliştirmeyi başardık’
Doğru Yükseliş Kolejinin planlamasını yaparken öğrencilerimizin akademik başarılarını, sportif ve sosyal yaşamlarını eşgüdüm halinde götürmeyi, tüm bu alanlardaki başarıların birbirini besleyen destekleyen tarzda atbaşı götürmeyi esas alıyoruz. Bu anlamda ciddi başarılara imza attığımızı düşünüyoruz. Bu sene Diyarbakır’da üçüncü yılımız ve TEOG ortalamasında gözle görülür bir başarı grafiği yakaladık. 2016 2017 Eğitim Öğretim sezonunda öğrencilerimizin okul ortalamasında 107 nete ulaştık. Yine bir yıl önce 110 net ortalamasına ulaşmıştık. Bu kadar kısa bir dönemde böyle bir başarı elde etmek kolay olmasa gerek. Güçlü bir kadro ile planlı, programlı bir çalışma ile biz bu başarıyı yakaladık. Yine, spor ve sanat alanında da ciddi başarılarımız oldu. Birçok alanda öğrencilerimiz Diyarbakır’da dereceye girdiler. Şimdiden madalya dolabımız birincilik, ikincilik ve üçüncülük ödülleri ile doludur. Resim alanında Türkiye çapında düzenlenen yarışmalarda öğrencilerimiz ciddi başarılar elde ettiler. Bütün bu başarı grafiğinin de gösterdiği gibi öğrencilerimizi çok yönlü olarak geliştirmeyi başardık.
Başarılarınızı neye borçlusunuz?
‘Her öğrencimizin içindeki cevheri açığa çıkarmayı esas alıyoruz’
Eğitim öğretim alanında sunduğumuz hizmet kalitesinin farklılığının temellinde her öğrenciye birebir yaklaşmamız her öğrencinin üstünlüklerini, yeteneklerini, potansiyellerini birebir değerlendirmemiz yatmaktadır. Her öğrencimizin içindeki cevheri açığa çıkarmayı esas alan bir yaklaşımımız var. Çünkü üstünlükleriyle, eksiklikleriyle her öğrencimiz birer bir özel bir ilgiyi hak ediyor. Toplum içindeki her bireyin mutlaka güçlü olduğu, başarıya yatkın bir yanının olduğunu düşünüyoruz ve biz eğitimcilere düşenin ise her bireydeki bu cevheri açığa çıkarmak, onun gelişimi için gerekli olan koşulları onlara sağlamak olduğuna inanıyoruz. Öğrencilerimizin yetenekli olduğu alanları keşfettiğimizde onlara olanak tanımaya çalışıyoruz. Ve tabii bütün bunları ise aileler ile sıkı bir koordinasyon içinde yapıyoruz. Ailelere bu konuda gerekli rehberlik hizmeti sunmayı ihmal etmiyoruz.
‘Nitelikli bir rehberlik hizmeti sunuyoruz’
Tabii ki, günlük yaşantıda anne ve babaların yükünün çok ağır olduğunun farkındayız. O nedenle anne babalar üzerindeki yükün okullar tarafından alınması gerektiği kanaatindeyiz. Anne babaların iş yoğunluğundan dolayı omuzlarındaki yük çok fazla ve bu yükün okul olarak paylaşılması noktasında üzerimize düşen sorumluluğun bilinciyle hareket ediyoruz. Bu gerçekliğin farkında olarak getirdiğimiz yaklaşım bizim başarımızın da sırrıdır. Bunun için de öğrencilerimiz üzerinde çok iyi bir takip sistemi hayata geçiriyoruz. Öğrencilerimizin akademik başarılarını adım adım takip ediyoruz. Bu anlamda istatistikî verilerimiz çok gelişmiştir. Deneme sınavı sonuçlarını soru soru analiz ediyoruz. Hangi öğrencimiz hangi sorularda başarılı hangi sorularda yanılgıya düşebiliyor bütün bunları tek tek kontrol ediyor ve çocuklarımızın eksikliklerini buradan doğru tespit ediyoruz. Deneme sınavlarında öğrencilerimizin yanılgıya düştükleri şıkları tek tek inceliyor ve yanılgının kaynağını bulmaya çalışıyoruz. Bu yanılgılarda akademik olarak eksikliklerimizin payı nedir bire bir inceliyor ve buna göre bir destek programı uyguluyoruz. Öğrencilerimizin eksiklerini tespit etme noktasında onlara nitelikli bir rehberlik hizmeti sunuyoruz. Öğrencilerimizin eksikliklerini gidermeye dönük olarak çok ciddi etüt programı düzenliyoruz. İhtiyaca göre gerek grupsal olarak gerekse de bireysel olarak etütlerimiz oluyor. Öğrencilerimizi herkesin kendi ihtiyacına göre bir gruba dahil ediyoruz. Aynı zamanda bireysel eksiklikleri de konu konu gidermeye dönük etüt programları uyguluyoruz. Bütün bu programları rehber servisimiz, idaremiz ve ilgili zümremizin işbirliği ile oluşturuyoruz.
‘Öğrencilerimizi gerektiğinde anne babalarından çok daha iyi tanımak zorundayız’
Eğitim öğretim faaliyetlerinin üçayağı vardır. Okul, öğrenci ve veli olmak üzere üçayak üzerine kurulu olan eğitim öğretim faaliyetinin birbiriyle eş güdüm halinde yüksek bir koordinasyon içinde yürütülmesi lazım. Ve bu eşgüdümü, koordinasyonu sağlayacak olan ise biz eğitimcileriz. Her sınıfımızın bir rehber öğretmeni, koçu bulunmakta ve öğrencilerimizle alakalı bütün bilgilere bu rehber öğretmenlerimiz sahip olmak zorundadır. Öğrencilerimizin sınavlarındaki başarıdan tutun da sosyal yaşantısına kadar, sportif kültürel başarılarından tutun da özel yeteneklerine kadar bütün her şeyden rehber öğretmenlerimiz sorumludurlar. Çünkü öğrencilerimiz yaşamlarının önemli bir bölümünü bizim sorumluluğumuzda, denetimimizde olan okullarda geçiriyorlar ve biz öğrencilerimizi gerektiğinde anne babalarından çok daha iyi tanımak zorundayız.
‘Eğitim öğretim, anne baba, okul, sosyal yaşam alanlarıyla bir bütündür’
Tabi bu tanıma sadece çocuklarımızla sınırlı da değildir aynı zamanda öğrencilerimizin anne babalarını da tanımayı ve onlara da rehberlik hizmeti sunmayı sorumluluk alanımızda görüyoruz. Çünkü okulda uyguladığımız eğitim öğretim programının evde sekteye uğramaması için anne babalara da çok büyük bir görev düşüyor. Bunun için de öğrencilerimizi bizler ne kadar tanıyorsak aynı şekilde bunu velilerimizle de paylaşarak onların da çocuklarını daha iyi tanımalarına katkı sunuyoruz. Bu anlamda velilerimize de rehberlik konusunda yönlendirmelerimiz oluyor. Zaten böyle sıkı bir iletişim olmazsa başarının da olacağını düşünmüyoruz. Eğitim öğretim, anne baba, okul, sosyal yaşam alanlarıyla bir bütündür ve hiçbir şekilde kesintiye uğramamalıdır. Tabii k, bu başarı hem eğitim hem de öğretim kısmı için geçerlidir. Öğretim kısmında öğretmenlerimiz akademik başarı noktasında ellerinden geleni yapıyorlar ama bundan da öte öğrencilerimizin arkadaşlarına karşı gösterdiği saygı da bizim için olmazsa olmazdır. Yalan konuşmamak, dürüstlük, başkalarının haklarına saygı bütün bu davranış özelliklerinin öğrencilerimize kazandırılması çabalarının evde kesintiye uğramaması için okul aile işbirliği, iletişimini çok önemsiyoruz.
‘Öğrencilerimizde sosyal medya üzerinden oluşabilecek riskleri önceden değerlendirebiliyoruz’
Bir başka konu ise öğrencilerin, günümüz dünyasında sosyal medya üzerinde oldukça aktif olmaları gerçeğidir. Bunun için de sosyal medyayı önemsiyor ve öğrencilerimizi bu alanda da takip ediyoruz. Bu sayede öğrencilerimizde sosyal medya üzerinden oluşabilecek riskleri önceden değerlendirebiliyoruz. Bu konuda rehberlik servisimiz sosyal medya üzerinden öğrencilerimize bulaşabilecek olumsuzluklara karşı her an tetiktedir. Tabii burada özel bir takip sistemimiz yok, öğrencilerimizin öğretmenleri ile arkadaşlığı üzerinden doğal bir takip yapılıyor.
Ödev konusunda neler düşünüyorsunuz?
‘Ödevlerimiz kontrollü ve sistemli bir şekilde uygulanmaktadır’
Ödevlerle alakalı bakışımız ise mümkün mertebe kontrollü ve kazanıma dayalıdır. Yani, verilen ödevin sonucunu ödevi veren öğretici kestirmeli, ödevin neye hizmet ettiğini çok iyi bilmelidir. Bu anlamda öğrencilerimizin seviyelerine ve ihtiyaçlarına göre bir ödevlendirmenin işlevsel olacağı görüşündeyiz. Bazen öğrencilerimizin okulda elde ettiği kazanımları tamamlamaya, pekiştirmeye yönelik ödev veriliyor bazen ise öğrencilerimizin araştırma, inceleme yapabilme, yeteneklerini geliştirmeye yönelik ödevler verilebiliyor. Tabii, ödevlendirmede daha çok araştırma yapma ve proje geliştirme üzerinden bir anlayışla hareket ediyoruz. Mümkün mertebe öğrencilerimizin ailesi ile ve özel yaşantısında geçireceği zamanı gözeterek ödevlendirmeleri abartmamaya gayret gösteriyoruz. Ödevlerimiz kontrollü ve sistemli bir şekilde uygulanmaktadır. Ve bir başka husus ise bizde verilen ödevler günlük olarak sisteme girer ve bütün öğretmenlerimiz bu sistemi takip ederek ödev tekrarı yapmamaya ve birbirini tamamlayan ödevler vermeye özen gösterirler. Ödevlerle ilgili genel olarak bakış açımız budur. Ayrıca Cumartesi günleri yarım gün okulumuz var ve öğrencilerimizin eksikliklerini burada tamamlamaya çalışıyoruz.
‘Akademik başarı bir başına yeterli olamaz’
Tabii ki, öğrencilerimizin akademik başarılarını önemsiyoruz ancak insan sosyal bir varlıktır ve sadece akademik başarı bir başına yeterli olamaz. Biz öğrencilerimizin akademik başarılarının yanında sosyal, kültürel, sportif başarılarını da yükseltmek için azami gayreti harcıyoruz. Mesela her yıl geleneksel olarak düzenlediğimiz uçurtma şenliğimiz var. Yine, bahar şenliğimiz, bilim şenliğimiz var.
‘Hedeflediğimiz yabancı dil eğitimi kalitesine ulaşmış durumdayız’
Yine, çok çok iyi bir dil öğretimimiz vardır. Ülkemizdeki yabancı dil öğretimi ile ilgili ciddi sorunlar olduğunun bilincinde olarak yabancı dil eğitimine büyük önem verdik. Çocuklarımız okulumuzdan aldığı yabancı dil eğitimi ile çok rahat bir şekilde İngilizce konuşmaktalar. Özel Doğru Yükseliş Koleji olarak hedeflediğimiz yabancı dil eğitimi kalitesine ulaşmış durumdayız ve bu konudaki başarı grafiğimizi her dönem daha da geliştirmek için yoğun emek harcıyoruz.
Doğru Yükseliş Koleji diğer özel okullardan hangi alanlarda daha önde olduğu iddiasındadır, sizin farklılığınız nedir?
Çok yönlü ve gelişkin bir takip sistemimiz var
Biz burada kocaman bir aileyiz ve en büyük özelliğimizin bu olduğu inancındayım. Bütün çalışanlarımız, öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz sabahleyin mutlu ve güler yüzlü bir şekilde okula geliyorlar. Akşam da evlerine dönerken aynı şekilde mutlu ve güler yüzlüler. Biz hizmet kalitemizin standartlarını buna göre oluşturduk. Öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin, çalışanlarımızın mutluluğunu çok önemsiyor ve bunu en başa koyuyoruz ve biz bunu başardık. İkincisi ise, takip sistemimiz ile öğrencilerimize çok iyi bir rehberlik hizmeti verdiğimizi düşünüyorum. Öğrencilerimizin ergenlik dönemleriyle ilgili sıkıntıları olabiliyor, çalışma ile ilgili sıkıntıları olabiliyor, akranları, aileleriyle ilgili sorunları olabiliyor. Öğrencilerimizin bütün sorunlarını, sıkıntılarını takip sistemimiz sayesinde zamanında tespit ediyoruz ve etkili bir şekilde müdahale ediyoruz. Bir diğer husus ise öğrencilerimizin yeteneklerini keşfetmeleri noktasında öğrencilerimizin önünü açıyoruz.
Öğrencilerin yeteneklerini, açığa çıkarma ve potansiyellerini geliştirme konusunda neler yapıyorsunuz?
Herkes için en uygun programı hazırlıyoruz
Öğrencilerimizin akademik başarıları zaten bu alandaki yeteneklerinin dışa vurumudur. Ve bu başarıları ilgili rehberlik servisimiz değerlendirmekte ve öğrencilerimize bu konuda en uygun programları hazırlamaktalar. Bunun dışında görsel sanatlar, müzik, bilgisayar, yüzme, bale, drama derslerimiz oluyor ve öğrencilerimizin yeteneklerini öğretmenlerimiz bu derslerde keşfederek onlara rehberlik ediyorlar. Yine hafta sonları etkinliklerimizde, kulüp faaliyetlerimizde öğrencilerimizin yeteneklerini keşfediyoruz. Biz olanaklarımız çerçevesinde öğrencilerimizin yeteneklerini geliştirmeleri için elimizden geleni yaparken eğer profesyonel yardıma ihtiyaç varsa da aileler ile iletişime geçerek bu konuda ailelere gerekli yönlendirmeyi yapıyoruz.
‘Her insan değer bulmak ve yaşamını anlamlı kılmak ister’
Tabii ki, her bireyin yetenekli olduğu alan farklıdır ve herkesi akademik başarısı üzerinden yetenek testine tabi tutmak çok yanlış olur. Akademik başarısı düşük olup da resim yeteneği çok gelişkin öğrencilerimiz var. Akademik başarı sadece işin bir boyutudur. Eğer bir öğrenci resim, tiyatro, drama, müzik, spor vs… alanlarda yetenekli ise ya da yeteneğini daha çok bu alanlarda gösterebiliyorsa bunu öğrencinin akademik başarısını da yükseltmek için bir dayanak haline getirebilirsiniz. Çünkü her insan değer bulmak ve yaşamını anlamlı kılmak ister. Eğer bir öğrencimizin sadece akademik başarısını veri alır ve burada istenilen sonucu almadığımızı görürsek bu alanda öğrenciye daha fazla yüklenmektense, öğrenciyi yıpratmaktansa öğrencinin kendini daha iyi ifade ettiği, yeteneğini gösterebildiği başka bir alanın önünü açmamız gerekir. Ve tam da yeteneğin açığa çıktığı alanda ulaşılan başarının kendisinin öğrencinin akademik başarısını tetikleyebileceğini akıldan çıkartmamaya çalışıyoruz. Çünkü bir alandaki yeteneğini pratik hayatta başarıya dönüştüren öğrenci özgüven duygusunu geliştirecek ve bu sayede kendini daha güçlü hissedecektir.
‘Özgüveni yüksek, kendine inanan insanlar her şeyi başarır’
Toplumsal beklenti, ailenin yönlendirmesi, sosyo ekonomik yapımızdan, sistemden kaynaklı birçok sıkıntı, İnsanların yetenekleri doğrultusunda değil de hiç istemedikleri alanda eğitim öğretim görmelerine neden olabiliyor. Yani, bütün bu faktörlerin bize dayattığı gerçekler vardır. Tam da bu konuyla ilgili geçen yıl yaşamış olduğum bir anekdotu paylaşmak isterim. Bizim akademik anlamda istediğimiz noktaya ulaştırmayı başaramadığımız bir öğrencimiz vardı. Gerçekten belki de özel eğitime ihtiyacı olan bir öğrencimizdi. Bu öğrencimizi takip ettiğimiz kadarıyla halkoyunlarına bir ilgisinin olduğunu ve bu alanda yetenekli olduğunu gördük. Bu öğrencimiz halkoyunları kulübümüze katıldı ve yılsonunda geleneksel olarak düzenlediğimiz müzik gecemizde halkoyunlarında çok iyi bir performans sergiledi. Ve bu öğrencimiz müzik gecesinde ortaya koyduğu performans ile bürün arkadaşların saygınlığını kazandı. Sonrasında ise biz öğrencimizin bu başarısından sonraki süreçte akademik başarı grafiğini gözledik. Ve gördük ki, halkoyunlarındaki başarısından sonra öğrencimiz kazandığı özgüven ile akademik başarısında da ciddi mesafe kat etmiş. Yani, bir alanda bir öğrencinin açığa çıkan yeteneği sonucunda elde etmiş olduğu başarı ile gelen özgüven onun akademik başarısını da tetikledi. Bu örnekten de görüleceği gibi her çocuk çok özeldir ve herkesin açığa çıkmayı bekleyen bir yeteneği mutlaka vardır. Önemli olan ve tabii ki, biz eğitimcilere de düşen çocuklarımızın bu yeteneklerini açığa çıkaracak ortamlar hazırlamak ve çocuklarımızın keşfedilen yeteneklerini geliştirme noktasında onara en iyi rehberlik hizmetini ve olanakları onlara sunabilmektir. Çünkü özgüveni yüksek, kendine inanan insanlar her şeyi başarır. O nedenle bizim için ölçü, salt çocuklarımızın akademik başarıda gösterdikleri performans değildir. Önemli olan herkesin kendini ifade edeceği, ispatlayacağı, sosyal yaşamda kendine yer bulacağı bir alanı açığa çıkartmaktır. Bunun için de öğrencilerimizin yetenekleri arasında niteliksel bir fark gözetmezsizin herkesin kendini gerçekleştireceği yeteneğini açığa çıkarma noktasında olanaklarımızı seferber etmeliyiz.
‘Bizde öğrencilerimizin bütün başarıları, kazanımları ödüllendirilir’
Yılsonlarında okulumuz öğrencilerimizin yetenekleri doğrultusunda değerlendirmelerde bulunur ve bu yetenekleri ödüllendirmek için madalyalar hazırlar. Matematik alanında başarı gösterenlere madalyaları verilir. TEOG’da başarılı olan öğrencilerimize madalyaları verilir. Deneme sınavlarında başarılı olan örencilerimize madalyaları verilir. Yine, müzik alanında, resim, sportif faaliyetlerde başarılı olanlara ödülleri verilir. Bizde her ay bütün sınıflarımızda derslere giren öğretmenler, öğrencilerimizin birbirleriyle olan iletişimlerinden, davranışlarından tutun da akademik başarılarına kadar her alanda puanlama yapmaktadırlar. Ve biz bu puanlamalara göre her ay bir sınıfımızı ayın sınıfı seçeriz ve ayın sınıfı kupasını veririz. Bizde öğrencilerimizin bütün başarıları, kazanımları ödüllendirilir ve bu anlayış bütün öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz, velilerimiz tarafından sahiplenilir.
Başarı sadece akademik başarı ile ölçülemez!
Maalesef toplumumuzun acı bir gerçeğidir, başarı denince sadece akademik başarı akla geliyor ve başarı bu şekilde ölçülüyor. İnşallah bu tek yanlı bakış açısının getirdiği eksik anlayışın en yakın zamanda aşacağız. Bu konuda Doğru Yükseliş Koleji olarak öncü bir güç olma inancı ve iddiasındayız.
‘Her yıl yeni bir kurum açtık’
Doğru Yükseliş Koleji olarak bu yıl üçüncü yılımızdır ve her yıl bu yürüyüşümüzdeki adımlarımızı daha da büyüttük. İlk açıldığımız sene 2014 2015 Eğitim Öğretim yılında burayı Anaokulu, ilkokul ve ortaokul olarak açtık. Süreç ilerledikçe bize karşı toplumumuzda büyük bir hüsnü zan oluştu. Ve şuan çok iyi şartlarda faaliyet gösteren bağımsız bir yeni bir anaokulu açtık. 2016 2017’de ise liselere yönelik özel eğitim kursu açtık. Böylece kuruluşumuzdan bu yana her yıl yeni bir kurum açmış olduk. Önümüzdeki yıl ise yeni bir kampüsümüz faaliyete geçecek.
Diyarbakır’a yeni müjdeleriniz var mı?
‘Önümüzdeki yıl Bil Kolejini Diyarbakır’da açmış olacağız’
Yerel alanda kısa sürede ciddi kazanımlar elde ettik ve bu kazanımlarımızı daha ileri noktalara taşıyabilmek için de ulusal alanda kendimize bir partner aradık. Bu alandaki arayışımız ise bizi İstanbul Aydın Üniversitesinin okullarından olan Bil Koleji ile işbirliği gerçekleştirdik. Önümüzdeki yıl Bil Kolejini Diyarbakır’da açmış olacağız. Yerel alanda yakaladığımız gücü ulusal alanda Bil Kolejinin gücü ile birleştirip büyük bir sinerji oluşturma çabasındayız. Şuan yapımı süren çok modern bir kampüsü inşallah önümüzdeki yıl Diyarbakır’a kazandıracağız. Bu kampüste öğrencilerimizin sportif faaliyetlerini geliştirmek için 2 tane yüzme havuzumuz olacak. Modern konferans, toplantı salonlarının olacağı bir kampüs olacak. Yine, çok donanımlı ve öğrencilerimizin bilimsel çalışma, araştırma imkânları bulabilecekleri laboratuarların olacağı bir kampüs. Seneye hizmete girecek kampüsümüzde 6 bin 500 metrekare bir kapalı alanımız olacak. Yine kampüsümüzün 4bin 500 metre kare de açık alanı olacak. Bu açık alanda öğrencilerimiz özgür bir şekilde oyunlar oynayabilecek ve arkadaşlarıyla birlikte kaliteli zamanlar geçirebilecekler. Yine bu alanda Futbol sahamız bulunacak.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
‘İstikrarlı bir şekilde yürüyoruz’
Bizler eğitimciyiz ve işimize gönül vermişiz. Diyarbakır’ımıza ehil olduğumuz eğitim öğretim alanında hizmet sunmak istiyoruz. Kuruluşumuzdan bu yana her yıl eğitim öğretim alanında bir kurum kazandırarak istikrarlı bir şekilde yürüyoruz. Hem memleketimize hem de insanlığa eğitim öğretim alanında güzel hizmetlerde bulunmak istiyoruz. Memleketimizin de insanlığın da kurtuluşunun eğitim öğretimde olduğuna inanıyor ve halkımızın bugüne kadar bize olan teveccühünün önümüzdeki süreçte de artarak devam edeceğine güveniyoruz.”
Ali Abbas Yılmaz / Özel HABER