TİGRİS HABER - Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Narin Güran cinayeti davası hakkında konuşan Tunç, "Narin evladımızın hunharca cinayete kurban gitmesi bizi derinden yaraladı. Teknik çalışmalar yapılara soruşturma kapsamında değerlendirildi. HTS kayıtlarından yola çıkılarak baz kayıtlarının tespitleri oldu. Daraltılmış baz kayıtlarıyla ilgili teknik çalışma belki de ilk kez gündeme geldi. Daraltılmış baz çakışması çok önemli delil. HTS kayıtları ile tüm bulgular değerlendiriliyor. Beyanlar doğrultusunda hepsi mahkeme tarafından değerlendirilecek. Masumiyet karinesi vardır. Şu suçludur bu suçsuzdur demek doğru olmaz" dedi.
'GEÇİCİ GÖREVLENDİRMEDİR'
4 belediyeye kayyım atamalarına ilişkin de konuşan Bakan Tunç, şu ifadeleri kullandı:
"Bazı siyasilerimiz yanlış yorumlar yapıyorlar. Son günlerde tartışılan belediye başkanlarının görevden el çektirilmesi hususu. Tüm bu yerel yöneticilerle ilgili uygulamanın nasıl yapılacağı hukuk sistemimizde belli. Türkiye Cumhuriyeti hukuk devletidir, suç varsa soruşturur. Yerel yöneticiler, belediye başkanları milletten aldıkları yetkiyi millete hizmet olarak kullanmak zorundalar. Onları millet hizmet etsin diye seçiyor. Özellikle gerek belediye başkanları seçilmeden önce başlayan soruşturmalar var. Belediye başkanı seçildikten sonra da açılan soruşturmalar var. Yüksek Seçim Kurulu adaylığı kabul ederken devam eden bir soruşturma varsa, YSK sabıka kaydına bakar. YSK'nın adaylığı reddetme gibi bir yetkisi yok. Kesinleşmiş bir hükümlük olduğunda başkanlık düşer, Meclis seçer. Burada kesinleşen bir yargı yok. Geçici olarak görevden uzaklaştırmadır ve yerine geçici görevlendirmedir."
ÖCALAN AÇIKLAMASI
Öte yandan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bir gazetecinin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Öcalan için ''Umut Hakkı'' çıkışını hatırlatarak, ''Böyle bir şey mümkün olabilecek mi'' sorusu üzerine, ''Bunlar tabii ki TBMM'de konuşulan hususlar" dedi.
'MEVZUATIMIZA UYGUN'
Ayrıca Tunç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in eşinin Sermaye Piyasası Kurumu'na (SPK) atanması hakkında "Ne gibi kriterler kullanıldı?" sorusuna, "Burada Cumhurbaşkanımızın kanundan kaynaklanan bir yetkisi var. Mevzuatımıza uygun yapılan atamayı farklı şekilde yorumlamak uygun olmaz" yanıtını verdi.