Eskiden tasarruflu davranışı teşvik etmek için, ‘ayağını yorganına göre uzat’ derlerdi.
Geçerli bir tavsiyeydi.
İnsanlar hiçbir konuda ayağını yorganın dışına taşırmazdı.
Düzen, intizam böyle yürürdü.
Şimdi, öyle bir hale geldik ki, bırakın ayak uzatılacak bir yorganı, neredeyse ısınacak bir yorgan bulmak konusunda sıkıntılar yaşanacak. Durum öyle bir hale gelmiş ki, bir-iki yıl sonrası için öngörüde bulunmayı bir tarafa bırakın, yarın, bir sonraki günle ilgili bir öngörü yapmak mümkün değil.
Dün, her gün olduğu gibi, yine sur içinde sabah turumu yaptım.
Esnafın sabahki pozisyonunu izledim, hiçte iç açıcı değil.
Sabahın erkenin de, köründe herkes alev topu.
Sabah çorbacısı, çaycısı, fırıncısı isyanlarda, topyekûn şikâyetteler.
Pahalılık; saatlik, günlük, haftalık zamlar ve fiyat artışları konuşuluyor.
Laflar ‘Alev topu’ gibi ortalıkta dolanıyor.
Sabahın isli, sisli atmosferinde ‘tasarruf yap, ayağını yorganına göre uzat’ diyecek biri çıksa, kesin bir araba dayak yer!
Espri olsun diye söyleme dürtüsü geldi, ancak mesele alev topunun üstüne gitme cesareti gösterebilmekteydi, o da mümkün olmadı. Zaten gerekte yoktu, ateşe benzinle yürümek gibi bir durum olacak ortamdan bu ara uzak durmak gerekiyor.
*Kasım ayı başında 135 TL olan tüp gazın fiyatı, dün sabah itibariyle 210 TL olmuş.
*Bir torba unu fırıncı 300 TL’ye alıyor.
*Ekmek, gramaj durumuna göre 3-3,5, 5 TL aralığında satılıyor.
‘Dükkân mı kapatsak’ diye yüksek sesle düşünenler de var, ancak, tezgâh kapatmak o kadar da kolay bir iş değil. Zaten ortada ayak uzatılacak bir yorganda yok. Yataksız, yorgansız bir süreç var artık.
Ekmek bulamazsak pasta yiyeceğiz.
AK Partili Milletvekilinin tavsiyelerini de unutmayacağız elbette.
O, bize ayağımızı yorganımıza göre nasıl uzatacağımızı anlatmıştı.
Bir baş soğan, iki adet domates, bir dilim peynir.
Daha ne olsun, yanında bir de açık bir çay.
Gerisi kolay.
Zaten kurtuluş savaşı veriyoruz ya;
‘Ölen ölür kalan sağlar..!
Valla ondan sonra ne olur bilemiyoruz.
Piyasalar ‘Alev topu’, yurttaşın gelecek ümidi, umudu mayınlanmış.
.
Muhalefetin süratle bu mayınları temizleme harekâtı başlatması şart.
Zamansız toplumsal infilaklar büyük toplumsal yaralar açar.
Çünkü geçinemiyoruz.