Türkiye’de son 10 yılda at ve eşek sayısının azalması et tüketen vatandaşları tedirgin etti. ET tüketiminin en çok tüketildiği kent olan Diyarbakır’da bu iddiaları Kasap Kasaplar Odası Başkanı Hacı Atlı’ya sorduk. Et tüketen vatandaşları uyaran Atlı, bugüne kadar kentte at, katır ve eşek etinin satıldığı yönünde kendilerine bir ihbar yapılmadığını belirterek, “Vatandaşlarımız özellikle hazır kıyma alırken çok dikkat etmeli. Gözünüzle görmediğiniz kıymayı almayın. Vatandaşlarımızın AVM’lerden ziyade kasapları tercih etmesi sağlıkları açısından önemlidir. Ayrıca et tüketilen tüm lokanta ve yemek fabrikalarında düzenli kontrollerin yapılması gerekiyor” dedi.
Atlı ayrıca, Diyarbakır et piyasasında fiyatların yüksek olduğunu ve bunun da hayvan üretimindeki yetersizlikten kaynaklandığını söyledi.
‘Hayvancılık bölgede bitme noktasına gelmiştir’
Diyarbakır’daki et piyasasındaki son duruma ilişkin olarak gazetemize açıklamalarda bulunan Diyarbakır Kasaplar Odası Başkanı Hacı Atlı, “Diyarbakır’da et borsasında et fiyatları yüksektir. Bunun nedeni de hayvan üretimdeki yetersizliktir. Hayvancılık bölgede bitme noktasına gelmiştir. Dolayısıyla et piyasasındaki yüksek fiyatların kaynağı ne ise bu iş kaynağından çözülmelidir. Bugün devletin et fiyatlarını düşürmek için yaptığı et ithalatının bu sorunun uzun vadeli bir çözümü değildir. Bu kısa vadede bir rahatlama sağlasa da bu sorun yaşanmaya devam edecektir. Bu sorun temelden çözülmediği için de aynı sıkıntıları yaşamaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Et Balık Kurumu tüm esnaflara et versin!
Et fiyatlarının düşmesi için üretime destek verilmesinin altını çizen Atlı, şunları söyledi: “Et piyasasında uzun vadeli bir politika yapılmalı ve üretim kontrollü olarak desteklenmelidir. Diyarbakır Hayvan Borsasında et fiyatları yüksek. Devletin elinde dışarıdan ucuz et ithal etmesinin olanakları vardır ancak bu olanaklar esnafın elinde yoktur. Bir esnaf nasıl dışarıdan et ithal etsin? Dışarıdan et ithalatı yapılıyor ve bu etler sadece 2 zincir markette satılıyor. Böyle bir durumda esnafımız nasıl rekabet etsin. Et Balık Kurumlarından esnaflarımız da ucuz et alabilsin. Devletin bunun önünü açması lazım. Böyle bir şey yapılırsa esnaf da mağdur olmaz vatandaş da ucuz et yer.”
“Böyle giderse ülkemiz hayvancılıkta dışa bağımlı bir hale gelecek’
Türkiye’nin et konusunda önümüzdeki yıllarda dışa bağımlılığının artacağına vurgu yapan Atlı, “Devlet üretime gerekli desteği vermezse ileriki yıllarda Türkiye ithal ete bağımlı olacak. Bugün bölgedeki yaylaları gezdiğinizde doğru dürüst hayvan bulamıyorsunuz. Eskiden böylemiydi, en küçük bir köye gittiğinizde bile binlerce küçükbaş hayvan bulunurdu. Böyle devam ederse önümüzdeki yıllarda memlekette hayvan kalmayacak ve ülkemiz hayvancılıkta dışa bağımlı bir hale gelecek” dedi.
Yemek şirketleri, lokantalar ve lahmacuncularda denetimler artsın!
Diyarbakır’da tek tırnaklı hayvan eti satışına ilişkin konuşan Atlı, “Diyarbakır Kasaplar Odası olarak kentimizdeki bütün kasapları sürekli olarak geziyoruz. Bize kayıtlı olan kasaplarda bugüne kadar böyle bir sıkıntı yaşanmadı. Bu güne kadar bize bu yönde yapılan bir ihbar da olmadı. Biz oda olarak vatandaşın sağlıklı et tüketimi için her zaman mücadelemizi sürdürüyoruz. Esnaflarımız da bu konuda çok duyarlıdırlar. Çünkü her esnafımızın belli bir geçmişi var ve kendi adlarının kötü olarak anılmasını istemezler. Yani, esnafımız kendi adını böyle bir olayla lekelemek istemez. Daha önce de bu konuda yetkililere seslendim. Gerçekten tek tırnaklı hayvan eti konusunda bir denetim yapmak istiyorsanız, özellikle yemek fabrikalarını, lokantaları, lahmacun satan işyerlerinin üzerinde durun. Tabii ki, bunu söylerken bu tür işletmelerin tamamını kast etmiyorum. Köklü lokantalar yıllar boyunca isim yapmışlar ve onlar adlarına gölge düşürmezler. Buralarda böylesi sıkıntılar yaşanmaz. Ama denetimlerin en çok yapılması gereken alanlara vurgu yapıyorum, çünkü kontrolün en sık yapılması gereken yerler buralardır. Çünkü buralar istismara en açık yerlerdir. Neden böyle diye soracak olursanız da şunu ifade etmek isterim; kimse kolay kolay pişmiş bir yemeğin içindeki etin ne eti olduğunu anlayamaz. Haliyle de buradaki denetimler arttırılmalıdır. Yine, tek tırnaklı hayvana ait bir eti kasapta fark etmek daha kolaydır. Bizim insanımız et konusunda duyarlı ve bilinçlidir. Bir ete baktığında o etin ne eti olduğunu anlar” ifadelerini kullandı.
‘Diyarbakır’da 5 yüz civarında kayıt dışı esnaf var’
Kayıt dışı çalışan esnafların tek tırnaklı hayvan eti satma potansiyeli üzerine konuşan Atlı, “Evet, bizde çok sayıda kayıt dışı esnaf var ama onlarla ilgili de bize gelen herhangi bir ihbar olmadı. Diyarbakır bölgesinde 5 yüz civarında kayıt dışı esnaf var ve biz oda olarak onlara müdahale edemiyoruz. Biz oda olarak gerek Veri Dairesi gerekse de Belediye ile görüşerek kayıt dışı üzerinde durulması gerektiği konusunda gerekli uyarılarda bulunduk. Kayıt dışındaki haksız kazanç ve esnaflar arasındaki haksız rekabete dikkat çektik. Ancak bu konuda defalarca başvuruda bulunsak da her hangi bir gelişme sağlayamadık. Kayıt dışı bir esnaf damgasız et satsa bile biz buna oda olarak müdahale edemiyoruz. Ama devlet bu işyerlerini kayıt altına almış olsaydı biz de oda olarak üzerimize düşeni yapardık” diye konuştu.
Kayıtlı esnaflar güvenli!
Odaya kayıtlı olan esnaflardan vatandaşların rahatlıkla alışveriş yapacaklarını belirten Atlı, “Kayıtlı olan esnafımızı günlük ziyaret ediyoruz. Vatandaşlarımız buralardan gönül rahatlığı ile et alabilirler” şeklinde konuştu.
Ali Abbas Yılmaz / Özel