Azdır çoktur, yeterlidir-değildir tartışmaları arasında dün netleşti asgari ücret denen meret.
Brütü iyi de neti zayıf!
Muhalefetin dediği olmadı, olmasına da, belediyelerin asgari ücret uygulamalarından yurttaş memnun. Özellikle CHP belediyeleri 3 bin 300 den başlayan 3 bin 900 e kadar dayanan maaşlarla iktidarın asgari ücret politikasını ve verdiği rakamı boşa çıkarmış vaziyette.
Tıpkı emeklilere bin TL bayram ikramiyesi verilmesi meselesinde iktidar nasıl ki vermek durumunda kaldıysa, bence asgari ücretin belirlenmesi konusunda da CHP’nin 3 bin 100 TL ısrarı neticesinde 2 bin 825 rakamına çıktı. Bu ısrar olmasa artış 500 TL değil, 200-300 TL gibi bir rakam olacaktı.
Muhalefetin; vatandaşın cebi ve midesi konusunda gösterdiği hassasiyet, ısrar karşılığını buluyor gibi. Kamuoyundaki genel yansımalardan da bunu anlayabiliyoruz. 3 bin 100 TL’de ısrar eden CHP’nin, belediyeleri vasıtasıyla çalışanlarına yansıttığı rakamların devreye girmesinin çok ciddi ve olumlu yansımalarının olacağını düşünüyorum.
CHP’li başkanların yönettiği belediyelerdeki çalışanların, yakınlarının sayısını ülke çapında değerlendirdiğimizde ortaya ciddi bir oy potansiyeli çıkıyor. Bu asgari ücret ya da aylık gelir rakamlarının artışından yararlananların büyük kısmının CHP’ye oy vermeyen kesim olduğunu da hesaba kattığımızda, iktidarın önümüzdeki süreçte işinin zor olduğunu görmek mümkün.
**
500 TL net artışla 2 bin 825 TL’ye yükselen asgari ücretin yeterli olmasa da, en azından küçük yaralara merhem olacağını düşünenler, bu konuda kendini ikna edenler de var elbette. Pandeminin hâkimiyeti, ağır ekonomik koşulların insanları kıskaca aldığı bir dönemde 500 TL’lik net artışın dahi memnuniyet yarattığı kesimler var.
Bu durum, ülkenin, yurttaşların getirildiği noktanın ne kadar vahim olduğunu gösteriyor. Türkiye günlerdir asgari ücretin ne kadar olacağın ı tartışıyor, herkes bir rakamla uyuyor, rüyasında başka bir rakam düşlüyor, sabah başka bir rakamla uyanıyordu.
Ülkeyi bu hale getirenlere sormak lazım; Asgari ücrete mahkûm bir toplum yarattıkları için, eserleriyle övünür mü, utanır mı?
Naci Sapan