Diyarbakır’ın 70’li yıllardaki takımı Diyarbakırspor, fırtına gibi estiği, 75-76 sezonunda 3’üncü ligden 2’nci lige, 76-77 sezonunda 2’nci ligden 1’nci lige çıkmış ve üç yıl bu günkü süper lige eşdeğerdeki 1’nci ligde kaldıktan sonra yeniden 2’nci lige dönmüştür.
Diyarbakırspor’un bileğinin gücü ve seyircisinin desteği ile yeniden çıktığı 1’nci ligin, 81-82 sezonunun 20’nci haftasında, maç deplasmanda oynanacaktır ve rakip, 80 darbesinin lideri Sayın Kenan Evren’in çıkardığı özel bir yasa ile 1’nci lige çıkan, MKE Ankaragücü takımıdır.
Diyarbakırspor, sezonun geride kalan 20 haftasında 10 puan toplamıştır, düşme hattında ve son üç maçını da seyircisiz oynamıştır.
Kulüp yöneticileri, Ankara yolunda; taraftarlara adeta yalvararak, takımın durumunun iyi olmadığını, kötü tezahüratlar ve aldıkları cezalardan dolayı son üç hafta ve öncesinde haftalarca seyircisiz oynadıklarını, Ankaragücü maçında rakip takımın seyircisi ne derse desin sabırlı olmalarını, takımın ceza alacağı herhangi bir söz veya davranışta bulunmamaları konusunda, tekraren telkinde bulunurlar.
07 Mart 1982 günü, soğuk bir Ankara gününde, Ankara On dokuz Mayıs Stadyumunda, maç başlar başlamaz, MKE Ankaragücü seyircisi, Diyarbakırspor seyircisine, taciz ve hakaret içerikli sataşmalarda bulunurlar.
Diyarbakırspor seyircisi kulüp yöneticilerinin telkinlerinden dolayı, Diyarbakırlı sabrı ile ayarlarını bozmaz, sadece futbolculara gaz verecek tezahüratlarda bulunurlar.
İlk yarı 0 - 0 bitmiş ve Diyarbakırspor seyircisi mutludur.
İkinci yarı başladıktan sonra, 60 ve 62’inci dakikada gelen gollerle Ankaragücü 2-0 öne geçmiş, Ankaragücü seyircisi coşmuş, hakaret ve tacizlerin dozunu arttırmıştır.
Diyarbakırspor seyircisi ezik kalmış, takımın bir daha ceza almaması için kötü tezahürat yapmama kararında ve fakat Ankaragücü seyircisine de anlamlı cevap vermek istemektedir.
Diyarbakırspor seyircisi hakaretler karşısında suskunluğun verdiği şişkinlik ve öfke ile Ankaragücü seyircisine dönerek “ KİR-Lİ, HAV-VA, ÇO-CUK-LARI” söyleminde bulunur.(O günlerde, evlerde ısınmak için kömür kullanıldığından, Ankara’da hava kirliliği yaşanmaktadır.)
Ankaragücü seyircisi şaşkındır, hazırlıksız yakalanmıştır, seviyeli ama bir o kadar da manidar“Kirli hava çocukları” deyimine karşılık veremez, tirübünde bir an sessizlik olur, ardından Ankara seyircisinden kahkaha tufanı kopar, tirübünler arası sulh sağlanır, Ankaragücü maçı 2-0 kazanır.
Kirli hava çocuklarının; federasyonda, sahada, tirübünlerde oynadıkları oyun ve entrikaları sonucu Diyarbakırspor yeniden 2’nci lige düşer.
Kırk iki yıl sonra, bir başka Diyarbakır takımı, Amedspor türlü engel ve entrikaları aşarak TFF 1’nci Lig’ine çıkmıştır.
2024 -2025 Futbol sezonunun ilk maçında, bir İstanbul takımı olan Fatih Karagümrük’e deplasmanda konuk olacaktır.
Karşılaşma öncesinde, yayıncı kuruluş Beinsports’un kirli hava çocukları, önce Amedsporun logosu yerine Iğdır FK’nin logosunu kullandı, bir sonraki yayınında ise Amedsporun ismini de kullanmayıp sansür uyguladı.
Öyle ki Beinsports’un Amedspor logosu ve ismine uyguladığı sansüre bir Ankara takımı olan Gençlerbirliği taraftarı dahi sessiz kalamadı ve yayıncı kuruluşa tepki gösterdi.
Ayrıca 'X' hesabından paylaşım yapan Fatih Ülkü Ocakları Başkanı, "Fatih Ülkü Ocakları olarak, İlçemizin Medarı İftiharı Fatih Karagümrük'ün TFF 1.lig ilk haftasında oynayacağı Diyarbakır maçına destek olmaya gidiyoruz. Maça gelmek isteyenler bizimle iletişime geçebilirler. Bilet Desteğimiz olacaktır." deyip, kirli hava çocuklarına yakışır bir anlayışla, evrensel değerler taşıyan spora siyasi ve ideolojik format yükledi.
İstanbul Olimpiyat Stadyumu’nda oynanan maç öncesi, Amedspor taraftarları, formalarında kırmızı ve yeşilin yanında sarı renk olduğu gerekçesiyle, kolluk birimleri tarafından gözaltına alındı.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen, Amedspor, yeşil kırmızılı taraftarlarının muhteşem moral desteğiyle, ev sahibi takım rahatlığında oynadı ve maçtan beraberlikle ayrılarak sezonun ilk puanını aldı.
Maç sonunda, Kirli hava çocuklarının kötü tezahüratları sonucu Fatih Karagümrük PFDK’ dan ihtar cezası almış, ev sahibine ayıp olmasın diye, hiç hak etmediği halde, aynı sebeple Amedspora da ihtar cezası verilmiştir.
Daha sezonun başında görünen o ki, kırk yıl önce Diyarbakırspor’un yaşadıklarının benzerini ve belki de daha fazlası ile Amedspor camiası; yayıncı kuruluş nezdinde, stada gelişlerde, tirübünlerde ve sahada, kirli hava çocukları ile mücadele etmek zorunda kalacaktır.
Karacadağ’ın, Hevsel’in, Dicle’nin temiz havasını solumuş ve 33 ayrı kültürü özümsemiş şehrin takımı, Amedsporun taraftarına yakışan, takımlarının marka değerini daha yukarılara taşımak ve Takımları Aşkına, genç yaşta yaşamını kaybeden Yusuf Yıldızların ruhlarını şad etmektir.
Bunun için de, her kim ne söyler, her kim ne yaparsa yapsın, takımlarını koşulsuz destekleyip, Amedli sabrı göstererek “Temiz hava çocukları” efendiliği ve nezaketinden taviz vermemeleridir.
Amedspor Camiası’na da bu yakışır!