Diyarbakır’ın bugünkü koşullarda 3 ders konusu var;
1-Sanat veya kafeler sokağı
2-Hevsel bahçeleri
3-Kırklardağı meselesi
1 ve 3 Belediyelerle ilgili
2’incisi ise iktidarı ilgilendiren bir durum.
Topladığımızda, üçünü de yönetenlerin hatası olarak tartışmak gerekiyor.
Zararı kente, kent insanına
Ortak payda ise; Rant
İktidarlar muktedir olunca böyle oluyor!
Üzerinde tartışmak, kafa, göz yarmak mümkün
Zaten bitmez de.
Ne yapmak lazım?
İleriye bakacağız, bir daha olmaması için kararlar alıp, çabalar sarf edeceğiz. Olup-bittikten sonraki gürültü-patırtının bir yararı olmuyor.
Örnekler ortada
Kırklar dağı için bundan sonra ne yapılabilir?
Sanat sokağı için ne yapılabilir?
Bunların cevabını ve uygulamalarını belediye yönetimlerinden bekleyeceğiz. Asgari çözüm modelleri ne ise, devreye sokup, tartışma konusu olmaktan bir an önce çıkarmalıdırlar.
Her iki konu da halka özeleştiri verilmesini gerektiriyor.
Fırat Anlı, ‘Sanat sokağı için yıkım kararı almasaydık halka özeleştiri vermek durumunda kalacaktık’ demiş.
Bence alınan karar özeleştiri yapılmasını ortadan kaldırmıyor.
Bir yanıyla kararı özeleştiri olarak değerlendirmek mümkün olabilir, ancak
Mevcut durumla ilgili sorumluluğu ortadan kaldırmaz.
Biz, sokağın tamamını hata olarak değerlendirmiyoruz zaten.
Durum, özeleştiri ile birlikte ‘Kontrollü yıkım’ı gerektiriyor.
Bunlar yapılabilir ve yapılması da gerekiyor.
Geriye kalıyor Hevsel bahçeleri
Ne yapılabilir?
Engellenir.
Önce kendimizle ilgili durumu düzeltip, sonra başkalarının yaptığı veya yapacağı bir hata varsa onun karşısında duralım. Biz Hewsel’e karşı durunca onlarda kırklardağını gözümüzün içine sokuyor. Olanı biteni masaya yatırmak en doğru yöntemdir.