Dünyada yaşam için gerekli olan ve en çok bulunan nedir denilse hiç düşünülmeden hemen söylenecek olan hava ve sudur. Dünyada en çok bulunan suyun yaşam için ciddi sorun olacağına insanların büyük çoğunluğu inanmak istemezdi. Ama oksijeni bol temiz havadan sonra kullanılabilir temiz su da dünyada önemli bir sorun haline geldi. Dünyada sınırsız sayılan her iki kaynakta insan eliyle kullanılamaz hale getirildi.
Canlılar âlemi içinde dünyada doğaya en fazla zarar veren insan oldu. Canlı türlerinin büyük çoğunluğunu yok etti. Birçok türe yaşam alanı bırakmadı. Aşırı nüfus artışı, kontrolsüz, plansız kentleşmeyle, sanayileşmenin getirdiği çevre kirliliğiyle, madencilik çalışmalarıyla, tarımda yanlış sulama yöntemleriyle, yer altı ve yer üstü tatlı su kaynaklarını kirleterek kullanılabilir temiz su kaynaklarına ulaşımda ciddi sorunlar ortaya çıkmasına neden oldu. Doğal dengeyi bozmasının sonuçları olarak ortaya çıkan küresel ısınma ve iklim değişiklikleri de yaşam ve çevre sorunlarını derinleştirdi.
Dünyamızda su sorunu ciddi bir hal almaya başladı. Kullanılabilir su kaynaklarının ihtiyacı karşılayamaz hale gelmesiyle birlikte dünyada duyarlılıkları artırmak için, BM 22 Mart 1993’de Dünya Su Günü olarak kutlanmasını karar altına aldı. Dünyamızın büyük bölümünü oluşturan, kıtaların ve adaların etrafı bu kadar okyanus ve denizlerle çevrilmişken, kara parçaları üzerinde bu kadar göl ve nehirler varken su sorunu da nereden çıkıyor diye de düşünülebilir. Ama bu suyun büyük bölümü kullanılabilir değildir.
22 Mart ‘Dünya Su Günü’nden, hatta böyle bir kutlamanın olduğundan çoğumuzun haberi bile yoktur. Çoğu kimse böyle bir gün olur mu diye de düşünmektedir. Dünyada sudan daha bol ve ucuz olan ne var ki diye de düşünmektedir. Ama dünyada bir milyara yakın insan temiz içme suyuna ulaşma konusunda ciddi sıkıntılar yaşamaktadır.
Kullanılan atık suların büyük bölümünün herhangi bir arıtmaya tabi tutulmadan doğaya salınması kullanılabilir su sorunlarını daha da ağırlaştırmakta ve ciddi bir çevre ve insan sağlığı sorununu ortaya çıkarmaktadır.
Kullanılabilir su kaynaklarının sınırlı olması ve dünyada kullanılabilir suya ihtiyacın gün geçtikçe artmaktadır. Bu durum atık suların arıtılarak hem tarım ve sanayide yeniden kullanımı hem de çevreye verdiği zararın önüne geçilmesi gerekmektedir.
Günümüzde iki milyardan fazla insan temiz suya ulaşmakta ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Her damlası hayat olan suyun değerini bilmezsek ve bu hor kullanma alışkanlığı devam ederse gelecekte bugünden daha ciddi bir su sorunuyla karşılaşacağımızı bütün bilim adamları söylemekte ve gereken önlemlerin alınması konusunda bütün ülkeleri ve insanları uyarmaktadır.
Üç yılda bir toplanan Dünya Su Konseyi yakın gelecekte su kıtlığının yaşanacağına dikkat çekmektedir. Suyun değerini bilmezsek geleceğimiz kuruyacaktır.
Dünya çölleşiyor, her damla suyun kıymetini bilmezsek, su kaynaklarını hor kullanırsak ve kirletirsek yaşam için gelecek diye bir şey olmaz. Su hakkı bütün canlılar için vazgeçilmez bir yaşam hakkıdır. Doğada hiçbir şey sonsuz değildir. Sürdürülebilir gelecek için doğal su kaynaklarını korumazsak ve israflı davranmazsak dünyada canlı yaşamı gelecekte ciddi sorunlar ortaya çıkması kaçınılmaz olacaktır.
Yaşam için, gelecek için suyun değerini bilemezsek geleceğimiz de kuruyacaktır.