. İlgisizlik yüzünden büyük bölümü yıkılan kasrın yaşayan varislerinden biri olan Güzelşeyh Muhtarı Kutbettin Altunakar, kasrın 20 kilometrelik uzaklıktaki bir köyden insan gücüyle taşınan taşlarla 7 yıl içerisinde yapıldığını belirtti. Altunakar, "Ermeni bir usta yapmış, bu kasrı. 20 kilometre ötedeki Bağıcık Köyü'nden şeyhin müritleri, yan yana durarak, insan gücüyle bazalt taşları buraya taşımış. Şeyh ailesi, sürgüne gönderildiği için bakımsızlık yüzünden kasr, tahrip olmuş" dedi.
Diyarbakır-Mardin kara yolu üzerindeki Çınar İlçesi'ne bağlı Güzelşeyh Köyü'nde bulunan ve köyle aynı ismi taşıyan 150 yıllık Güzelşeyh Kasrı'nın büyük bölümü, bakımsızlık ve ilgisizlik nedeniyle yıkıldı. Bir dönem medrese olarak kullanılan ve zamana yenik düşerek, tahrip olan kasrın altında; 12 oda, kiler, mutfak ve yukarı çıkan bir merdiven koridoru bulunuyor. Çimento kullanılmadan, tamamı yumurta akıyla yapılan kasrın yıldız, hilal ve Osmanlı motifleriyle süslendiği görüldü. Yaklaşık 10 dönümlük arazi üzerine kurulduğu tahmin edilen kasrın, haremlik ve selamlık olmak üzere iki girişinin olduğu belirtildi. Karacadağ bazalt taşı ve Mardin taşı olmak üzere iki çeşit taştan yapılan kasrın duvarlarına köyün gençleri tarafından çeşitli yazılar yazıldığı ve duvarların tahrip edildiği gözlendi.
Güzelşeyh Köyü Muhtarı ve kasrın varislerinden Kutbettin Altunakar, büyüklerinden dinlediği kadarıyla kasrın yaklaşık 150 yıl önce yapıldığını söyledi. Kasrın, Osmanlı Dönemi'nde yaşayan ataları Şeyh Mehmet Niyetullah tarafından yapıldığını anlatan Altunakar, "Tarihi Güzelşeyh Kasrı, Şeyh Mehmet Niyetullah tarafından yapılmıştır. Yaklaşık 10 dönümlük alanda kurulmuştur. Yapımı için 20 kilometre ötedeki Bağcık Köyü'nden çıkarılan Karacadağ Bazalt taşları, müritler tarafından buraya getirilmiş. O zaman tabi ki araç olmadığı için müritler, yan yana 20 kilometrelik insan zinciri oluşturarak, koca taşları elden ele taşıyarak, buraya getirmişler. Ermeni bir taş ustası ve 20 işçisiyle birlikte burada kurulan atölyede taşlar numaralandırılmış, motif ve süslendirilerek kasır, 7 sene süren çalışmayla tamamlanmış" diye konuştu. Şeyh Mehmet Niyetullah'ın 1917 yılında öldüğünü hatırlatan Altunakar, Şeyh Sait Ayaklanması sırasında şeyh ailesinin, Balıkesir, Kütahya ve Bandırma'ya sürgüne gönderildiğini anlatarak, şunları söyledi:
"Şeyh Sait Olayları sırasında şeyh ailesinin sürgüne gönderilmesinden sonra Balkan göçmeni 50 aile, buraya getirilerek, kasra yerleştirilmiş. Az ileride görülen Beşpınar Köyü inşa edilene kadar Balkan göçmenleri, 1930 yılına kadar burada yaşamış. Şeyhlerden oluşan 15 aile, sürgünde yaklaşık 7 yıl kalıyor. Bunlar, döndüklerinde, kasrın bir bölümü tahrip olmuş. Daha sonra büyüyen aile fertleri, her biri başka bölgelere göç ediyor. Varisleri çoğaldığı için de kimse tek başına herhangi onarım ve tadilat yapamıyor. Çınar Kaymakamlığı'na da başvuruda bulunduk. Varis çok olduğu için varislerin yarısından fazlasının imzası gerekiyor. Varislerin yarısından imza alınamadığı için kimse burada tamirat yapamıyor. Buranın onarılarak, bölge ve ülke turizmine kazandırılmasını istiyoruz. Devlet büyüklerine çağrıda bulunuyoruz. Bu tarihi esere sahip çıkılmasını istiyoruz."
Sit alanı ilan edilmesine rağmen Tarihi Güzelşeyh Kasrı'nın bitişiğinde, kanatlı hayvanlar için kümes yapıldığı görüldü. (DHA)