Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Diyarbakır, Hakkari, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak ve Van baroları, infaz düzenlemesinin yer aldığı yargı paketine ilişkin yazılı açıklama yaptı. Türkiye cezaevlerinde yaklaşık 300 bin tutuklu ve hükümlünün bulunduğunun hatırlatıldığı açıklamada, söz konusu rakamın yüksekliğinin ana etkenin Türkiye’nin ceza adalet sistemindeki sorunlu yaklaşımdan kaynaklandığı belirtildi.
Cezaevlerinin kapasitelerinin üzerinde tutuklu ve hükümlü barındırıldığına dikkat çekilen açıklamada, infaz düzenlemesinde öngörülen değişikliklerin yargı krizinin yarattığı ağır sonuçları kısmen hafifletmek yerine daha da ağırlaştıracağı vurgulandı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ülkenin yaşadığı sosyal, siyasal ve ekonomik krizi aşmanın, toplumsal barışı inşa etmek için yeni bir başlangıç yapmanın yolunun; özellikle devlete karşı işlenen suçlar ve düşünceleri nedeniyle cezaevlerinde bulunan mahpuslar için de infaz rejiminde düzenleme yapılmasından geçtiğine inanmaktayız. Gerek Anayasanın 10. Maddesi ile düzenlenen kanun önünde eşitlik ilkesi, gerek temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşme ve belgelerde yasa önünde eşitlik, ayrımcılık yasağını da içeren bir yaklaşımla evrensel bir ilke olarak ele alınmış ve kabul edilmiştir. Devletin yasa önünde eşitlik ilkesi karşısındaki konumu Anayasanın 10. Maddesinde düzenlenmiş, 11. Maddesi ile de anayasal bağlayıcılık pekiştirilmiştir. Bu ilkeyi uygulama, uyma ve uyulmasını sağlama yükümlülüğü öncelikle devlete yüklenmiştir. İlkenin temel yükümlüsü olan devletin, her düzey ve nitelikteki tüm organ ve görevlileriyle yasa önünde eşitlik ilkesine uygun davranması gerekmekte olup devlet organların ve idare makamları için öngörülen bu yükümlülüğün, ilkenin ayrım gözetmeme boyutunu da kapsadığı kuşkusuzdur.”
‘İNFAZDA EŞİTLİK’ İLKESİ HATIRLATILDI
Salgının ciddi olduğuna vurgu yapılan açıklamada, “Eşitlik ilkesi” hatırlatıldı. Açıklamada, “Barolar olarak yaşanan salgının ciddiyeti ve cezaevlerinde bulunan mahpusların yüksek risk grubunda bulundukları dikkate alınarak, salgına karşı cezaevlerinde bulunan tüm mahpuslar yönünden gerekli ve önleyici tedbirlerin ivedilikle alınması yönündeki talebimizi daha önce kamuoyuyla paylaşmıştık. İnfaz rejiminde yapılacak olan düzenlemede; devletin, eşitlik ilkesine ve ayrımcılık yasağına uygun davranarak, suç ayrımına gitmeden ‘infazda eşitlik’ ilkesi yönünde bir düzenleme yapmasının hukuki ve vicdani yönden elzem görmekteyiz. Unutulmamalıdır ki devleti güçlü kılan güç değil, adalettir” denildi.