Serinlemek için olsa bile sıcak havalarda içmeyin! Uzmanlardan kritik uyarılar

TİGRİS HABER - Zeytinburnu'nda gerçekleştirilen bu etkinlikte, sağlıklı içecek alternatiflerinin nasıl hazırlanacağı ve şekerli içeceklerin sağlık riskleri geniş bir şekilde ele alındı.

Şekerli ve Gazlı İçeceklerin Sağlık Üzerindeki Riskleri

Türk Böbrek Vakfı Genel Başkanı Timur Erk, etkinlikte yaptığı konuşmada şekerli ve gazlı içeceklerin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini vurguladı. Erk, özellikle genç yaş grubunda obezite oranlarının ciddi bir sorun haline geldiğini ve bu durumun gelecekte sağlık problemlerine yol açabileceğini belirtti. Şekerli içeceklerin yüksek şeker içeriğinin, kilo alımına, diş çürüklerine, Tip 2 diyabet gibi kronik hastalıklara ve kalp-damar hastalıklarına zemin hazırladığını ifade etti.

Erk, bir kutu gazlı içecekte bulunan 35 gram şekerin, günlük şeker tüketim limitinin çok üzerinde olduğunu ve bunun sağlık açısından büyük bir risk taşıdığını açıkladı. Şekerin karaciğer üzerindeki zararlı etkileri ve obeziteye yol açarak kalp hastalıkları ve metabolik sendrom riskini artırdığına dikkat çekti. Şekerli içeceklerin yanı sıra, aspartam gibi tatlandırıcılar içeren "şekersiz" içeceklerin de sağlık riskleri barındırabileceğini belirtti.

Sağlıklı İçecek Alternatifleri

Etkinlikte, katılımcılara şekerli ve gazlı içecekler yerine evde kolayca hazırlanan sağlıklı içecek alternatifleri tanıtıldı. Bu alternatifler, hem sağlık açısından daha faydalı hem de evde yapılabilir olması açısından tercih edilebilir seçenekler sundu.

Katılımcılara limonata, erik ve kayısı kompostosu, reyhan şerbeti, şekersiz soğuk çay ve soğuk kahve gibi içeceklerin nasıl hazırlanacağı uygulamalı olarak gösterildi. Bu içeceklerin yapımında kullanılan malzemelerin taze ve doğal olduğuna dikkat çekildi. Ayrıca, suyun en ideal içecek olduğu, ayran ve sütün de sağlıklı alternatifler olarak değerlendirilebileceği vurgulandı. Suya doğal malzemeler, örneğin tarçın, zencefil ve salatalık ekleyerek hafif tatlar elde edilebileceği belirtildi.

Şeker ve Yapay Tatlandırıcıların Sağlık Üzerindeki Etkileri

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hümeyra Şahin, şekerli gıdaların ve içeceklerin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini ayrıntılı bir şekilde açıkladı. Şekerli gıdaların diş çürükleri, kilo alımı, obezite, karaciğer yağlanması, Tip 2 diyabet, kalp ve damar hastalıklarına neden olabileceğini belirtti. Özellikle şekerin, karın bölgesindeki yağlanmayı artırarak metabolik sendrom riskini yükselttiğini ve inme gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini ifade etti.

Dr. Şahin, hazır meyve suları, hazır limonata ve asitli içeceklerin içerdiği yüksek şeker, katkı maddeleri ve renklendiricilerin sağlık açısından zararlı olduğunu belirtti. Şekerin beyindeki dopamin salgısını artırarak geçici bir mutluluk hissi yarattığını ve bağımlılık oluşturabileceğini ifade etti. Ayrıca, tatlandırıcılar içeren "şekersiz" içeceklerin de obezite ve kanser riskini artırabileceğine dair bilimsel veriler mevcut olduğunu söyledi.

Evde Sağlıklı İçecekler Hazırlamanın Avantajları

Etkinlikte, hazır meyve suları ve asitli içeceklerin içerdiği katkı maddeleri ve tatlandırıcılardan kaçınmanın önemine vurgu yapıldı. Evde yapılan içeceklerin, katkı maddelerinden ve yapay tatlandırıcılardan uzak olmasının yanı sıra, şeker oranının da kontrol edilebileceği belirtildi. Diyetisyen Gökçen Efe Aydın, şeker yerine evde az miktarda bal veya pekmez kullanarak sağlıklı içecekler hazırlamanın daha iyi bir alternatif sunduğunu önerdi. Bu yöntemlerle doğal tatlar elde edilmesi ve şeker oranının daha sağlıklı bir seviyede tutulması sağlanabilir.

Etkinliğin Önemi ve Toplumsal Sağlık Üzerindeki Etkileri

Türk Böbrek Vakfı'nın düzenlediği bu kapsamlı etkinlik, şekerli ve gazlı içeceklerin sağlık üzerindeki risklerine dikkat çekmenin yanı sıra, sağlıklı içecek alternatiflerinin yaygınlaştırılmasını hedefliyor. Sağlıklı yaşam için önerilen içecek alternatifleri, bireylerin ve toplumun genel sağlık düzeyini artırmayı amaçlıyor. Bu tür etkinliklerin, sağlık bilincini artırarak obezite ve diğer sağlık sorunlarının önlenmesine katkıda bulunacağı düşünülüyor. Etkinlik, hem bireylerin hem de toplum sağlığının korunması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.