Şal şepik, usta ellerde yeni tasarımlara dönüştü
TİGRİS HABER - Yazın serin, kışın sıcak tutması dolayısıyla dört mevsim tercih edilen, Türk Patent ve Marka Kurumunca iki yıl önce coğrafi işaretle tescillenen şal şepik kumaşın daha geniş kitlelere ulaştırılması amacıyla Siirt Olgunlaşma Enstitüsü bünyesinde 6 ay önce "Şal Şepik Dokuma Atölyesi" kuruldu.
Atölyede bu dokuma sanatını yaşatan 6 erkek usta, saf tiftikten hazırlanan iplikleri kök boya ile renklendirdikten sonra tezgâhlarda elle dokuyarak kumaş haline getiriyor. Ardından bu kumaşlar, kadın ustalar tarafından şık tasarımlara dönüştürülüyor. Bugünün modasına uyarlanan bu kumaştan erkek ve kadın giysileri ile çanta, kravat ve dekoratif yakalar gibi aksesuarlar üretiliyor.
"Şık tasarımlarla bu kumaşı günümüze entegre ediyoruz"
Siirt Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Elif Bobuş, Mezopotamya'nın kadim dokuması olan şal şepik kumaşın Enstitü öncülüğünde yeniden hayat bulduğunu söyledi. Kumaşın gelecek nesillere aktarılması için titizlikle korunduğunu ifade eden Bobuş, "Şal şepik dokuması, köklü bir geçmişe sahip kültürel mirasımızın önemli bir parçasıdır. Siirt'te bu zanaat yüzyıllar boyunca devam etmiş ve halen yaşatılmaya çalışılıyor. Şal şepik kumaşın geçmişinin kayıtlara göre 15. yüzyıla dayandığı biliniyor." dedi.
Siirt'in kültürel zenginliğini muhafaza ederek geleceğe taşımayı bir vazife olarak gördüklerini belirten Bobuş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın da bu kumaşa özel ilgi gösterdiklerini söyledi.
Bobuş, şunları kaydetti: "Şık tasarımlarla bu kumaşı günümüze entegre ediyoruz. Kışın sıcak, yazın serin tutma özelliğine sahip olması ve ayrıca 50 yılı aşkın süre geçse de kumaşın bozulmaması bu dokumayı özel kılmakta."
Bu kumaşın dokunması sürecinin oldukça meşakkatli olduğunu anlatan Bobuş, ustaların tek bir kumaşın çözgüsü için kendi alanında dönerek neredeyse 10 kilometre mesafe kat ettiklerini söyledi.Bobuş, kumaşa parlaklık ve dayanıklılık kazandıran kirişleme işinin de dağlardan toplanan özel otlarla yapıldığını belirterek, kumaşın son dönemde büyük rağbet görmeye başladığını kaydetti.
"Bu sanatı öğrenenlerin sayısını artırmak istiyoruz"
Bobuş, 6 kişi olan dokuma ustası sayısını artırmayı planladıklarını ifade ederek, "Burayı bir eğitim merkezine dönüştürüp bu sanatı öğrenenlerin sayısını artırmak istiyoruz. Hanımefendilerin, beyefendilerin giyebileceği, yöreselin dışında yeni neslin kullanacağı kıyafetler üretmek istiyoruz. Şal şepik kumaşı hem ulusal hem uluslararası çapta tanıtmayı, satışa sunarak da herkesin bu kumaşa ulaşmasını sağlamayı istiyoruz." diye konuştu.
"Şal şepik kumaş terleme yapmaz"
Atölyedeki ustalardan Osman Demir de 9 yıldır sürdürdüğü bu mesleği gelecek nesillere aktarmayı hedeflediğini belirtti.
Elle dokunan şal şepik kumaşın özel bir ürün olduğunu anlatan Demir, şunları söyledi:
"Şal şepik kumaş terleme yapmaz. Yüzde 100 tiftikten dokunuyor. Elle dokunduğu için sık. Bu sebeple herkes tarafından tercih edilen bir kumaş türü. Şal şepik kumaşı eskiden sadece erkekler yöresel kıyafet olarak kullanıyordu ama şimdilerde kadınlar da bu kumaştan elbise yapıp giymekte."
Metin Taş da babası ve dedesinin yıllarca Eruh ilçesinde bu dokuma sanatında ustalık yaptığını söyledi. Ata mesleğini 4 yıldır sürdürdüğünü anlatan Taş, "Bu sanatı Eruh'ta öğrendim. Bu işi öğrenmek isteyen varsa gelip burada çalışabilir. Elimizden gelen gayreti gösteririz. Baba ve dede mesleğini yapmak benim için çok önemli. Bu işi severek yapıyoruz." diye konuştu. (AA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.