Pence: Ateşkes konusunda karara vardık
Suriye'den askerlerini geri çekerek Türkiye'nin Suriye'ye askeri harekat yapmasının önünü açtığı için yoğun eleştirilere maruz kalan ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile Türkiye arasında ateşkes sağlanması için Ankara'ya gönderdiği heyet Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yapılan görüşmenin ardından ateşkeş ilan edildiğini açıkladı.
ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, öğlen saatlerinde Türkiye'ye geldi. Pence, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ve ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey ile birlikte Cumhurbaşkanlığı'nda Tayyip Erdoğan ile görüştü. Görüşme 1 saat 40 dakika sürdü. Daha sonra heyetler arası görüşmeye geçildi.
Türkiye heyetinde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Gülnur Aybet yer aldı.
Görüşmelerden sonra ABD Başkan Yardımcısı Mike pence ile Dışişleri Bakanı Mike Pompeo basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.
Pence, "Ateşkes konusunda karara vardık. Geri çekilme durumunda Türkiye'ye yeni yaptırımlar olmayacak. YPG 5 gün içinde güvenli bölgeden geri çekilecek. Bu karar önemli sonuçlara yol açacak. Suriye sınırında güvenlik sağlanacak. SDF sınırın 20 mil güneyine çekilecek. Türkiye sınırında tampon bölge kurulacak. SDF'ye her zaman minnettar olacağız. SDF'nin oradan çıkmasını sağlayacağız. SDF ile daha sonra askeri ilişkimiz olmayacak, diplomatik ve siyasi ilişkimiz olacak." dedi.
Pence ve Pompeo'nun açıklamaları şöyle:
"ABD Başkanı Donald Trump Türkiye'ye müzakere çağrısında bulundu. Başkan Trump'ın güçlü liderliği sayesinde, ABD ve Türkiye ateşkes için anlaşmıştır. Barış Pınarı operasyonuna ara verilecektir. YPG 120 saat içerisinde çekilecek. YPG'nin çekilmesiyle ilgili süreç başlamış durumda. Türkiye Kobani'ye herhangi bir operasyon yapmayacak. YPG'nin çekilmesiyle Barış Pınarı operasyonu sona erecek."
"ABD, YPG'nin güvenli bölge dışına çıkarılmasını sağlayacak. Daha sonra Türkiye operasyonu tamamen sona erdirecektir."
"Bizim Türkiye ile olan kararlılığımız YPG üyeleri ile geri çekilme için çalışacağız. Amacımız 120 saat içinde çekilmesini sağlamak. Bu başlamış durumda. Yaklaşık 20 mil güneye kadar uzanan bölgeden uzaklaşmaları ve Türkiye'nin operasyonları durdurma kararı almış olması bunun gerçekleşmesini mümkün kılacak."
"Biz konuşurken bile çekilme başladı. Türkiye'nin sınırıyla ilgili çok büyük bir endişesi vardı. ABD de sınır ötesi operasyona karşı olduğumuzu söyledik. Her zaman güvenli bölgenin yanındaydık."
"Suriye'deki Kürtlerle güçlü bir ilişkimiz var. Güvenli bölgenin öneminin farkındayız. Suriye ve Kürt nüfusuyla Türk nüfusu arasındaki güvenli bölgenin öneminin farkındayız."
"Bu bölgede barış ve istikrarı artırmak için yeni bir fırsatımız oldu. 120 saat sonrasında operasyon sona erecek ve birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Bölgede askeri personelimiz olmayacağını Başkan açık şekilde söyledi."
"Hem Türkiye'nin çıkarına, hem de Trump'ın amaçlarına uyabilecek bir anlaşmaya imza attığımızı düşünüyorum."
"YPG bize bölgeden çıkacağı güvencesi verdi."
"Bugünkü ateşkes Trump ve Erdoğan'ın güçlü ilişkilerinin sonucudur. Dostlar arasında fikir ayrılıkları olabilir. Bu durum bir anlaşmaya varmamızı mümkün kıldı. Barışçıl ve istikrarıl güvenli bölge kurulmasına ön ayak oldu."
"Daimi ateşkes gerçekleştiğinde Başkan Trump, ekonomik yaptırımların kaldırılması konusunda anlaştı."
"Yeni yaptırım yok, var olan yaptırımlar geri çekilecek".
"Halkbank görüşmenin bir parçası değildi. Bu konu mahkeme sürecinde olan bir konu. Bugün ateşkes olmasaydı çok büyük yaptırımlar gelecekti Türkiye'ye. 120 saatlik operasyona ara verilecek, süre içinde yaptırımlar uygulanmayacak. Kalıcı ateşkes ortaya konunca ABD son dönemde getirilmiş yaptırımların kaldırılmasına onay vermiştir."
Açıklamanın tam metni ise şöyle:
" *Türkiye ve ABD, iki yakın NATO üyesi olarak bu ilişkilerini teyid eder. ABD, Türkiye’nin güney sınırına dair meşru güvenlik kaygılarını anlar.
*Türkiye ve ABD, kuzeydoğu Suriye başta olmak üzere sahadaki gelişmelerin, ortak çıkarlar temelinde daha yakın eşgüdüm gerektirdiğini kabul eder.
*Türkiye ve ABD “hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için” anlayışıyla, NATO topraklarını ve halklarını tüm tehditlere karşı koruma taahhütlerini muhafaza eder.
*Her iki ülke, insan hayatı, insan hakları ile dini ve etnik toplulukların korunmasına yönelik taahhütlerini yineler.
*Türkiye ve ABD, Suriye'nin kuzeydoğusunda DEAŞ’la mücadele faaliyetlerinin devamında kararlıdır. Bu, önceden DEAŞ kontrolünde olan alanlarda yaşayıp yerinden edilen şahıslar ile alıkoyma merkezleri hususlarında uygun şekilde gerçekleştirilecek eşgüdümü de içerir.
*Türkiye ve ABD, terörle mücadele harekatlarının yalnızca terör unsurları ile bu unsurlara ait barınak, sığınak, mevzi, silah, araç ve gereci hedef alması gerektiği üzerine mutabık kalır.
*Türk tarafı Türk kuvvetleri tarafından kontrol edilen güvenli bölgedeki tüm meskun mahal (güvenli bölge) sakinlerinin dirliği ve güvenliğini sağlayacağını taahhüt eder, sivillerin ve sivil altyapının zarar görmemesi için azami dikkati göstereceğini vurgular.
*Her iki ülke Suriye’nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğüne ve Suriye ihtilafını Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararına uygun şekilde sonlandırmayı hedefleyen, BM öncülüğündeki siyasi sürece olan bağlılıklarını yineler.
*Her iki taraf Türkiye’nin, YPG ağır silahlarının toplanması ve YPG tahkimatları ile tüm muharip mevzilerinin kullanılmaz hale getirilmesi dahil, milli güvenlik kaygılarının giderilmesini teminen bir güvenli bölge kurulmasının devam eden önemi ve işlevselliğinde mutabık kalır.
*Güvenli bölge, evvelemirde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kontrolünde olacak ve her iki taraf, güvenli bölgenin her veçhesiyle uygulanmasında eşgüdümü artıracaktır.
*Türk tarafı Barış Pınarı Harekatı’na, güvenli bölgeden YPG’nin 120 saat içinde geri çekilmelerini teminen ara verecektir. Barış Pınarı Harekatı, bu geri çekilmenin tamamlanmasını müteakip durdurulacaktır.
*Barış Pınarı Harekatı’na ara verildiğinde ABD, Blocking Property and Suspending Entry of Certain Persons Contributing to the Situation in Syria başlıklı 14 Ekim 2019 tarihli Başkanlık Kararnamesi uyarınca hayata geçirilen yaptırımlara ilavelerini getirmeme ve Kongre nezdinde uygun şekilde çalışmalar ve istişareler yürüterek Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı doğrultusunda Suriye’de barış ve güvenliğin teminine dönük kaydedilen ilerlemenin altını çizmek hususunda mutabık kalır. Barış Pınarı Harekatı 11. paragraf uyarınca durdurulduğunda, yukarıda bahsigeçen Başkanlık Kararnamesi uyarınca hayata geçirilen mevcut yaptırımlar kaldırılacaktır.
*Her iki taraf bu açıklamada kaydedilen tüm hedeflerin uygulanması için birlikte çalışma taahhüdünde bulunmaktadır.”
Çavuşoğlu: İstediklerimizi aldık
Ateşkes kararı ile ilgili Türkiye heyetinde yer alan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun basın toplantısının ardından kameraların karşısına geçti.
Çavuşoğlu'nun açıklamaları şöyle:
"Bugünkü müzakerelerde Sayın Cumhurbaşkanımızın dirayetli liderliği sonucunda istediklerimizi aldık. Buranın kontrolünün TSK tarafından yapılmasında anlaştık. YPG'nin ağır silahlarının toplanması, mevzilerinin ve tahkimatlarının imha edilmesi hususlarında mutabakat sağladık.
PKK/YPG'nin 120 saat içinde çıkması için Barış Pınarı Operasyonuna ara vereceğiz, bu bir ateşkes değildir. Ancak terör unsurlarının çıkmasından sonra operasyonu durdurmamız söz konusu olacaktır.
Fırat'ın doğusunda DEAŞ ile mücadele konusunda da eş güdüm ve iş birliği içinde çalışacağız. DEAŞ'a karşı bugüne kadar Türkiye çok kararlı bir mücadele vermişti. Suriye'de 3 bin, Irak ile beraber toplamda 4 binden fazla DEAŞ'lı teröristi Türkiye etkisiz hale getirmişti.
Diğer bölgeler için Rusya ile görüşeceğiz.
Burada sadece YPG'lilerin çekilmesi değil, YPG'lilerin elindeki silahların alınması, sadece ellerindeki silahların alınması da yeterli değil, tüm muharip mevzilerinin kullanılmaz hale getirilmesi ve tahkimatların yıkılması dahil hepsi var.
20 mil yani 32 kilometre derinlikte Fırat'ın doğusunda, Irak sınıra kadar yani 444 kilometrelik bir uzunlukta hiçbir teröristin kalmaması ve tüm bu bölgenin güvenli bölge olarak tesis edilmesi... Bizim güvenliğimiz açısıdan da bu önemli."
120 saatlik süreç başladığı zaman ABD'nin taahhüdü ilave yaptırımlarla ilgili herhangi bir çalışma olmayacak.
Her şey açık açık konuşuldu, kaygılar anlatıldı ve bir netice alındı.
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarından sonra, DEAŞ ve PKK'dan temizlediğimiz alanlara şu ana kadar 365 binden fazla Suriyeli döndü.
Pence'in söylediği gibi biz oraya girmeyeceğiz gibi bir şey demedik. Bizim Kobani veya başka bir taahhüdümüz olmadı.
Ara vermek demek, bizim askerimizin ve oradaki güçlerimizin çekilmesi demek değildir. Biz orada olacağız, var olmaya devam edeceğiz.
Salih Müslim: Tutumumuz anlaşma maddelerini gördükten sonra belli olacaktır
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Diplomasi Bürosu Sorumlusu Salih Müslim, ABD ve Türkiye’nin, Suriye Demokratik Güçleri'ne karşı Kuzey Suriye'de başlatılan askeri harekat konusunda vardığı ateşkes anlaşmasına ilişkin El-Erebiye El-Hedes kanalına konuştu.
Müslim, Suriye Demokratik Güçleri savaşçılarının bölgelerini meşru savunma temelinde sonuna kadar koruduğuna dikkat çekti.
Müslim: “Varılan anlaşmanın maddelerini henüz görmedik. Yönetimimiz ve askeri güçlerimiz var. Tutumumuz anlaşma maddelerini gördükten sonra belli olacaktır” dedi.
Trump'tan Erdoğan'a ateşkes teşekkürü
Trump, Yardımcısı Pence'in Ankara'da Erdoğan'la görüşmesi hakkında tweet attı: Teşekkürler Recep Tayyip Erdoğan, milyonlarca hayat kurtarıldı.
ABD Başkanı Donald Trump, "Türkiye'den şahane haberle. Pence ile Pompeo kısa süre içinde basın toplantısı düzenleyecek. Teşekkürler Recep Tayyip Erdoğan, milyonlarca hayat kurtarıldı" diye tweetledi.
ABD heyetinin Türkiye'deki temasları hakkında açıklamalarına devam eden Trump ''Bu anlaşma 3 gün önce yapılamazdı. Bunu yapabilmemiz için “sert” bir aşk gerekliydi. Herkes için harika oldu. Hepsiyle gurur duyuyorum. Bugün medeniyet için harika bir gün. Gerekli ama gelenek dışı bir yol izlerken benim yanımda durduğu için ABD ile gurur duyuyorum. İnsanlar bu "Anlaşma"yı yıllardır sağlamaya çalışıyordu. Milyonlarca hayat kurtarılacak. Herkese tebrikler'' ifadelerini kullandı.
Aldar Xelîl: Bu savaş başlamadan önce de 32 kilometre derinliğini reddetmiştik
Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Sözcüsü Aldar Xelîl, ABD ve Türkiye arasında Kuzey Suriye'de varılan ateşkes anlaşmasını değerlendirdi.
Ateşkes antlaşmasının maddelerinden birinin de Türkiye sınırından Suriye'nin kuzeyinden güneye doğru 32 kilometre derinliğinde güvenli bir bölgenin kurulması şeklinde olduğu açıklandı ancak Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) sözcüsü Aldar Xelîl, bu maddeye itiraz etti.
Ronahi TV'ye konuşan Xelil, "Güvenli bölgenin derinliğinin 32 kilometre olacağı söyleniyor. Biz zaten bu savaş başlamadan önce de 32 kilometre derinliğini reddetmiştik" dedi.
Sterk TV'ye de konuşan Xelil, "Şu an ateşkes yapmak zorunda kalmış olabilirler ama 5 gün sonra yeniden organize olup daha şiddetli saldırabilirler. İşgal son bulmadı. Halkımızı,demokrasi güçlerini,dünya kamuoyunu duyarlı olmaya ve direnişi,desteği sürdürmeye çağırıyoruz." dedi.
Mazlum Kobani: Ateşkesi kabul ediyoruz
Suriye Demokratik Güçleri Genel Komutanı Mazlum Kobani, ateşkes görüşmelerinin parçası olduklarını belirterek "Ateşkes çatışmaların sürdüğü iki bölge (Gire Spi-Serekaniye) içindir. Biz bu şekliyle kabul ediyoruz. Diğer bölgeler için henüz tartışma yoktur." dedi.
Türkiye ile ABD arasında Kuzey Suriye harekatının durdurulması amacıyla yapılan ateşkeş görüşmelerinin ardından varılan anlaşma üzerine SDG Genel Komutanı Mazlum Kobani de açıklamalar yaptı
Ronahi TV'ye bağlanan Kobani, ateşkesi kabul ettiklerini ancak siyasi mücadelenin güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
"Varılan Bu anlaşma ve ateşkes ve Gire Spî ve Serêkaniyê (Tel Abyad ve Resulayn) içindir.
Bölgenin demografisinin değiştirilmemesi gerekiyor, insanlar terk ettikleri evlerine yurtlarına geri dönebilmeliler
Bu ateşkes direnişimizin sonucunda gerçekleşti.
Biz bu ateşkesi kabul ediyoruz.
Direnişçileri için savaşçılarımıza teşekkür ediyoruz Bu ateşkes savaşçılarımızn direnişi sonucu gerçekleşti
Siyasi mücadelenin güçlendirilmesi gerekiyor." (HABER MERKEZİ)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.