Öcalan heyeti nasıl karşıladı? İmralı'da neler yaşandı?

Öcalan heyeti nasıl karşıladı? İmralı'da neler yaşandı?
27 Şubat 2025, Abdullah Öcalan'ın İmralı Heyeti aracılığıyla yaptığı silah bırakma ve fesih çağrısıyla Türkiye'nin Kürt Meselesi'nde bir dönüm noktası oldu.

TİGRİS HABER - Türkiye'nin Kürt Meselesi'nde dönüm noktası olan 27 Şubat'ta İmralı'da neler yaşandı? Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder, Tülay Hatimoğulları, Tuncer Bakırhan, Cengiz Çiçek, Faik Özgür Erol ve Ahmet Türk'ün yer aldığı İmralı Heyeti, saat 09.00'da adaya hava yoluyla gitti. Heyet, saat 09.30'da İmralı Adası'na indi.

Heyet, Abdullah Öcalan ile birlikte İmralı Adası'nda kalan hükümlüler Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş tarafından karşılandı. Abdullah Öcalan ve beraberindeki hükümlülerin, heyeti moralli karşıladığı öğrenildi.

Çağrı okundu, 3 kamera kayda aldı

Ardından Öcalan, bizzat el yazısıyla kaleme aldığı çağrıyı okudu. Yapılan çağrının 3 kamerayla çekildiği öğrenildi. Öcalan, çağrıyı yaptıktan sonra heyetle birlikte alkışlayarak, açıklamasını bitirdi. Öcalan, heyetin tüm üyeleriyle hem toplu hem de tek tek fotoğraf çekti. Açıklama sırasında 3 kamera aracılığıyla çekilen profesyonel video kaydının heyet üyeleriyle paylaşılmadığı belirtildi.

İmralı Heyeti üyeleri, ziyaret sonrası İmralı'da bulunan bir bahçede toplu fotoğraf çektirdi. Burada çağrıya dair çekilen fotoğraflar heyete teslim edildi.

40-demparti-imraliheyeti-ve-avukatlar.jpegÇağrı metni okunduktan sonra birlikte yemek yenildi. Yemek sırasında da sürece ve çağrıya dair sohbet edildi.

Görüşme yaklaşık 4 saat devam etti ve heyet yeniden havayoluyla İstanbul'a geri döndü.

Heyet İstanbul'a moralli geldi

İmralı Heyeti'nin İstanbul'a geldiğinde kameralara yansıyan moralli görüntüleri, 1 Ekim'den bu yana beklenen silah bırakma çağrısının yapılacağına dair işaret olarak yorumlandı.

26 yıl sonra gelen çağrı

Abdullah Öcalan'ın yakalanıp tutuklandığı 1999 yılından bu yana tutulduğu İmralı'dan "Barış ve Demokratik Toplum" başlıklı silah bırakma ve PKK'nin feshi çağrısı yapıldı.

Birçok medya kuruluşu ve yorumcular tarafından sadece silah bırakma ve fesih çağrısı olarak lanse edilen bu açıklamanın hemen akabinde TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'in, Abdullah Öcalan'a ait son notu iletmesi "Şimdi ne olacak, nasıl olacak?" sorularının yanıtı gibiydi.

Öcalan'ın ilettiği not şuydu: "Şüphesiz pratikte silahların bırakılması ve PKK'nin kendini feshi, demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir."

Not ne anlama geliyor?

Öcalan'ın bu notu, birçok kaynak tarafından; PKK'ye demokratik siyaset alanlarını işaret ederken, heyete ilettiği bu not aracılığıyla da hükümete de açıktan operasyonlar ve kayyumlar ile ilgili bir mesaj vermesi olarak yorumlandı.

Kaynak:Mezopotamya Ajansı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.