Kuyumcunun ifadesine Tigris Haber ulaştı: Diyarbakır’dan para kaçırmadık
Tigris Özel
TİGRİS HABER - Diyarbakır’da soru işaretleri ile dolu milyonluk kuyumcu vurgunuyla ilgili dava devam ederken, geçtiğimiz gün ara kararla serbest bırakılan Bidayet Adıgüzel’in ifadesine ulaştık. Adıgüzel ifadesinde, “Herkesin parasını ödedim, bende hiç kimsenin parası kalmadı” dedi.
Diyarbakır’da, aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu birçok kişinin birikimlerini toplayıp 500 milyon TL’lik dolandırıcılık yaptıkları iddiasıyla haklarında dava açılan sanıkların yargılanması devam ederken, iki yıldır aranan ancak, bir hafta önce teslim olarak verdiği ifadenin ardından ara kararla serbest bırakılan Bidayet Adıgüzel’in ifadesine Tigris Haber ulaştı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, önceki yıl aralarında yargı mensupları, mülki idare amirleri ve kamu görevlilerinin de bulunduğu kişilerin birikimlerini toplayıp, ”Paranızı işleterek, size banka faizinin çok üzerinde kar payı verelim” diyerek iki yılda 500 milyon TL’lik dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen Z.O., Z.O. ve S.A.ile ilgili soruşturma başlatmıştı. Soruşturma kapsamında savcılık, şüpheliler hakkında ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan 350 yıl hapis cezası ile cezalandırılmaları için iddianame hazırlamıştı. Hazırlanan iddianamenin kabul edilmesi ile sanıklar hakkında Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.
Adıgüzel’in ifadesine ulaştık
Öte yandan dosyanın bir numaralı şüphelisi olarak gösterilen ve iki yıldır aranan Bidayet Adıgüzel hakkında ise Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı. Geçtiğimiz hafta polise teslim olan Adıgüzel ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
Müşterilere ödeme yaptık
Adıgüzel’in mahkemede verdiği ifadeye Tigris Haber ulaştı. 35 yıllık kuyumcu olduğunu dile getiren Adıgüzel, “Bu mesleği babamdan devir aldım. Hayatım boyunca kimseye zararım olmamıştır. 2020 yılında pandeminin girmesiyle altın temin etmekte güçlük çekmeye başladık. Bu nedenle bazı müşterilerimizin bizden alacağı olmuştur. Yine bazı müşterilerimizin de bize emanet altın veya para bıraktıkları oluyordu. Genel itibariyle kar payı karşılığı olsun veya olmasın ben müşterilerin para veya altınını emanet olarak kabul etmiyorum. Ama istisnai kabul ettiğim de olmuştur. 2020 yılı Haziran ayında kardeşim Serdar Adıgüzel'in ortaklarından olduğu Zerya Kuyumculuk'un iflas ettiğini o tarihte pazartesi günü öğrendik. Pazartesi gününü Salı'ya bağlayan gece beni Zerya Kuyumculuktan alacaklı olan çok sayıda kişi arayarak alacaklarını benden talep eden, bu alacaklarıyla ilgili bir şeyler yapmamı isteyenler oldu. Pazartesi günü Zerya'nın iflas ettiğini öğrenince çok sayıda vatandaş bizim dükkânımıza da geldi. O gün akşama kadar dükkâna gelen ve bizim tespit ettiğimiz müşterilere yaklaşık 4 buçuk Milyon nakit ödeme yaptık. Ayrıca yaklaşık 10-12 kilogram da altını sahiplerine dağıttık. Ayrıca bizden alacaklı olan kuyumcular vardı. Onlara da altın veya para ödemesinde bulunduk” dedi.
Diyarbakır’dan ayrılırken para kaçırmadık
Kendisinin ve ailesinin can güvenliği için Diyarbakır’dan ayrılma kararı aldıklarını belirten Adıgüzel, “Dükkanda bulunan hesap defterlerini de kimlerden alacağımız ve kimlere borcumuz olduğunu tespit etmek için yanımıza aldım. Bu defterler halen Mersin'dedir. Ben uzun süredir bu kuyumculuk işini yaptığımdan ayrıca kardeşim de Zerya'nın ortağı olduğundan Zerya Kuyumculuk ile aramızda alışveriş oluyordu. Bu alışveriş pandemi öncesinde çok daha kısıtlıyken pandemi nedeniyle uçak seferleri aksayınca Zerya kuyumculuk ile alışverişimiz arttı. Kendilerine Adana'dan altın getirirken bizim için de altın getirdiler. O süreçte Zerya Kuyumculuk'tan yaklaşık 32 kilo altın alacağımız oluştu. Bize Adana'dan altın getiriyorlardı. Biz de parasını peşin veriyorduk. Bu süreçte sıkışık olduklarını söyleyip benden borç istedikleri oluyordu. Ben de altın karşılığı olmak üzere Zerya Kuyumculuk'tan Zülfikar'a farklı tarihlerde 3 Milyon, 5 Milyon TL gibi paraları verdiğim oldu. Onlardan bu nedenle alacağım oluştu. Alacaklı olduğumuz 32 kilonun 6 kilosunu bize Diyarbakır'dan ayrıldığımız günün 1 gün öncesi olan Pazartesi ödediler. Benim kız kardeşim Fatma Aydın Zerya Kuyumculuk'ta sigortalı çalışmaktadır. Zülfikar'ın talimatıyla o gün bu 6 kilo altını iş yerimize getirdiler. Ben de bunu o gün alacaklılara ödedim. Diyarbakır'dan ayrıldığımızda az sayıda kişinin bizden alacağı kalmıştı. Benim yanımda 68.000 TL, 2900 Sterlin ve 5.400 Dolar para vardı. Kesinlikle Diyarbakır'dan giderken yanımızda altın kaçırmadık. Benim kimseyi dolandırmak gibi bir amacım olmadı, olamaz” şeklinde konuştu.
Kimsenin parası bende kalmadı
Mahkeme heyetinin müştekilerle ilgili sorularını da yanıtlayan Adıgüzel, “Ben üzerime atılı suçu kabul etmiyorum. Dolandırıcılık kastım olmadığı gibi verilen emanete aykırı hareket etme kastım da yoktur. Herkesin parasını ödedim, bende hiç kimsenin parası kalmadı. Yaklaşık 2 yıldır can güvenliğimiz nedeniyle ortaya çıkamadık. Bunun bir sonu olmadığından çaresiz gelip savunmamızı yapmak istedik. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmak istiyorum” şeklinde ifade verdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.