Kadın hastalıklarında kullanılan cerrahi yöntemler

Kadın hastalıkları ve doğum Uzmanı Op. Dr. Selami Erdem kadın hastalıklarında kullanılan laparoskopik ve histereskopi cerrahi hakkında Dicle Üniversitesinde yaptığı konuşmasında şu bilgileri paylaştı:

Laparoskop; ışık kaynağı ve kamera bağlanan, ince optik bir tüp yardımı ile pelvik organlarını gözlemleme işleminde kullanılan bir alettir. Laparoskopik cerrahide açık cerrahinin aksine hastanın karnına bakmak için büyük kesiler değil, küçük bir kesi içerisine sokulan bir kamera kullanılmaktadır.

•    İnfertilite,

•    Çikolata kisti,

•    Tüplere ait tıkanıklıkların açılması veya hasarlı tüpün çıkartılması,

•    Miyom,

•    Yumurtalık kistleri veya tümörleri,

•    Dış gebelik,

•    Endometriyozis,

•    Yumurtalık kistlerinin alınması,

•    Rahmin çıkarılması,

•    Sterilizasyon işlemlerinde,

•    Karın içi yapışıklıklarının açılması,

•    Pelvik problemler olarak tanımlanan, rahim sarkması, idrar kaçırma, idrar torbası sarkması, vajina sarkması, kronik ağrı gibi durumların tanı ve tedavi amaçlı laparoskopik cerrahi yöntemi uygulanmaktadır.

Laparoskopik cerrahi, hastaya birçok avantaj sağlayan bir tedavi yöntemidir. Enfeksiyon riskinin minimum olması, hastanede yatış süresinin kısa olması ve çok daha az ağrı hissedilmesi laparoskopik cerrahinin avantajları arasındadır. Laparoskopik cerrahi ameliyatları anestezi altında yapılmaktadır. Bazı durumlarda hasta ameliyat olduğu gün evine gidebiliyorken bazı durumlarda ise 1 ila 2 gün arasında yatış yapmaları gerekebiliyor.

Ameliyat sonrasında hastalar kesi yapılan bölgede hafif bir ağrı hissedebilmektedir. Buna ek olarak bir hassasiyet de hissedilebilir. Kesi yerlerinde meydana gelen ağrılar dışında omuza ve sırtta da ağrılar görülebilir. Hasta ameliyattan 3 ila 5 saat sonra ayağa kalkabilir duruma gelir. Laparoskopik cerrahi sonrasında hastaların belirli bir süre istirahat etmeleri önerilmektedir.

Histeroskopi, rahim ağzına 4 mm kalınlığındaki kamera ile girilerek rahim içinin değerlendirilmesidir. Rahim içi ve rahim duvarındaki hastalıklar histeroskopi yöntemiyle güvenli bir şekilde teşhis edilebildiği gibi aynı yöntemle tedavisi de yapılabilir. Teşhis için görüntü alınmasına tanısal histeroskopi, tedavi edilmesine ise cerrahi histeroskopi denilmektedir.

Tüp bebek tedavisi gören hastalarda, rahim içinde bir polip, miyom ya da yapışıklık olması durumunda gebelik şansı düşmektedir. Histeroskopik olarak bunun düzeltilmesi gebelik şansını artırmaktadır. Yine rahim filmiyle hiçbir sorun izlenmeyen hastalarda başarısız tüp bebek uygulamaları sonrasında histeroskopi yapılarak tedavi planlanabilir.

Histeroskopi Neden Yapılır?

•             Kısırlık tanı ve tedavisi,

•             Düşüğe neden olan rahim içi bozuklukların tanı ve tedavisi,

•             Anormal kanamanın tanı ve tedavisi,

•             Miyomlar (rahim urları) ve poliplerin tanı ve tedavisi,

•             Sterilizasyon (gebelikten korunma amaçlı tüplerin kapatılması),

Tanısal histeroskopi anesteziye ihtiyaç duyulmadan veya lokal anestezi ile uygulanır. İşlem sonrası ağrı hissedilmez ve hasta evine dönebilir.

Tedavi amaçlı uygulanan histereskopi işlemi ise anestezi altında uygulanır. Bu nedenle, ameliyat öncesi en az 6 saat yemek yenmemeli ve sıvı alınmamalıdır. İşlem sırasında anestezi uygulandığı için herhangi bir ağrı ya da acı hissedilmez.

Histeroskopi sonrasında hasta aynı gün ya da ertesi gün normal aktivitelerine dönebilir. İşlemden sonraki gün, hafif kramplar ve lekelenme tarzı kanamalar görülebilir. Doktor önerisi ve bilgisi dışında ilaç kullanılmamalı ve iyileşme dönemi tamamlanana kadar cinsel ilişkiden uzak durulmalıdır.

Histeroskopi ameliyatı sonrası aşağıdaki durumlarla karşılaşmanız halinde vakit kaybetmeden doktorunuza başvurun.

•             Aşırı vajinal kanama

•             Kötü kokulu ve fazla vajinal akıntı

•             Şiddetli karın ağrısı

•             Ateş