İmralı heyeti Yüksekdağ'la görüştü

İmralı heyeti Yüksekdağ'la görüştü
Siyasi partilerle görüşmelerini tamamlayan İmralı Heyeti, dün Edirne'de Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'la görüşmesinin ardından bugün de Figen Yüksekdağ'la görüştü.

TİGRİS HABER - DEM Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, Van Milletvekili Pervin Buldan ve yerine kayyım atanan Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ten oluşan İmralı Heyeti, yaklaşık bir saat 45 dakika süren görüşmenin ardından açıklama yaptı.

Heyet adına açıklamayı yapan Sırrı Süreyya Önder şunları söyledi:

"Figen Başkanımızla görüştük. Sağlıkları ve moralleri iyiydi. Semra vekilimizle de görüştük. Bütün kamuoyuna selamları var. Sürece dair yarın kendi hesabından bir açıklama da yapacak. Ama size iletmemizi istedi ki 'sürecin tam olarak yanı başında, onlara ne düşerse, omuzumuza ne düşerse seve seve yerine getirmeye hazır bir şekilde bekliyoruz' dedi. Onun dışında beş sene önce bu cezaevinden tahliye olmuştum. Yine burada konuşmuştuk. 10 yıl bu ülke ağır bir zaman kaybetti. Yerine konulması imkansız olan iki şey yitip giden canlar ve zamandır. Bu çatışmalı süreçte hayatını kaybeden, sağlığını kaybeden bütün şehitler ve gaziler bütün ülkemizin onurudur. Hepimizin onlara ağır bir sorumluluğu ve borcu vardır. Onlara verebileceğimiz en büyük armağan bu çatışmalı süreci sonlandırmak, bunu bir barışla taçlandırmak olacaktır. Ondan sonra hayatta olan herkese destek, hayatını kaybedenin geride bıraktığı yakınlarına bir yoldaş olmak hepimizin toplum olarak boynumuzun borcudur. Bu ciddiyette ve bu samimiyetteyiz. Bu konuda yüreği yanan, birinci derecede sıkıntı çeken, bedel ödeyenler de bizleriz. Hepsinin acısının yüreğimizde hissediyoruz.

Barışa gelince... Barış çocuklarımızın gözüne bakarak kurmak olduğumuz bir şeydir. Hiçbir dahillerinin olmadığı çatışmalı bir mirası bu ülkenin çocukları hak etmiyor. Sorumluluğumuzun ve vicdanımızın gereği onlara barış içinde bir ülke bırakmak... Çok spekülatif tartışmalar oluyor. Silah kadar zarar veren bir dil bu. Ülke bölünecek, çift dil, çift bayrak falan... Gündemimizde ne böyle bir şey var, ne bunu tartıştık, ne de bunun iması yapıldı. Böyle bir şey yok. Kurmaya çalıştığımız barıştır. Bu konuda fikrini değiştiren ve kuşkusunu gidermek isteyen herkesle görüşmeye, derdimizi anlatmaya, önerilerini, katkılarını, eleştirilerini ve uyarılarını dinlemeye de hazırız. Tek ricamız bu toksik dilin bir kenara bırakılması.

Bu kadar şeffaf ve açık süreç yürütüyoruz. Ama iki anahtarı var bunun. Birisi ciddiyet, diğeri samimiyet. Herkesten bunu asgari olarak beklemek hakkımız. Bu mesele ne Ahmet Bey'in, ne Pervin Hanım'ın ne de benim derdim. Bu mesele bütün ülkemizin derdi, başta da çocuklar olmak üzere. Hepimizden olumlu katkı bekliyoruz. Biz dilimizi değiştirmeyeceğiz. Bu şekilde saldırgan dil kullanarak karşı gelebileceğimiz maksimum nokta bu. Samimiyeti halk takdir edecek. Yaklaşık bir haftadır yollardayız. Yolda barışı talep eden, boynumuza sarılan, elinizi çabuk tutmamızı isteyen, zaman zaman uyaran... Bu konuda halkın vicdanı doğruyu işaret ediyor. Ama güvercin kasaplarına cevaz vermemek lazım. Bu da hepimizin sorumluluğu.

Kaynak:Haber Merkezi

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.