Fedakar Anne

Diyarbakır'ın  Peyas mahallesi'nde yaşayan doğma büyüme Diyarbakırlı olan Gurbet Akkoyun , eşi çalışmadığı için 4 çocuğuna ve kayın babasına bakmak için sokaklarda çöp kutularından çöp toplayıp satıyor.Eşinin kıskançlıkları yüzünden başka bir işte çalışamadığını; çöp kutularından pet şişe, teneke kutusu gibi çöpleri  toplamak mecburiyetinde olduğunu belirterek  gazetemize yaşadığı sıkıntıları anlattı. Akkoyun "Ekmek davası için çalışıyorum 4 tane çocuğuma ve kayınbabama  bakmak için mecburen sokaktaki çöp kutularından çöp topluyorum. Günde iki defa sokakta çöp toplamaya çıktığımda  40, 50 lira kazanıyorum az ama yettirmeye çalışıyorum. Topladığım çöpleri yaşadığım evin yanındaki eskici dükkânına satıyorum. Paramı alıp eve gidiyorum. 14 yıldır fakirlikten dolayı yaşadığımız sıkıntıyı, üzüntüyü, acıyı çeke çeke psikolojim bozuldu, tedavi gördüm  kronik astım hastası oldum herkes beni deli yerine koydu bana sen delisin dediler."dedi.

"EKMEK DAVASI İÇİN ÇALIŞIYORUM"

Eşinin çalışmadığını, eve ekmek parası getirecek başka kimsenin olmadığını, çöpten topladığı çöpleri satarak geçimlerini sağlamaya çalıştığını ifade eden Akkoyun  " Ekmek davası için çalışıyorum. 4 tane çocuğuma ve kayınbabama  bakmak için mecburen sokaktaki çöp kutularından çöp topluyorum. Eşim bir gün çalışıyor bir gün çalışmıyor. 10 gün çalışsa iki ay çalışmıyor evde oturuyor. Neden çalışmıyorsun diye sorduğumda iş yok diyor.Ben ve eşim İŞKUR' a iş başvurusunda bulunduk ama  ikimize de çıkmadı. Başka bir yerde iş buldum gideceğim, çalışacağım çocuklarıma ben bakacağım dedim. Eşim gitme çalışma gidip çalışırsan ben seni de o iş veren adamı da öldüreceğim dedi.Ben de eşimin bu sözü üzerine eşime dedim ki sen bize bakamıyorsun ben milletin eskileri ile giyiniyorum eskileri ile evime bir şeyler giriyor. Ne zamana kadar milletin eskileriyle idare edeceğiz diye çok konuştum ama izin vermedi. Ben de baktım ciddi, çalışmaya gitmedim. Kimse zarar görmesin diye çöp toplamaya karar verdim. Bu durumda kimseye zarar veremez. Kalkıp sokağa silah sıkacak hali yok.  Günde iki defa çöp toplamaya çıksam 40, 50 lira kazanıyorum az ama yettirmeye çalışıyorum. Kaldığım evin yanındaki eskici dükkânına satıyorum topladığım çöpleri. Paramı alıp eve gidiyorum." dedi.

"BANA DELİ MUAMELESİ YAPTILAR"

Akkoyun yaşadığı sıkıntılardan dolayı panikatak geçirdiğini ve 14 yıldır psikolojik tedavi gördüğünü dile getirdi. Akkoyun "Bu sıkıntıyı, üzüntüyü, derdi, bu acıyı çeke çeke psikolojim bozuldu bende kronik astım hastalığı oluştu psikiyatrik tedavi gördüm. Kimse inanmadı yalan söylüyorsun para için böyle yapıyorsun delisin dediler. Bana deli muamelesi yaptılar. Sigortam yok yeşil kartım var psikiyatrik tedavim sonuçlanmıyor doktor hastalığın ağır bir hastalık, bir şok yaşayıp panikatak geçirmişsin dedi. İlaç yazdı bu ilaçları kullan ayağa kalkarsın,İlaçları bırakırsan yatalak kalırsın dedi. Ama ben bu ilaçlarla bir iş yapamıyordum.Çocuklarıma bile bakamıyordum. ilaçları kullandığımda  hep yerlerdeyim, çocuklarıma bakamıyorum aç kalıyoruz, hep üzülüyorum ilaçları  bıraktım.Gidip çalışırsam üzülmem daha çabuk iyileşirim. Baktım çalışınca mutluyum , çalışınca günden güne iyilileşiyorum artık sorun yok ."dedi.

"FARELER EVİN İÇİNDE DOLAŞIYOR"

Kronik astım hastası olduğunu belki de bu işin sağlığına zararlı olduğunu ama çalışmaya  mecbur olduğunu söyleyen Akkoyun" 7 kişi aynı evde kalıyoruz. Birinin eve ekmek parası getirmesi şart. Ben de  iyileşir iyileşmez bu yola başvurdum. Ben kendime bakabilirim kimseye ihtiyacım yok .Sokaklardaki çöp kutularından çöp topluyorum. Bu sefilliğin içinde bir de kayınbabama bakıyorum. Eşimin akrabaları bakmıyor yardım da etmiyor, yaşlı sokağa da  atamam. Eşimin akrabaları bize yardım etseydi ben zaten bu durumda olmazdım sokak sokak gezip çöp toplamazdım. Evimiz  iki oda bir salon. Fareler evin içinde dolaşıyor. Evimdeki eşyalar, çevremizdeki insanların verdiği eski eşyalar.Üstelik eşyaların hepsi kırık ama kullanmaya mecburum "dedi.

Dilek Akın/ Sevda Arslan