VİDEO - Failler yargılansın

TİGRİS HABER - İHD Merkezi Hapishaneler Komisyonu, 19 Aralık Hapishanelerde İnsan Hakları İçin Mücadele ve Dayanışma Günü'nde tüm şube ve temsilciliklerde eş zamanlı açıklama yaptı. Diyarbakır’da ki açıklamaya İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin ve CHP Diyarbakır milletvekili Sezgin Tanrıkulu katıldı.

Faillerin yargılanmasını talep ediyoruz

İHD Merkezi Hapishaneler Komisyonu üyesi Yusuf Erdoğan konuya ilişkin açıklamayı yaptı. Erdoğan konuşmasında, “İnsan Hakları Derneği, 16-17 Kasım 2002 yılındaki Genel Kurulunda 19 Aralık Gününü “Cezaevlerinde İnsan Hakları İçin Mücadele ve Dayanışma Günü” olarak ilan etmiştir. İnsan Hakları Derneği olarak katliamın sorumlularının ve faillerin yargılanmasını talep etmeye devam edeceğiz.” dedi.

Talepler

Açıklamanın sonunda talepler sıralandı;

• Katliamın yaşanmasında sorumluluğu olan tüm faillerin yargılanması ve adaletin sağlanmasını,

• Ağır tecrit ve izolasyon uygulamalarına son verilerek F Tipi, Yüksek Güvenlikli, S Tipi ve Y Tipi Hapishanelerin kapatılmasını,

• Mahpusların tahliyelerini engelleyen İdare ve Gözlem Kurullarının kaldırılmasını,

• İşkence ve kötü muamelelere son verilmesini, sorumlu olanlar hakkında etkin soruşturmalar açılmasını,

• Mahpusların adil yargılanma, sağlık hizmetlerine erişim, yeterli beslenme, hijyen koşullarına, kültürel ve sosyal haklara, avukatları ve aileleriyle görüşebilme haklarına erişiminin ayrımsız bir şekilde sağlanmasını,

• Yaşam hakkının korunmasını, ölümlerin önlenmesini,

• Hapishanede yaşamını devam ettiremeyecek denli ağır hasta, engelli ve ileri yaşta olan mahpusların tahliyelerinin sağlanmasını talep ediyoruz.

“İnsan hakları ihlalleri zaman aşımıyla kapatılıyor”

Açıklamadan sonra söz alan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, o dönemi hatırlatarak, “O sürece yakından tanıklık edenlerden biriyim. Bazı siyasi partilerle ortak platformda buluşup ve adeta her gün sokaklardaydık. Hakikaten büyük bir direniş ve karşı çıkış oldu. Ve bu karşı çıkışın karşılığında Hikmet Sami Türk 9 Aralık’ta bir açıklama yaptı. Dedi biziler tartışacağız ve görüşmelere açığız. Biz tabi ki de inanmadık ama yine bir umuduz oluştu. Cezaevlerine ulaştık bir cezaevi dışından tüm ceza evi anlayışları görüşmelere katılalım dediler. Bu görüşmeler beklenmeden 15 Aralık’ta RÜTÜK cezaevleriyle ilgili yasak getirdi. 17 Aralık’ta DGM’den tecride karşı çıkışın örgüt üyeliği anlamına geldiğine dair bir karar çıktı. Aldıracakları konusunda çok netleşmiştik. Her gün cezaevlerinin önüne giderdik ailelerle birlikte ne olacak diye beklerdik. 19 Aralık 2000’de sabah saatlerinde bu saldırı cezaevlerine gerçekleşti. O günler gerçekten çok korkunçtu. Otopsilere girdik, teşhisleri yaptık. Hiçbirini unutmadık. Ama maalesef ki bu katliam da diğerleri gibi hesap vermeden sonuçlandı. Dönemin Genel Kurmay Başkanı Hilmi Öztürk’tü, Bülent Ecevit Başbakandı, Mesut Yılmaz ve Devlet Bahçeli Başbakan Yardımcılarıydılar. Hepsi suçluydular. Bir kısmı yaşamını yitirdi. Bu gün hayatta olan Devlet Bahçeli de icraatlarına aynen devam ediyor. Bütün insan hakları ihlalleri zaman aşımıyla kapatılıyor.” İfadeleri kulandı.

Ağır insan hakları ihlalleri devam ediyor

Keskin’den sonra söz alan CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, cezaevlerindeki hak ihlallerinin devam ettiğini belirterek, “Eğer bir devlet insan haklarına saygılıysa cezaevlerindeki hak ihlallerinin olmaması lazım. Bu bütün dünya da böyledir. Çünkü ceza evlerindeki insanlar devletin koruması ve denetimi altındadır. Cezaevlerine baktığımızda öteden beri ağır insan haklarını gerçekleştiğini görüyoruz. Katliamlar gerçekleşiyor. Hele ki bulunduğumuz kent…