Enerjide 10 milyar dolarlık yapılandırma

Elektrik üretim ve dağıtım şirketlerinin yaklaşık 13 milyar dolarlık sorunlu kredi bakiyesinin 7,5 milyar doları yapılandırıldı. Yılsonuna kadar 2,5 milyar dolarlık kredinin daha yapılandırılması için bankalar ve şirketler arasında ön mutabakatlar sağlandı. Böylece, enerji sektöründe 10 milyar dolarlık sorunlu kredi yapılandırılmış olacak.

Bankacılık sektörü yetkililerinden edinilen bilgiye göre, elektrik üretim ve dağıtım sektörünün çeşitli bankalara 47 milyar dolar seviyesinde kredi borcu bulunuyor.

Son dönemde dolar kurundaki artışla yükselen elektrik üretim maliyetleri ve elektrik talebindeki yavaşlamayla oluşan arz fazlası, enerji yatırımcılarının bankalara olan borcunu ödemesini zorlaştırdı.

Türkiye Bankalar Birliği verilerine göre, sektörde yapılandırma ihtiyacı bulunan kredi portföyü 12-13 milyar dolar düzeyinde.

Bu borcun ödenmesi için bankalar ve şirketlerin yaptığı görüşmeler sonrasında 7,5 milyar dolarlık kredinin yapılandırıldığı öğrenildi. 2,5 milyar dolarlık kredinin de yılsonuna kadar yapılandırılması için bankalar ve firmalar arasında gerekli ön mutabakatlar sağlandı.

Geriye kalan yaklaşık 3 milyar dolar seviyesindeki sorunlu kredi ise tamamen doğal gaz santrallerine ait. Kurulu kapasitesi yaklaşık 3 bin 500 megavatı bulan santrallerle ilgili 2020'de sonuç alınabileceği öngörülüyor.

Söz konusu santraller, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunca geçen ay takip hesaplarına aktarılması planlanan enerji sektörü kredileri arasında yer alıyor. Bu kredilerin takip hesaplarına aktarılması, yapılandırılmasını engellemiyor.

Türkiye Bankalar Birliğinden, enerji sektöründeki borçlara ilişkin 10 Eylül'de yapılan açıklamada, söz konusu kredilerin yaklaşık 10 milyar dolarlık kısmının yapılandırmasının bu yıl içinde tamamlanmasının beklendiği belirtilmişti.

Açıklamada, "Bu kredilere ilişkin sınıflandırma ve karşılık hesaplamaları uluslararası finansal modellere ve denetime uygun şekilde yapılmaktadır. Kredi teminatları ve santrallerin nakit akış projeksiyonlarındaki beklentilerin farklı olması nedeniyle karşılık oranları bankalar arasında fark gösterebilmektedir." ifadesi kullanılmıştı. (AA)