Diyarbakırlı kadının başarma hikâyesi

TİGRİS HABER - Diyarbakır’ın Çermik ilçesinde yaşayan Hülya Aydın, eşinin ölümünden sonra çocuklarına bakmak ve okutmak için kolları sıvadı. 4 çocuk annesi 48 yaşındaki Hülya Aydın, her gün 90 kilometrelik yoldan sırtında valizle gelerek Sur ilçesinde bulunan Hazreti Süleyman Camii önünde havlu, bohça, lif, yazma gibi el emeği ürünleri satmaya başladı. 15 yıl önce başladığı bu serüvenini hiç bıkmadan devam ettiren Hülya Aydın, işlerini büyüterek kendine ait dükkânını açtı. 

İş başa düşünce

Hülya Aydın, eşi öldükten sonra bu işle çocuklarını büyütmeye ve geçindirmeye başladığını belirterek serüvenini şöyle anlattı; “Sabahları merkeze 90 kilometre uzaklıktaki Çermikten çıkıp geldim Diyarbakır’a. Yazmalar, havlular, bohçalar, mevlit örtüleri, patikler, lifler ne varsa sattım. Önce sırtımda bir valizle başladım bu işe. 10 yıl boyunca Hz. Süleyman’a gittim, geldim. Orada satmaya çalıştım. Sonra böyle gidip gelmenin anlamı yok, bir yerde yerim belli olsun, devamlı müşterilerim vardı ve 3 yıl önce dükkânımı açtım. Satışlarım idare ediyor, fazla değil. Çok güzel bir duygu, en azından kimseye muhtaç olmuyorsun. Kendi ayaklarının üstünde duruyorsun. Kendini kimseye muhtaç hissetmiyorsun, çalışıyorsun kendin kazanıp kendin yiyorsun. Eşim öldükten sonra 15 yıl önce bu işe başladım.”

İşi olmayan kadınların, bir işin ucundan tutup, kendilerini geliştirip bir işe yönelmeleri gerektiğini savunan Aydın, kadınların ellerinden ne iş gelirse yapmaları, kimseye muhtaç olmamaları, kendi ayaklarının üzerinde durmaları gerektiğini dile getirdi.  (İHA)