Diyarbakır Tabip Odası: Düzenlemeler riskli

Ardıl Batmaz

TİGRİS HABER -Sağlık Bakanlığı’nın yeni Özel Hastaneler Yönetmeliğini değerlendiren Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Veysi Ülgen, yönetmelikte yer alan istisnai maddelerin dikkatle incelenmesi gerektiğini, sağlık sisteminde zaten eleştirilen ve sorun yaratan düzenlemelerin devam etme riski olduğunu söyledi.

Sağlık Bakanlığı tarafından 30 Ocak 2025 tarihinde yayımlanan yeni Özel Hastaneler Yönetmeliği, sağlık camiasında tartışmalara yol açtı. Yeni düzenleme dün Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yeni düzenlemeyle 2002’de yayınlanan ve bugüne kadar 45 defa değiştirilen 69 madde, 12 ek madde ve 20 geçici maddelik yönetmelik yürürlükten kaldırıldı. Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Veysi Ülgen, yönetmeliği değerlendirirken özellikle kamu-özel hastane ayrımının belirsizleştiğini ve bunun ciddi sorunlara neden olduğunu ifade etti.

"Kamu ve özel hastaneler birbirine karışmış durumda"

Ülgen, kamuda taşeronlaşma ve şirketleşme uygulamalarının yaygınlaştığını, kamu hastanelerinin kısmen özel hastane gibi, özel hastanelerin ise büyük ölçüde SGK’ya bağımlı çalıştığını belirtti. Ülgen, "Kamu hastaneleri özelleşirken, özel hastaneler de SGK’dan yüklü paralar alarak kamu desteğiyle ayakta kalıyor. Bu, sağlıkta rant ekonomisine kapı aralıyor" dedi.

"Sorun yaratan düzenlemelerin devam etme riski var"

Yönetmelikte yer alan istisnai maddelerin dikkatle incelenmesi gerektiğini vurgulayan Ülgen, "Yeni yönetmelikte bazı maddeler 'istisna' olarak tanımlanmış. Ancak bu istisna maddeler eski yönetmelik maddelerini kapsıyor. Yani sağlık sisteminde zaten eleştirdiğimiz ve sorun yaratan düzenlemelerin devam etme riski var" ifadelerini kullandı.

"Hekimlerin sigortalı çalışması olumlu bir gelişme"

Yeni düzenlemeyle özel hastanelerde çalışan hekimlerin şirket kurarak değil, sigortalı şekilde çalışmasının zorunlu hale getirilmesini olumlu bir gelişme olarak değerlendiren Ülgen, "Biz yıllardır hekimlerin şirket kurarak çalıştırılmasına karşı çıktık. Özel hastanelerde hekimlerin sosyal güvence altında, kadrolu olarak çalışması gerektiğini savunduk. Bu düzenleme eğer uygulanırsa, hekimlerin özlük haklarını koruma açısından önemli bir adım olabilir" dedi.

"Hekimler tek iş yapmalı"

Yönetmelikte hekimlerin birden fazla yerde çalışma imkanına dair düzenlemeler olmasını da eleştiren Ülgen, "Biz her zaman hekimlerin tek bir iş yapmasını savunuyoruz. Çünkü birden fazla işte çalışmak, hekimlerin yorgunluğunu artırarak mesleki verimliliği düşürür. Hekimler emeğinin karşılığını almalı, aynı zamanda dinlenebilmeli ve sosyal yaşamlarını sürdürebilmelidir" şeklinde konuştu.

"Bağımsız denetim şart"

Özel hastanelerin bağımsız ve tarafsız denetime tabi tutulmasının önemine dikkat çeken Ülgen, özel hastanelerde siyasi etkilerin belirleyici olduğunu ve bunun sağlık hizmetlerini olumsuz etkilediğini ifade etti. "Bu yönetmeliğin nasıl uygulanacağı kadar, nasıl denetleneceği de önemli. Sağlık sisteminin düzgün işleyebilmesi için denetim mekanizmalarının güçlü ve tarafsız olması gerekiyor" dedi.

Yeni yönetmeliğin sağlık sistemine nasıl etki edeceği önümüzdeki süreçte daha net ortaya çıkacak. Ancak sağlık çalışanları ve meslek örgütleri, özellikle kamusal sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi ve hekimlerin güvenceli çalışmasının sağlanması gerektiğini vurgulamaya devam ediyor.