Diyarbakır: Önce 'çözüm' sonra 'helalleşme'
Gönül Morkoç
TİGRİS HABER - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçen hafta partisinin grup toplantısında yaptığı açıklama bölge illerinde gündem oldu. “Başörtülü kadınlarla, Roboski, Diyarbakır Cezaevi, Sivas ve Kahramanmaraş mağdurları ile helalleşelim” diyen Kılıçdaroğlu’na Diyarbakır’dan destek geldi. Ancak Diyarbakırlılar temkinli. Sivil toplum örgütü ve siyasi parti temsilcileri, önce sorunların çözülmesi, sonra “helalleşme” için tarafların oturup konuşması gerektiğini dile getirdi.
Konu hakkındaki görüşler şöyle:
Zeyat Ceylan (HDP Diyarbakır İl Başkanı)
Bu konuda biz bütün pozitif görüşleri önemsiyoruz. Dünya deneyimleri vardır. Büyük toplumsal krizler ve olaylardan sonra, eğer gerçekten çözüm isteniyorsa, geçmişle ilgili hemen herkesin üzerinde durduğu mesele yüzleşmedir. Yüksek sesle, şeffaf bir şekilde ve bir daha da benzer olayların yaşanmaması ve yaşatılmaması için bir yüzleşmenin gerçekleşmesi gerekiyor. Ancak bu şekilde helalleşme olabilir. Geçmişte yaşanan negatif süreçlerin mahkûm edilmesi gerekiyor. Önce sorunları çözmeliyiz, sonra helalleşmeden bahsetmeliyiz.
HDP Diyarbakır İl Başkanı
Aydın Altaç (Gelecek Partisi Diyarbakır İl Başkanı)
Türkiye’de helalleşecek çok konu var. Hangisinden başlayacaksınız? Yüz yıldır onlarca sıkıntı, haksızlık, zülüm sistem tarafından yapılmış. Devletin yapısı içerisindeki tekçi zihniyet, her şekilde tüm vatandaşları çok ciddi sıkıntılar yaşatmıştır. Helalleşelim, ama önce sorunları çözmek lazım. Mesela Kürt meselesi çözülmüş olsa, evet helalleşelim, oturup konuşalım. Türkiye’de adalet problemi çözülmüşse, helalleşelim. Anlayış itibariyle haksızlıkların kabulü şeklinde başlanıyorsa, ona da destek vermek gerekiyor. Örneğin, 1925’ten bu yana Dersim, Şeyh Sait, Koçgiri’den tutun günümüze kadar olan bütün hukuksuzlukların da tartışılması gerekiyor. Bu konuda iyi bir muhasebenin yapılması gerekiyor. Şuan 1920’lerden daha kötü bir hukuk sistemi var. O zaman İstiklal Mahkemeleri vardı, bugünkü sistemde tamamen hükümetin elinde olan mahkemeler var. Bu kadar sıkıntılı bir süreç. Bunları iyi tartıp, üzerinde yoğunlaşmak gerekiyor. Her şeye rağmen Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu söylemini, tabii ki desteklemek gerekiyor.
Gelecek Partisi Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç
Abdurrahman Kurt (AK Parti MKYK Üyesi)
Bu benim başlattığım bir tartışma idi. Bir buçuk ay önce sivil toplum örgütlerinin olduğu bir toplantıda –Kılıçdaroğlu da vardı- ben şunu ifade etmiştim. İsmi CHP olan bir partiden, Türkiye’ye demokrasi beklemek kendisi gaftır dedim. Çünkü Dersimle, Şeyh Sait ile İskilipli Atıf ile yüzleşmemiş, İstiklal Mahkemeleri ile yüzleşmemiş, darbelerde darbecilere verilen destekle yüzleşmemiş, 28 Şubat ile yüzleşmemiş bir yapıdan bahsediyoruz. Yani günahların anası olan bir partiden bahsediyoruz. İsminin CHP olması, ‘ben bu günahlara sahibim’ demektir. Bu günahlara sahip bir partinin, bu ülkeye demokrasi getirmesine umut bağlamak kadar gaflet bir durum olabilir mi? diye sormuştum o zaman. O zaman tabi CHP’li arkadaşlar cevap verememişlerdi. Türkiye’nin bir sosyal demokrat muhalefete ihtiyacı olduğunu ama bunun CHP ismiyle olamayacağını o zaman da ifade etmiştim. Yüzleşmesini yapmamış partilerin Türkiye’ye oy için demokrasi vaadinde bulunmasının gerçekçi olamayacağını ifade etmiştim. Her şeye rağmen bu kavramı kullanmak olumludur. CHP ismiyle olarak bunla baş edebilirler mi? Bana göre, gerçekçi bir yüzleşme yaparlarsa sonuca ulaşmaları mümkün. CHP’yi bir dönemin yanlışlarının partisi olarak kabul edip, mağdurlardan özür dileyip, sosyal demokrasi adına yeni bir parti kurup yola böyle devam etmek, Türkiye’nin demokrasisine yapılabilecek en büyük katkıdır diye düşünüyorum. Oy için değil de yüzleşme için yapıp sonuca ulaşacaklarını umut ediyorum.
AK Parti MKYK Üyesi Abdurrahman Kurt
Cevdet Nasıranlı (ASKON Başkanı)
Çok önemli bir açıklama. Kendi tarihiyle yüzleşebilmek açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Bir ana muhalefet liderinin bunu kabul etmesi, bununla yüzleşmeye hazır olduğunu söylemesini önemsemeliyiz. Cumhuriyet tarihinden bu yana yapılan hataları kast ettiğini düşünüyorum. Baş örtüsü ve diğer toplumsal sorunlarla ilgili yapılan hatalarla yüzleşmek adına olumlu bir söylem olduğunu düşünüyorum. Uzun tarihi geçmişi olan bir partinin hataları olabilir. Kendi hatalarını görüp bunlarla yüzleşebilmeyi düşünmeleri önemli.
ASKON Başkanı Cevdet Nasıranlı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.