‘Diyarbakır Dünya kentidir’
Gencer Arpacı
Diyarbakır surlarının UNESCO’ya adaylığı için başlatılan çalışmalar tüm hızıyla sürerken, adaylık sürecini birlikte yürüten Diyarbakır Valiliği, Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Diyarbakır Sanayici ve İşadamları Derneği (DİSİAD), ’nin ortaklaşa yürüttüğü çalışmaların bir ayağı olan panel dün gerçekleşti. Hilton Garden oteldeki panel öncesi yapılan konuşmalarda, Diyarbakır’ın turizm kenti olması ve bu alanda lider konuma gelmesi için ortak çalışma yapılacağı vurgusu hâkim oldu.
Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki TİGRİS oda orkestrasının resitali ile başlayan toplantıya Diyarbakır valisi Mustafa Cahit Kıraç Emniyet Müdürü Halis Böğürce, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Hafize İpek DTSO Başkanı Ahmet Sayar, DİSİAD Başkanı Burç Baysal, DOGUNSİFED Başkanı Şah İsmail Bedirhanoğlu, Ak Parti Büyükşehir belediye başkan adayı Galip Ensarioğlu, AK Parti milletvekili Mine Lök Beyaz, İş adamları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Toplantılarla sürece katkı sunmalıyız
Panel öncesi yapılan açılış konuşmalarının ilkini Diyarbakır Sanayici ve İş adamları Derneği Başkanı Burç Baysal yaptı. DİSİAD Başkanı Burç Baysal, son 30 yıldır bölgenin kalkınması adına sayısız paket açıklandığını, ancak birkaç işletmenin dışında bir gelişme olmadığını söyledi. Baysal, “Çatışma ortamı ve yetersiz alt yapı gelişmenin olmaması için en önemli iki nedendir. Şimdi gelişme var. Bir yandan alt yapı sorunlarımız çözülürken, diğer yandan çözüm süreci var. Bir çatışmasızlık sürecindeyiz ve bazı gelişmeler oluyor. Bizde bu tür toplantılarla sürece katkı sunmalıyız’’ dedi.
Kafaların ve kalplerin tamiri şart
Burç Baysal, İrlanda’daki barış sürecinin baş aktörlerinden George Mitchell’in, barışın tesisinin kuşaklar alacağı sözünü hatırlatarak konuşmasını şöyle sürdürdü; “George Mitçhell şunları söylüyor; çatışma sonrası süreçlerde özellikle insanların kafaları ve kalplerindeki anılarının tamirinde ekonomik imkânların da büyük önemi var.’ Doğrudur, çatışma sonrası süreçlerde insanların kafalarının ve kalbinin tamiri gerekir. Bizde, bölgede bunu yapmalıyız. Binlerce insanımızı kaybettik. Şimdi yaraları gerçekten sarmak durumundayız. Bu noktada turizm sektörünün önemli bir rol oynayacağına inanıyoruz. Surlarımız, ibadet mekânları, onlarca tarihi eserin kentimizde ve bölgemizde olması bunun kanıtıdır. Turizm, istihdam içinde önemli bir alandır. Turizm ekonomik gelişme iş alanları yaratmanın en önemli aracıdır. Bunun için doğru yol izlemeliyiz. Surlarımız yaşamın içinde olağan canlılığı ile devam ediyor. UNESCO’ya aday. Yakın zamanda Dünya kültür mirası listesine gireceğine inanıyoruz. Bütün sorunlarımızın temeli olan Kürt sorunu, temelde adalet ve eşitlik sorunudur. Bu nedenle Kafaların ve kalplerin tamiri şarttır.’’
Güvenlik kaygısı artık yok
İkinci konuşmacı DOGUNSİFED Başkanı Şah İsmail Bedirhanoğlu ise şunları söyledi; “Diyarbakır Sosyo- ekonomik gelişme bakımından hak etmediği yerde. Diyarbakır’ın ciddi pay alması için ciddi potansiyelimiz var..Bunlardan biri el değmemiş turizm sektörüdür. Biz henüz buna el atmadık. Şimdi tam zamanı hep birlikte bu alanda neler yapabileceğimizi konuşmalıyız. Turizm sektöründe mesafe alabilmek için güvenlik kaygısı vardı, bu ortadan kalktı. Çözüm süreci bunun için önemli fırsattır. Bu tür toplantıları sık yapmalıyız. Diyarbakır ve bölgenin turizm potansiyeli var. Diyarbakır önümüzdeki dönemde turizm konusunda liderlik pozisyonu alacaktır. Özellikle sur bölgesinin bu iş için hazırlanması turizm konusunda önümüzü açacaktır. Bu nedenle bu süreci hızlandırmak durumundayız, görev hepimizindir’’ dedi.
Turizm potansiyelimiz yüksek
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Sayar ise şunları söyledi; “Diyarbakır tarihine baktığımızda sanayi ve ticaret konusunda çok ilerde olduğunu görüyoruz. Bu kentte inanç ve kültürle birlikte ticaret kültürünün olduğunu biliyoruz. Barışın olmadığı yerde kalkınma ve ekonomiden bahsedemeyiz. Barış süreci önümüzü açıyor. Turizm, zamanlama açısından sanayi ve tarım alanlarına göre daha kısa sürede gelişme gösterecek bir sektördür. İnanç ve kültür turizmi açısından yeterli ve gerekli potansiyelimiz var. Çözüm süreci ile birlikte yabancı turist sayısında artış var. Dünyanın en eski, yerleşim birimleri bizim bölgemizde. Yaşam standartlarımızın arzuladığımız düzeye çıkacağına inanıyorum. Diyarbakır havaalanının uluslar arası uçuşlara açılması için gerekli çalışmaları yapıyoruz. THY’nin desteğini bekliyoruz. Genel müdür de aramızda, ondan da bu konuda destek vermesini istiyoruz’’ dedi.
Halklar tarih ve kültürleriyle var
Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Hafize İpek ise konuşmasına Kürtçe selamlama yaparak başladı. İpek şöyle devam etti; “Bugün çok keyifliyiz. Böyle bir paneli düzenledikleri için DİSİAD’ı kutluyorum. 8 bin yıllık geçmişe sahip kadim kentimiz, kentin tarihi ile özdeş surlarımızı korumak zorundayız. Bu bizim amacımızdır. Halklar kültür ve tarihleriyle vardırlar. Kentlerin kimlikleri vardır, o kimlikleri özdeşleşmiştir. Kentimiz toplumsal durumu, jeopolitik konumu açısından dünyaca önemli bir kenttir. Büyükşehir belediyesi olarak. Surlar ve Hevseli esas alan imar planı çalışması başlattık. Cumhurbaşkanına UNESCO dünya kültür mirasına dâhil edilmesi için ricada bulunduk. Belediye başkanımız surların korunması için 21 maddelik talep ve önerilerimizi sunduk. Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül’den destek aldık. Kentimizin yerel dinamikleri ile bu çalışmalarımızı sürdürdük. UNESCO dünya kültürel mirası kriterlerine uygun raporlarımızı hazırlayıp UNRESCO ya sunduk. Bu büyük mirasın korunması için bütün çabalarımızı harcayacağız’’ dedi.
Turist sayısında yüzde yüz artış var
Son olarak konuşan Vali Mustafa Cahit Kıraç, Diyarbakır’ın her sorununu konuşarak tartışarak çözdüğünü belirterek şunları söyledi; “Turizm ve kültür varlıklarını iyi anlatarak bir hedefe ulaşmak mümkün. Diyarbakır bunu çok iyi anlatmalıdır. Uygarlıkların üst üste yükseldiği bu şehir her uygarlıktan ayrı bir kültürleri bünyesine almış, geleceğe taşımıştır. Bu uygarlıklar kentin her köşesinde nakış nakış izler bırakmıştır. Dünyada son yıllarda turizm eğilimleri değişmektedir. Çeşitlendirilebilir turizm kavramının içinin doldurulması gerekir. Diyarbakır bunu yapacak kapasitedir. Gelen turist sayısı istediğimiz düzeyde olmasa da çözüm süreci ile birlikte yabancı turist sayısında yüzde yüz, yerli turist sayısında yüzde 25 artış var. Giderek bunun yükseldiğini hep birlikte göreceğiz. Süreç böyle devam ettikçe bu yükselişi daha çok göreceğiz’’ dedi.
Yatak kapasitesi 4 bine çıkacak
Vali Kıraç, kentin otellerinde 3 bin 300 yatak kapasitesinin olduğunu belirterek, bu kapasitenin 4 bine çıkacağını söyledi ve konuşmasını şöyle sürdürdü; “İlimize gelecek misafirler rahat konaklayacak. Bölgemizdeki işsizlere ise istihdam alanları da açılacaktır. Karar vericiler neler yapılacağı konusunda birlikte hareket etmelidir. Binlerce yıllık kültürümüz var. Diyarbakır valiliği olarak cazibe merkezlerinin iyileştirilmesi için 60 milyon TL’lik harcama yapıyoruz. Diyarbakır için marka imaj çalışması yapmayı planladık. Şehir kendini yenilemek ve geliştirmek adına hızlı adımlar atmalıdır ki görmeden dönülmeyecek kent imajına ulaşmalıdır. Marka kent imajı için hava yolu ulaşımında da çalışmalar yapmalıyız. Diyarbakır havaalanının uluslararası havaalanı statüsüne kavuşması önemlidir. Surlar ile UNESCO dünya kültür mirasına adaylığı gündemde. Dosya Paris’e gönderildi. Kısa süre de Diyarbakır surlarının ve Hevsel bahçelerinin UNESCO dünya kültür mirası listesine dâhil olacaktır. Hevsel bahçeleri kesinlikle kültür havzasıdır. Kesinlikle korunacaktır. Bu alanının konut veya başka yapılara açılmayacağını çok net bir şekilde ifade etmek istiyorum’’ dedi.
Yapılan konuşmaların ardından panele geçildi. Panelin ilk oturumunda, UNESCO sürecinde Diyarbakır surları ve mevcut durum konuşuldu. Oturumun moderatörlüğünü Kalkınma ajansı genel sekreteri Dr. İlhan Karakoyun yaparken, Büyükşehir Belediyesi İmar daire başkanı Murat Alökmen, RÜTÜK üyesi Doç.Dr. Ahmet Yıldırım konuşmacı olarak katıldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.