“Davutoğlu açıkla: 7 Haziran -1 Kasım arasında biz neden öldürüldük?”
Yeni parti çalışmaları hızlandıkça AK Parti'deki rahatsızlık da artmaya başladı.
AK Parti’den yeni partiye dönük gelen eleştirilere yönelik olarak eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun verdiği "Terörle mücadele defterlerini açarsak kimse insan içine çıkamaz" şeklindeki yanıt yeni tartışmalara kapı araladı.
Eski Başbakan Davutoğlu’nun açıklamalarına ilişkin olarak geniş toplumsal kesimlerden de "Bildiklerini açıkla" çağrısı geldi. Diyarbakır’da Davutoğlu'nun işaret ettiği süreçte yaşanan katliamların başlangıcı olan olan, 5 Haziran'daki patlamada yaşamını yitirenlerin yakınları eski Başbakan’a seslendi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi'nde bir açıklama yapan 5 Haziran Amed Aileleri İnisiyatifi, Davutoğlu'na gerçekleri açıklama çağrısı yaptı.
Davutoğlu, “Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz. Bizi bugün eleştirenler insan yüzüne çıkamazlar, açık söylüyorum. Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok kişi, insan yüzüne çıkamaz. Neden mi? Gelin hafızanızı bir yoklayın. İleride bir gün Türkiye Cumhuriyeti tarihi yazıldığı zaman en kritik dönemlerden biri 7 Haziran -1 Kasım arasındaki dönem olacaktır" İfadelerini kullanmıştı.
5 Haziran Amed Aileleri İnisiyatifi adına açıklamayı, 5 Haziran’daki patlamada hayatını kaybeden Civan Aslan'in ağabeyi Mazlum Aslan okudu.
Aslan'ın katliam mağduru aileler adına yaptığı ortak açıklama şöyle:
"Ahmet Davutoğlu'nun bahsettiği dönemde 5 Haziran Amed Katliamı, Suruç Katliamı, Ceylanpınar'da iki polisin şaibeli bir şekilde öldürülmesi, Çözüm Süreci'nin bitirilmesi, 10 Ekim Barış mitingine yönelik Ankara Gar Katliamı ve daha birçok kıyım ve toplumsal travma yaşanmıştır. 1000 e yakın insan en kutsal hakkı olan yaşam hakkını yitirmiş, sağlığını kaybetmiş ve ayrıca toplumun tüm kesimleri ciddi bir toplumsal travmanın etkileriyle başetmek zorunda bırakılmıştır.
Biz yakınlarını İŞİD bombalarıyla kaybedenler 7 Haziran - 1 Kasım arasında neler yaşandığını çok iyi biliyoruz. Katillerimizi tanıyoruz! Biz bu süreçte neler yaşandığını sormuyoruz. Bu süreçte yaşananların nasıl yaşandığını soruyoruz?"
Ailelerden Davutoğlu’na kritik sorular…
"Buradan, 5 Haziran Amed Katliamı’nın yaşandığı, 5 canımızı yitirdiğimiz 400’ün üzerinde canımızın yaralandığı Amed’den Davutoğlu’na sesleniyoruz; ülkemiz sizin iktidar döneminizde tarihin en kanlı cihatçı çetesinin geçiş yolu haline getirildi, IŞİD militanları ellerini kollarını sallayarak dolaştığı, bazı illerde kimlik kontrolü yaptığı, istediği gibi örgütlendiği, yargı süreçlerinden kolaylıkla sıyrıldığı konforlu bir alana çevrilmişti. Öyle ki, bu katliamların ve saldırıların araştırılması için verilen önergeler iktidarınız döneminde reddedilmişti.
Davutoğlu’na soruyoruz; 1 Kasım seçimleri öncesinde yaptığınız Van mitinginde ‘Ak Parti iktidardan indirilirse sokaklarda terör çeteleri dolaşacak, beyaz toroslar buralarda dolaşacak’ cümlenizdeki terör çeteleri; bizi Amed’de, Suruç’ta ve Ankara’da öldüren çeteler midir? Dışişleri bakanlığınız döneminde "öfkeli gençler" dediğiniz IŞİD çetecileri öfkesini her nedense Türkiye'nin muhalif kesimlerine kusmuş yaptıkları kıyımlar sizin tabirinizle "oylarınızı arttırarak" partinizin 1 Kasım'da yeniden tek başına iktidar olmasına büyük katkıda bulunmuş mudur?
İlk günden beri baştan savma yürütülen Suruç Katliamı davasındaki canlı bombanın kardeşi 80 gün sonra Ankara’nın göbeğinde kendini patlatarak 103 kişiyi sizin iktidarınız döneminde katletmiştir. Sizin başbakanlık döneminizde Amed, Ankara ve Suruç Katliam davalarına iktidar tarafından müdahalede bulunulmuş mudur?
Bugün Amed; Ankara ve Suruç Katliamı davaları devam etmektedir. Sayın Ahmet Davutoğlu bu davalara gelip bildiklerinizi anlatmayı, kameralar karşısında ima ettiğiniz gerçekleri mahkeme salonlarında da açıkça ifade etmeyi düşünüyor musunuz? Yoksa bildiklerinizi AKP ile içine girdiğiniz iktidar mücadelesinde bir “koz” olarak kullanmayı mı planlıyorsunuz?
Açıklamada son olarak Davutoğlu’na, “#DavutoğluAçıkla; 7 Haziran -1 Kasım arasında biz neden ve nasıl öldürüldük?” diye soruldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.