Danıştay, Sur'da 'acele kamulaştırma ve riskli alan' için yapılan itirazı kabul etti

Danıştay, Sur'da 'acele kamulaştırma ve riskli alan' için yapılan itirazı kabul etti
DANIŞTAY İdari Dava Daireler Kurulu, Bakanlar Kurulu’nun Diyarbakır merkez Sur İlçesi'ndeki yapılar için verdiği 'riskli alan' ve 'acele kamulaştırma' kararlarına karşı

 Danıştay 6'ncı Dairesi'nin iki ayrı dilekçeyle itiraz edileceği yönündeki kararını bozdu. Karara göre, Danıştay’ın 6'ncı ve 14'üncü daireleri, bir heyet oluşturarak, başvuruları yeniden görüşecek. Avukat Devrim Barış Baran, kararın, davanın esasına ilişkin değil; usule ilişkin olduğunu söyledi.  


Bakanlar Kurulu, 2012 yılında merkez Sur İlçesi'ni 'riskli alan' ilan ederken, kararın 21 Mart 2016 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanmasının ardından Sur ve Yenişehir ilçelerinde bulunan 15 mahalledeki 6 bin 300 parsel için 'acele kamulaştırma' kararı verildi. Bakanlar Kurulu'nun bu kararı üzerine Amed Sur Dayanışma Derneği, kararların yürütmesinin durdurulması ve iptali için Bakanlar Kurulu'nu temsilen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aleyhine Danıştay’a dava açtı. Danıştay 6'ncı Dairesi, 2016 yılının kasım ayında verdiği kararla Bakanlar Kurulu'nun Sur için verdiği iki karar arasında hukuki veya maddi yönden bir bağlılık olmadığını belirterek, iki işleme ilişkin açılan davalarda, iki dilekçeyle başvurulması gerektiği yönünde karar verdi. Temyiz başvurusunu reddeden daire, 'riskli alan' kararının Danıştay 6'ncı Dairesi, 'acele kamulaştırma' kararının ise Danıştay 14'üncü Dairesi tarafından görüşülmesi gerektiğine karar vermişti.

Davayı açan Amed Sur Dayanışma Derneği, Danıştay 6'ncı Dairesi’nin kararını Danıştay İdari Davalar Kurulu'na taşıyarak, temyiz talebinde bulundu. Temyiz talebini görüşen İdari Dava Daireleri Kurulu, Danıştay 6'ncı Dairesi’nin kararının bozulmasına karar vererek, Danıştay’ın 6'ncı ve 14'üncü dairelerinin bir heyet oluşturarak, başvuruları tekrar görüşmesine karar verdi. Danıştay İdari Davalar Kurulu'nun kararında, şöyle denildi:

"Bu durumda. 2575 sayılı Yasa'nın yukarıda değinilen Ek 1. maddesi gereğince her iki dava dairesinin müşterek heyet yapmak suretiyle uyuşmazlık hakkında bir karar vermesi gerekirken, uyuşmazlığın belirtilen özelliği gözardı edilerek, Danıştay Altıncı Dairesince önce dava dilekçesinin reddine, daha sonra yenilenen dilekçede aynı yanlışlığın yapıldığından bahisle davanın reddine karar verilmesinde usul hükümleri açısından hukuki isabet görülmemiştir. Açıklana nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüne, Danıştay Altıncı Dairesinin 03/11/2016 günlü kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."

Öte yandan Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi'nin avukatlarından Devrim Barış Baran, kararın, davanın esasına ilişkin değil; usule ilişkin olduğunu söyledi. Danıştay 6'ncı Dairesi’nin daha önce verdiği kararın, yasaya ve usule aykırı olduğunu savunan Baran, Sur’da yaşayanların 'riskli alan' ve 'acele kamulaştırma' kararlarına karşı ayrı ayrı dava dilekçesi hazırlamak zorunda bırakıldığını söyledi. Avukat Baran, bundan sonra Danıştay’ın ilgili iki dairesinin bir araya gelip, bu uyuşmazlığa hangi mahkemenin bakacağına karar vereceğini belirterek, "Kararla birlikte yasal başvuru süresi geçmeyen başvurularda 'riskli alan' ve 'acele kamulaştırma' kararlarına karşı tek bir dava dilekçesiyle itiraz edebilecektir" dedi.(DHA)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.