Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağının deprem bölgeleri raporu

Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağının deprem bölgeleri raporu
Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı’nın deprem bölgelerinde yürütmüş olduğu çocuk hak temelli çalışmalara ilişkin hazırladığı raporu açıkladı.

TİGRİS HABER - Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı’nın deprem bölgelerinde yürütmüş olduğu çocuk hak temelli çalışmalara ilişkin hazırladığı raporu açıkladı. Hazırlanan raporda çadır ve toplanma alanlarına yapılan ziyaretler ve gözlemler sonrası tespit edilen eksikliklere ilişkin bilgiler aktarıldı.

Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, bünyesinde oluşturulan Diyarbakır Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı’nın deprem bölgelerinde yürütmüş olduğu çocuk hak temelli çalışmalara ilişkin Yenişehir ilçesinde bulunan Tahir Elçi Konferans Salonu’nda basın toplantısı gerçekleştirdi. Basın toplantısında Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı’nın, Maraş merkezli meydana gelen ve 10 ilde hissedilen depremler sonucunda çocukların ihtiyaçlarının karşılanması, meydana gelebilecek ihlallerin önlenmesi ve çocuk dostu toplanma alanlarının oluşabilmesi için yürütülen çalışmalara ilişkin hazırlanan rapor açıklandı. Hazırlanan raporu koordinasyon üyesi Büşra Eylül Özgültekin okudu.

Çocuklar için gerekli kurumlara başvuru yaptık

Diyarbakır Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı olarak deprem bölgesinde koordinasyon ile birlikte çocuk hak temelli çalışmalar yaptıklarını söyleyen Özgültekin, “Deprem sonrası toplanma alanlarında tespit edilen sorunlar ve çözüm önerileri bilgi notu, deprem sonrası Diyarbakır’da oluşturulan geçici barınma alanlarındaki çocukların durumuna ilişkin görüşme raporu ve Diyarbakır’da oluşturulan geçici barınma alanlarının çocuk hakları bağlamında yerleşim, donanım ve hizmetler açısından değerlendirilmesi raporu oluşturulmuştur. Bu çalışmaların yanı sıra kamuoyuna yansıyan çocuk hak ihlallerine ilişkin olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığına Bilgi Edinme Kanunu Kapsamında başvuru yapılmış ayrıca çadır alanlarında Ağ bileşenlerinin çocuk oyun aktiviteleri sırasında kullanması için çadır tahsis edilmesi hakkında yetkili kuruma başvuru yapılmıştır” dedi.

Çocukların ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda çalışmalar yapıldı

Diyarbakır Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı olarak Adıyaman ilindeki acil temel ihtiyaçların giderimi konusunda toplanma alanlarının çocuk dostu hale getirilmesi için çalışma yaptıklarını ifade eden Özgültekin, “Deprem bölgelerinde çocuk oyun çadırı alanlarının tahsisi ve kurulmasına destek olmak üzere 3’er günlük periyotlar ile Adıyaman iliyle dayanışmak adına gönüllü desteği sağlamaktadır. Yine bu süreçte çocuklar hakkında kamuoyuna yansıyan iddialar ve haberlerinde takibi ve gereği yapılmıştır” dedi.

Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı, 6 Şubat tarihinden bu yana düzenli olarak çadır ve toplanma alanlarında yaptığı ziyaretler ve gözlemler sonrası bu alanlarda tespit ettikleri eksiklikleri şöyle sıraladı:

“● Çadırların ailelere birey sayısı gözetilmeden dağıtıldığını, çadırlar içerisinde yaşayanların özel gereksinimlerinin dikkate alınmadığını, dağıtım işinin sayı gözetilmeden yapıldığını, ısınma sorunlarının yaşandığını,

● Çadır ve toplanma alanlarında genel olarak 3 öğün yemeğin sağlandığını ancak yemeklerin dağıtımı sürecinde hijyen koşullarına uyulmadığını, yemek dağıtım saatlerinin belirsiz, düzensiz ve yetersiz olduğunu, dağıtım sürecinde herhangi bir koordinasyonun olmadığını, dağıtılan yemeklerin; Tip 1 diyabet, çölyak gibi herhangi bir özel gereksinime göre hazırlanmadığını, özel gereksinimler için bir diyetisyen eşliğinde diyet listeleri oluşturulmadığı,

● Birçok alanda sağlık çadırı kurulduğunu, mevcut sağlık çadırlarının mahremiyeti gözetecek düzeyde olmadığını, az sayıda personel ile sadece temel sağlık ihtiyaçlarının giderildiğini ve çocuk alanında uzman bir hekimin olmadığını, çocukların kronik rahatsızlıklarının tespit edilmediğini ve bu konularda herhangi bir düzenleme veya çalışma yapılmadığını,

● Çadır ve toplanma alanlarında MEB’e bağlı çocuk çadırlarının oluşturulduğunu, bu çadırların küçük ve yetersiz olduğunu, çadır içerisinde izolasyonun olmadığını, çadırlardaki oyunların belirli bir modüle göre oynanmadığını, oyuncakların toplumsal cinsiyet normlarına aykırı olduğunu, oyunların çadırdaki sorumlunun kişisel tercihine bırakıldığını ve bunun bir denetiminin olmadığını,

● Hijyen koşullarının sağlanmadığını ve salgın hastalıklar için büyük bir risk bulunduğunu, yeterli temizlik yapılmadığını, banyo ve tuvaletlerin olmadığını, banyo veya tuvalet bulunan alanlarda ise hijyen ürünlerinin bulunmadığını, çocuklar için ayrıca bir tuvaletin olmadığını, çocuk mahremiyetinin gözetilmediğini,

● Her ne kadar tüm çadır alanlarında psiko-sosyal destek çadırı olsa da ASHB’ye bağlı görevlilerin daha çok ihtiyaç analizi yapmakla görevlendirildiklerini ve çadırlara başvuruların kişisel ihtiyaç üzerinden olduğunu, yine kişisel ihtiyaç algısından dolayı psiko-sosyal destek başvurularının olmadığını,

● Çadır alanlarındaki kolluk kuvvetlerinin koordinasyonu sağlamadığı, herhangi bir hak ihlalini önlemediği, çadır alanlarına sivil giriş çıkışlarının bir denetime tabi olmadığı, çocuklarla temasta bulunan kolluk kuvvetlerinin bu konuda bir yetkinliğinin bulunmadığı ve akut travma durumunda bulunan çocuklara ve bakım verenlerine karşı kolluk kuvvetlerinin tutumunun travmayı derinleştiren bir durumda olduğu,

● Çadır kentlerde nefret söylemi vb. ayrıştırıcılığa karşı bir önlemin alınmadığı, toplanma alanlarındaki dini oluşumlarla kapsayıcılık ilkesinin ihlal edildiği ve Müslüman olmayanlar için güvenli alan hissinin oluşmadığı

● Çadır Kentlerin yeri belirlenirken fiziki koşulların uygunluğu gözetilmediği, Çadır Kentlerin riskli alanlara kurulduğu, gözlemlenmiştir.”

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.