Cizre’de ‘soruşturma’ skandalı

Cizre’de ‘soruşturma’ skandalı
Şırnak’ın Cizre İlçesi’nde uygulanan sokağa çıkma yasağı sırasında 21 kişinin ölümüne neden olan olaylarla ilgili Cizre cumhuriyet Başsavcılığının hiçbir işlem yapmadığı ortaya çıktı.

 

İlyas AKENGİN/ÖZEL-CİZRE

Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, Cizre’de onlarca kişinin öldürülmesine rağmen ilgili makamların hiçbir işlem yapmadığını doğrulayarak, tanıkların dinlenilmesini, delillerin toplanılması çağrısında bulundu.

Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde 8 gün süren sokağa çıkma yasağı sırasında ölen, aralarında 35 günlük Muhammed Tahir Yaramış ve çocukların da bulunduğu 16 kişi, geçtiğimiz gün düzenlenen törenle toprağa verildi. Yaşanan ölümlerden sonra aralarında Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin de bulunduğu çok sayıda avukat İlçeye giderek incelemelerde bulundu. Elçi başkanlığındaki heyet çalışmalarını sürdürürken, yaşanan ölümlere ilişkin Cizre Cumhuriyet Savcılığının hiçbir işlem yapmadığı ortaya çıktı.

Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi ve yönetim kurulu üyelerin Cizre’deki temasları sürerken, heyet başkanı Elçi, İlçe’de gözlemledikleri ilk tespitleri gazetemize değerlendirdi.

HEYET KAYMAKAM VE SAVCI İLE GÖRÜŞECEK

Diyarbakır Barosunun, Cizre İlçesi’nde sokağa çıkma kararının alındı ilk günden bu yana incelemelerini sürdürdüğünü belirten Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, “Yasağın kalkmasından sonra bölgeye gelerek incelemelerde bulunduk. Bu süre zarfında çok sayıda tanık ve ölenlerin yakınlarını dinledik. Birçok yeri kayıt altına aldık. Bugün Cizre Kaymakamı ve Cizre Cumhuriyet Başsavcı ile görüşeceğiz. Bu görüşmelerden sonra rapor yazma işlemine başlayacağız. Raporu en kısa sürede hazırlayıp kamuoyu ile paylaşacağız. İlk tespitlerimiz tahminlerin çok ötesinde acıların yaşandığı şeklindedir. Durum çok vahim” diye konuştu.

cizre.jpg

SAVCILIK İŞLEM YAPMIŞ DEĞİL

Cizre’de insanlara yaşatılan zulmün hesabını soracaklarını kaydeden Elçi, “Şuana kadar İlçede yaşananlara ilişkin yargısal anlamda hiçbir adım atılmış değil. Onlarca kişi ölmesine rağmen, ölümlerin yaşandığı yerler incelenmiş değil, olay yeri ekipleri delilleri toplamış değil. Aksine birçok yerde deliller kayboluyor. Kovanlar hala yerlerde ve bunlarda kayboluyor. Savcılık, ölenlerin birinci dereceden yakınlarını ve tanıkların ifadelerine başvurmuş değil. Dolayısıyla çok büyük bir soruşturma sorunu var. Açıkçası 90’lı yıllarda nasıl ki, savcılar sadece kolluğun kendilerini sunduğu dosyaların dışına çıkmadıysa, bugün aynı şekilde kolluğun verdiği bilgiler dışına çıkılmadığını ve hiçbir soruşturmanın yapılmadığını görüyoruz. Biz tespit ettiğimiz kaygılarımızı yapacağımız görüşmelerde ilgili makamlarla paylaşacağız. Ne olursa olsun bu olayın sorumluları bir gün yargı önünde hesap verecektir. Diyarbakır Barosu olarak olayın yakın takipçisi olacağız ve sorumluların ortaya çıkması için her türlü hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.